Evet sonunda bu da oldu. Katı olarak ağzıma attığım sakız 30. dakikadan itibaren bir şeker gibi eridi ve yok oldu. Enflasyondan dolayı maliyetten kurtarmak için sakızın hammaddesinden çalan çikident'e mi, yoksa sıcaklığın rekor üstüne rekor kırmasından mütevellit ağzımın içindeki sıcaklığa kadar etki etmesine mi kızayım karar veremediğim bir olaydı bu.
Oturduğum kafede sakızımı usul usul çiğnerken, çiğnedikçe azalan aromasının tam biteceği noktada beklenmedik bir şekilde ani bir patlama yaparak, ağzıma sanki yeni bir sakız atmışım gibi tat reseptörlerim uyarıldı. Daha sonra etkisi giderek artan aroma duş alırken ağza kaçan head and shoulders mentol gibi bir his vererek (duş alırken ağzım açık alırım, çünkü küçük burnumun delikleri de haliyle küçük olduğu için hemencecik içine su kaçar, nefesi ağzımla alırım, haliyle bazen şampuan kaçabiliyor), ağız mukozama ciddi bir acı tat eşliğinde rahatsızlık vermeye başladı. Sakızı kontrol etmek için dilimle dürttüğümde bir de ne göreyim (ya da dilleyeyim?), sakız krem kıvamında yumuşamaya başlamış! "Lan acaba dilime mi bir şey oldu?" diyip sakızı tekrar dillemeye çalıştığımda artık orada olmadığını farketmemle oturduğum kafede insanların bana bakması bir oldu, çünkü sakız denilen üründen beklenen şey; ben onu tükürene veya yutana kadar, veyahut sevgilimin bizzat dilini kullanarak sakızı ağzımdan bir çırpıda alıp çiğnemeye devam etmesi dışında ağzımdan başka bir yere kaybolmamasıydı. Bunlardan herhangi biri gerçekleşmeden sakızın birden yok olması yüzümde dehşet ifadesi oluşturmuştu ve bana bakmalarının muhtemel sebebi buydu, çünkü yakışıklı biri olmadığım için bakmalarının başka bir sebebi olamazdı. Evet arkadaşlar gerçekler acıdır ama sizi temin ederim asla bu sakızın erimiş hali kadar değil.. Ne yse, bir müddet sonra kendime geldikten sonra yutkunmamla sakız suyunu mideme gönderip, sanki biraz önce herhangi önemli bir şey yaşanmamış gibi v60 soğuk demleme guatemala'mdan bir yudum alıp uzaklara daldım.. Bir daha da bu markadan sakız almam.
Oturduğum kafede sakızımı usul usul çiğnerken, çiğnedikçe azalan aromasının tam biteceği noktada beklenmedik bir şekilde ani bir patlama yaparak, ağzıma sanki yeni bir sakız atmışım gibi tat reseptörlerim uyarıldı. Daha sonra etkisi giderek artan aroma duş alırken ağza kaçan head and shoulders mentol gibi bir his vererek (duş alırken ağzım açık alırım, çünkü küçük burnumun delikleri de haliyle küçük olduğu için hemencecik içine su kaçar, nefesi ağzımla alırım, haliyle bazen şampuan kaçabiliyor), ağız mukozama ciddi bir acı tat eşliğinde rahatsızlık vermeye başladı. Sakızı kontrol etmek için dilimle dürttüğümde bir de ne göreyim (ya da dilleyeyim?), sakız krem kıvamında yumuşamaya başlamış! "Lan acaba dilime mi bir şey oldu?" diyip sakızı tekrar dillemeye çalıştığımda artık orada olmadığını farketmemle oturduğum kafede insanların bana bakması bir oldu, çünkü sakız denilen üründen beklenen şey; ben onu tükürene veya yutana kadar, veyahut sevgilimin bizzat dilini kullanarak sakızı ağzımdan bir çırpıda alıp çiğnemeye devam etmesi dışında ağzımdan başka bir yere kaybolmamasıydı. Bunlardan herhangi biri gerçekleşmeden sakızın birden yok olması yüzümde dehşet ifadesi oluşturmuştu ve bana bakmalarının muhtemel sebebi buydu, çünkü yakışıklı biri olmadığım için bakmalarının başka bir sebebi olamazdı. Evet arkadaşlar gerçekler acıdır ama sizi temin ederim asla bu sakızın erimiş hali kadar değil.. Ne yse, bir müddet sonra kendime geldikten sonra yutkunmamla sakız suyunu mideme gönderip, sanki biraz önce herhangi önemli bir şey yaşanmamış gibi v60 soğuk demleme guatemala'mdan bir yudum alıp uzaklara daldım.. Bir daha da bu markadan sakız almam.