görselgörselgörselgörsel"abidin dino ve ağabeyi arif dino 1941 ve 1944 yılları arasında bu mekânda masabaşı sohbetleri yapmıştır. bu sohbetlere başta yaşar kemal ve orhan kemal olmak üzere birçok adanalı genç katılmıştır.bunun için güzin dino bu parkı 'adana sanat akademisi' olarak betimlemiştir."görsel" adana'ya postalandım. bu garipti. büyükbabam bir zamanlar bu yörenin valisiydi(...) doğrusu çok hoş bir durumdu bu çünkü adana'nın en büyük caddesi, büyükbabamın adını taşıyordu. hâlâ da taşıyor. adana'nın o günlerde nasıl bir yer olduğunu benim anlatmam mümkün değil. bunu öğrenmek için yaşar kemal'in romanlarını okumak gerek."( abidin dino / a'dan z'ye abidin dino)görsel"biz adana'da evlendik. 1942'de. ben bir doçentken tüm kariyerimi bırakıp onun arkasından sıcağın içine, adana'ya, gittim. babamın aklı başından gitti. adanalılar bize iş buldu. abidin'in çalıştığı türksözü gazetesi'nin sahibi nikâh şahidimizdi. düğün fotoğraflarımızı da halkevi'nden çıktıktan sonra karşılaştığımız ve birbirinin fotoğrafılarını çeken, hafta sonu iznine çıkmış askerler çekti. sürgüne gelmiş birileri olarak bizleri kucaklayıverdiler. çok canti insanlardır adanalılar."(güzin dino / altınşehir adana dergisi)görsel- arif dino'nun mektuplarını orhan kemal yazarmış -"bende bulunan mektuplardan ancak bir tanesi kendi kalemindendir. buna karşılık ondan örneğin orhan kemal'e dikte ettirdiği birçok mektup aldım oysa kendisinin gayet güzel ve kişilikli bir yazısı vardı."(rasih nuri ileri / imbikten çekilmiş adam)görsel- abidin dino ve yaşar kemal sohbet ediyor -"abidin dino: ne çok insan yüzü gördük bir ömür boyu bre yaşar! ne çok çeşit çeşit insan gördük.yaşar kemal: çukurova'dan başlayarak ne çok insan! çukurova her zaman bir babil kulesi'ydi.oraya toroslar'dan, orta anadolu'dan, mezopotamya'dan, doğu anadolu'dan ne çok insan geliyordu...kale kapısı'nı, yeni istasyon'un önündeki alanı, tarlaları, akdeniz kıyılarını hatırlıyor musunuz?"görsel- yaşar kemal, arif dino'yu anlatıyor -arif dino'yla dostluğumuz on yedi yıl sürdü. onu tanıdığımda ben on yedi yaşındaydım. şiirler yazıyor; ağıtlar, tekerlemeler derliyordum. tanıştığımız gün bana resim dersi vermeye başladı. adana halkevi'nin (şimdiki abidin dino parkı) bahçesindeydik. çok güneş vardı. sıcak güneşin alnına sereserpe oturmuş, gözlerini kısmış, derin düşüncelere dalmıştı."(yaşar kemal / imbikten çekilmiş adam)