Bugün evden ekmek almaya çıktığımda burnuma yine pis çöp kokuları geldi. Göze göz geldiğim komşum, ekişmiş suratımı görüp "Evet abi Ekrem yine çöpleri toplatmamış sanırım, aklı Paris'te lüks eğlenceler kaldı" dedi. Komşum İbrahim Usta'ya baktım ve bunları seçen halka az bile yapıyor, bunlara her şey müstahak diyerek yoluma devam ettim. Bakkala geldiğimde Almancı vatansever Bekir Bey ile karşılaştım. CHP'li olduğundan şüphelendiğim, platin sarısı esmer tenli, 30lu yaşlarda olup kendini 20 yaşında genç zanneden biriyle tartışırken gördüm. Genç kız: "Bekir Abi, ben sütçü imam üniversitesi işletme bölümünü dereceyle bitirdim ve iş bulamıyorum anlıyor musun benim gibi bir zekayı yurtdışına kaptıracak bu ülke." Bekir Bey: "Kızım sen bir sürü ülkeye başvurdun, sana hepsi red vermedi mi?" GK: "Evet Bekir Amca ama hep Ak Parti yüzünden beni tipimden dolayı Suriyeli sandılar, bende o yüzden saçımı sarıya boyattım, ben artık Avrupalı oldum, çok modernim." Bekir Bey: "Kızım bu tipinle Bangladeşlilere benzemişsin, Türkiye'de yokluktan delikanlılar peşinden koşar ama elin Avrupasında homeless adamlar bile sana dönüp bakmaz. Bu ülkenin kıymetini bil kızım." Genç kız: "Amca sen ne anlatıyorsun, 35 yaşına geldim hala işsizim sen Starbucks'da bir kahve, bir chocolate cookie kaç lira biliyor musun, ben bu ülkede acım aç" diye bağırmaya başladı. Bu sohbete dayanamayadım ve araya girerek genç kızın tuttuğu 1 kg lulu nohut poşetini göstererek "Bu ülkede 20 TL ye nohut alabiliyorsun, 10 TL ye makarna alabiliyorsun, bu ülkenin kıymetini bil" diye bağırdım. Kız ağlayarak marketten kaçarken arkamda sırada bekleyen kitle beni en az 5 dakika alkışladı.