Abdullah bin Selam (Arapça: عبد الله بن سلام; 550 - 663), Yahudi alimiyken Müslüman olan sahabe. Asıl adı Husayn olup Müslüman olduktan sonra [[ hz.Muhammed] a.s.m] kendisine "Abdullah" ismini vermiştir. Hayatı İslam inancında peygamber olarak kabul edilen Yusuf'un neslinden olduğu rivayet edilir. Müslüman oluşuyla ilgili çeşitli rivayetler bulunuyor. Bu rivayetler arasında en çok kabul edilen rivayete Muhammed hicret yolculuğunun sonlarında Kuba'ya varınca Abdullah yanına gelmiş ve kendisine bazı sorular yöneltmiş. Sorduğu soruların cevapları doğru olunca, bunları ancak bir peygamberin bilebileceğini söyleyerek Müslüman olmuştur. Abdullah bin Selam, bütün ev halkının Müslümanlığı seçmesini sağlamış, Uhud Muharebesi'ne katılmıştır. Halife Ömer devrinde savaşlara katılmaya devam etmiş, Kudüs'ün fethinde bulunmuştur. Ayrıca kendisine nisbet edilen bazı risaleler günümüze kadar ulaşmıştır. Kendisiyle ilişkilendirilen ayetler Yaygın bir görüşe göre Şu'ara Suresi'nin 197. ayetinde bahsedilen "İsrailoğulları bilginleri"nden kastedilen Abdullah bin Selam ve onun gibi Müslüman olan bazı Yahudi bilginleridir. Buna rağmen ayette kastedilen bilginleri, Müslüman olsun-olmasın genel anlamda Yahudi bilginleri olarak anlamanın daha doğru olacağı söylenmiştir. Ayrıca diğer bir yaygın görüşe göre Ra'd Suresi'nin 43. ayetinde bahsedilen "kitap bilgisine sahip" kişi Abdullah bin Selam'dır. Rivayetleri ve Eserleri Başta oğulları Muhammed ile Yûsuf olmak üzere Ebû Hüreyre, Enes b. Mâlik, Atâ b. Yesâr, Basra Kadısı Zürâre b. Evfâ ve diğer bazı kişiler kendisinden hadis rivayet etmişlerdir. Buhârî ve diğer muhaddisler, ondan hadis nakletmekte tereddüt göstermemişlerdir. Ayrıca peygamberler tarihi, kâinatın ve insanın yaratılışı, fiten ve melâhim ile kıyamet alâmetlerine dair kendisine nisbet edilen bazı bilgiler İslâm âlimleri tarafından nakledilmiştir. İsrâiliyat’ın karıştığı bu nevi rivayetler onun sika ve adl vasıflarının reddedilmesi için bir sebep teşkil etmez. Nitekim cerh ve ta‘dîl kitaplarında kendisine herhangi bir tenkit yöneltilmez. Bununla birlikte, Peygamber’e nisbet etmediği bilgi ve rivayetlerinde İslâm öncesi kültürüne dayandığını göz önünde bulundurmak, ona isnat edilen haberlerin doğruluğunu araştırmak, ayrıca adının istismar edilmiş olabileceğini dikkate almak gerekir. Abdullah b. Selâm’a nisbet edilen bazı risâleler zamanımıza kadar gelmiştir. Hz. Peygamber’e sorduğu sorularla bunlara verilen cevapları ihtiva eden ve birçok yazması bulunan el-Mesâʾil’i Kahire’de basılmıştır (1867). Büyüye dair üç varaklık bir risâlesi ile Hz. Peygamber’in kavlî ve fiilî bazı sünnetlerini içine alan başka bir risâlesi ve Daniel’e nisbet edilen kitaptan aldığı bazı parçalar ise yazma halindedir. Kaynakça Kategori:Müslüman olan Yahudiler