Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Adalet ve Kalkınma Partisi

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
Adalet ve Kalkınma Partisi, 14 Ağustos 2001 tarihinde Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde kurulan ve Türkiye'de faaliyet gösteren bir siyasi partidir. Parti tüzüğüne göre resmî kısaltması "AK PARTİ" şeklindedir. Simgesi ampuldür. TBMM'de 263 milletvekili ile en çok üyeye sahip partidir. Genel başkanı aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı da olan Recep Tayyip Erdoğan'dır. Parti, siyasi ideolojisini muhafazakâr demokrasi olarak tanımlar. Üçüncü taraf kaynaklar genellikle partiyi milli muhafazakâr, sosyal muhafazakâr ve Yeni Osmanlıcılık ideolojilerini benimseyen bir parti olarak tanımlamaktadır. Partinin genellikle siyasi yelpazede sağ kanatta yer aldığı kabul edilir, ancak bazı kaynaklar 2021'den bu yana partiyi aşırı sağ olarak tanımlamıştır. Kurucuları ve önde gelen isimlerinden bir bölümü, eski Fazilet Partisi'ne (FP) yakın ya da Fazilet Partisi kadrosundan olup bu partinin kapatılmasından sonra kurulan ve devam niteliğine sahip olduğu kabul edilen Saadet Partisi'ne (SP) katılmayanlardır. Gerek kuruluştaki, gerekse sonraki dönemlerdeki kadroları değişik parti ve siyasi görüşlerden pek çok adı barındırmıştır. Fazilet Partisi'nin veya ilgili siyasi geleneğin bir uzantısı olarak gösterilmesi partililer tarafından kabul görmemektedir. Ayrıca Anavatan Partisi'nin (ANAP) devamı olduğu da iddia edilmiştir. Adalet ve Kalkınma Partisi, kurulduğu günden beri katıldığı seçimlerin tamamında birinci parti olmuş ve katıldığı yedi genel seçimin dördünde (2002, 2007, 2011 ve Kasım 2015) tek başına iktidar olmuştur. Partinin 2001'deki kuruluşundan itibaren genel başkanlık görevini sürdüren Erdoğan'ın, 2014 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçiminde cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından bu göreve eski dışişleri bakanı Ahmet Davutoğlu getirildi. Parti, Davutoğlu liderliğinde katıldığı Haziran 2015 Türkiye genel seçimlerinde %8,96 oy kaybederek %40,87'ye geriledi. Kasım 2015 genel seçimlerindeyse tarihindeki en büyük oy sayısı ve %49,5 ile 2011'den sonra en büyük oy oranına sahip olarak, 317 milletvekili elde etti ve TBMM'de tek başına iktidar olabilecek çoğunluğa ulaştı. Ahmet Davutoğlu'nun istifa etmesinin ardından gerçekleştirilen kongrede Binali Yıldırım partinin genel başkanlık görevine seçildi. Yıldırım 24 Mayıs 2016 tarihinde 65. Türkiye Hükûmeti'ni kurarak başbakanlık görevine başladı. 24 Haziran 2018 Genel seçimlerinde %42.56 oy alan AK Parti iktidarını devam ettirdi. 10 Temmuz 2018 tarihinde 66. Türkiye Hükûmeti kuruldu. AK Parti, 2002 yılından bu yana Türk siyasetinde önemli bir yer almaktadır. Üye sayısı açısından dünyanın en büyük altıncı siyasi partisidir ve Hindistan, Çin ve ABD'de bulunan siyasi partiler dışında dünyanın en çok üyeye sahip siyasi partisidir. Tarihçe 16 Ocak 1998'de Refah Partisi'nin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasıyla Millî Görüş geleneğinden gelen siyasiler Fazilet Partisi altında tekrar birleşti. Ancak değişmeyen politikalar ve değişmeyen yaşlı lider kadro sebebiyle partinin halk tabanında karşılık bulamadığını düşünen Abdullah Gül liderliğindeki Yenilikçiler, Gelenekçiler ile Fazilet Partisi kongresinde başkanlık yarışına girdi. 14 Mayıs 2000 tarihinde düzenlenen kongreyi küçük bir farkla kaybeden Yenilikçiler artık partide toplum tabanlı bir siyaset yapılamayacağını düşünmeye başladılar. Bu ortam içinde Fazilet Partisi de Refah Partisi ile aynı akıbete uğrayarak kapatıldı (22 Haziran 2001). Hapisten çıkan Recep Tayyip Erdoğan'ın da aralarına katılması ile Yenilikçiler hemen yeni bir parti çalışmalarına başladı. 14 Ağustos 2001 tarihinde ise Adalet ve Kalkınma Partisi kuruldu. Partinin kuruluşunda Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Bülent Arınç'ın da aralarında bulunduğu toplam 74 Kurucular Kurulu üyesi yer aldı. Bünyesinde MNP-MSP-RP-FP-SP (Millî Görüş), ANAP (Turgut Özal'a yakın isimler), MHP (Alparslan Türkeş'e yakın isimler), DP-AP-DYP-Demokrat Parti (Adnan Menderes'e yakın isimler) ve CHP (Deniz Baykal'a yakın isimler) kökenli isimler bulunuyordu. Parti isminin bulunması, logosu ve sloganlarının belirlenmesinde reklamcı Erol Olçok'un da etkisi büyüktü. Kurucu üyeler Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kurucu üyeleri: Partinin ekonomisi Partinin kendi web sitesinde yayınladığına göre 01.01.2019 partiye yapılan devletçe yardımlar 335.533.239 Türk lirasıdır parti gelirinin %87,5 oluşturmaktadır. Ayrıca 2018, 2017, 2016 yılları devletçe yapılan yardımlar şu şekildedir 2018 yılı için 417.050.988, 2017 yılı için 119.170.658, 2016 yılı için 104.678.215 Türk lirasıdır. AK Parti'nin 4 yıllık devlet yardımı 976.433.100 Türk lirasıdır. Partini 2019 yılında bankalarda bulunan parası 137.096.716 Türk lirasıdır. 1. Recep Tayyip Erdoğan dönemi (2001-2014) küçükresim|Recep Tayyip Erdoğan (26 Kasım 2002) Parti, 14 Ağustos 2001 yılında kurulduktan yaklaşık 1 yıl sonra Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde 2002 genel seçimleri yapıldı. AK Parti 365 milletvekili çıkararak tek başına iktidara geldi. Erdoğan, siyasi yasağı bulunduğu için seçimlere giremeyerek milletvekili seçilemedi. Seçim sonrasında 58. Türkiye Hükûmeti, Abdullah Gül başbakanlığında kuruldu. Hükûmet döneminde Erdoğan'ın siyasi yasağının kaldırılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yasa teklifi sunuldu. Bu yasa değişikliği TBMM tarafından oy çoğunluğuyla kabul edilse de dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer yasayı "öznel, somut ve kişisel" olduğu gerekçesiyle veto etti. Daha sonra aynı yasa değiştirilmeden TBMM'de tekrar kabul edildi ve dönemin Cumhurbaşkanı Sezer yasa değişikliğini bu kez onayladı. Bu yasanın onayıyla Recep Tayyip Erdoğan'ın milletvekili seçilmesi için yasal bir engel kalmadı. Seçimlerde Siirt milletvekili seçilen Fadıl Akgündüz'ün milletvekilliğinin düşürülmesinin ardından Siirt'teki seçimlerin tekrar edilmesine karar verildi ve 2003 ara seçimlerine gidildi. Seçimlerde AK Parti'nin ilk sıra adayı Mervan Gül'ün adaylıktan çekilmesi ile Recep Tayyip Erdoğan partinin birinci sıra adayı olarak Siirt seçimlerine girdi ve oyların %85'ini alarak kazandı. Erdoğan'ın milletvekili seçilmesinin ardından başbakan Abdullah Gül, Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakan olması için dönemin Cumhurbaşkanı Sezer'e istifasını sundu. Ahmet Necdet Sezer bu kez hükûmeti kurma görevini Recep Tayyip Erdoğan'a verdi ve genel seçimlerden yaklaşık dört ay sonra Recep Tayyip Erdoğan başbakanlığında 59. Türkiye Hükûmeti kuruldu. Bu seçimin ardından 2004 yerel seçimleri yapıldı. AK Parti 1750 belediye almaya hak kazandı. 2003 yılından 2009'a kadar Türkiye ekonomisi büyüme göstermiş ve Türkiye'nin GSMH'si Dünya toplamının %1,11'inden yüzde 1,37'sine artış göstermiştir. Recep Tayyip Erdoğan döneminde Türkiye'nin IMF'ye olan borcu bitti. Görev süresi dolan Türkiye'nin 10. cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in yerine 11. cumhurbaşkanının seçilememesi üzerine Anayasa'nın 101. maddesi gereğince seçimlerin 22 Temmuz 2007 günü Türkiye'de 2007 genel seçimleri yapıldı. AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde tek başına ikinci kez iktidara gelmeyi başardı. AK Parti, seçimlerde 341 milletvekili çıkardı. Abdullah Gül tarafından onaylanan 60. Türkiye Hükûmeti AK Parti önderliğinde kuruldu. 21 Ekim 2007'de 2007 Anayasa Değişikliği Referandumu gerçekleşti. AK Parti, bu seçimde oyunu destekledi. Bu seçimde cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine karar verildi ve genel seçimlerin dört yılda bir yapılmasına karar verildi. 29 Mart 2009 tarihinde 2009 yerel seçimleri yapıldı. AK Parti, 1442 belediye başkanlığı kazandı. AK Parti bu seçimde 16 büyükşehir belediye başkanlığından 10 tanesini kazandı. 1 Mayıs 2009 günü bazı makamlarda görev değişikliği olmuştur. 2009 yılında İsrail'in Filistin'e saldırılar sonucunda 1133 Filistin vatandaşın ölümünden sonra 29 Ocak 2009 Davos'ta Dünya Ekonomik Forumu toplantısında Şimon Peres'in 25 dakika konuşması ve Erdoğan'ın 12 dakika konuşmasından dolayı Erdoğan podyumu terk etmiştir. Recep Tayyip Erdoğan podyumu terk ederken şu sözleri söylemiştir: "Benim için de bundan böyle Davos bitmiştir. Daha Davos'a gelmem. Siz konuşturmuyorsunuz. 25 dakika konuştu, 12 dakika konuşturuyorsunuz. Olmaz." Erdoğan Davos dönüşü büyük bir kutlamayla karşılanmıştır. Ahmet Davutoğlu, Gazze Savaşı'nda göstermiş olduğu çözüm başarıdan dolayı dışişleri bakanlığına atandı. Bülent Arınç, başbakan yardımcılığına getirildi. Temmuz 2009'da Çin'in Doğu Türkistan'da olay çıkarmasına karşı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti üyeleri saldırıya karşı çıkmıştır. Erdoğan sorumluların adalete teslim edilmesini ve hesap vermelerini söylemiştir. Ayrıca yaşanmaktadır demiştir. 2011 genel seçimlerinde 327 sandalye çıkararak üçüncü kez tek başına iktidar olmayı başardı. 61. Türkiye Hükûmeti kuruldu. 29 Mart 2014'te 2014 Türkiye yerel seçimleri yapıldı. AK Parti %43.4 oy alarak birinci parti oldu. AK Parti 30 büyükşehir belediye başkanlığından 18 tanesini kazandı. 16 Temmuz 2014'te AK Partili milletvekillerin Çözüm Sürecini büyük bir oyla kabul etmesiyle ve Abdullah Gül'ün Resmî Gazete'de yayımlanması sonucu yürürlüğe girmiştir. 2014 cumhurbaşkanlığı seçimde cumhurbaşkanı adayının kim olduğunu Mehmet Ali Şahin açıklamıştır. Şahin şu sözleri söylemiştir: İstanbul milletvekilimiz, Genel Başkanımız, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'dır. demiştir. 10 Ağustos 2014 günü Erdoğan %51,8 oy oranıyla cumhurbaşkanı seçilmesi ardından Erdoğan AK Parti genel başkanlığı ve başbakanlığı Ahmet Davutoğlu'na bırakmıştır. Erdoğan şu sözleri söylemiştir: Konya milletvekilimiz, Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu kardeşimdir. demiştir. AK Parti 27 Ağustos günü 1. Olağanüstü Kongresinde Genel Başkan Ahmet Davutoğlu seçilmiştir. Ahmet Davutoğlu önderliğinde 62. Türkiye Hükûmeti kuruldu. 2007 cumhurbaşkanlığı seçimi 2007 yılına girildiğinde, görev süresi dolmak üzere olan Cumhurbaşkanı Sezer'in yerine Erdoğan'ın aday gösterilmesi ihtimali üzerine özellikle büyükşehirlerde (Ankara, İstanbul ve İzmir gibi); ADD, ÇYDD, İstanbul Barosu, DİSK, KESK gibi bazı kurum ve kuruluşlar tarafından "Cumhuriyet Mitingleri" düzenlendi. 2008 yılında Ergenekon Operasyonu dahilinde bu mitinglerin darbeye zemin oluşturmak adına silahlı bir terör örgütü tarafından yapıldığı iddia edildi ve yapılan aramalarda bunu destekleyen belgelere rastlandığı öne sürüldü. ADD başkanı ve emekli Orgeneral Şener Eruygur bu iddialar neticesinde tutuklandı. Tüm gelişmelerden sonra parti tarafından cumhurbaşkanı adayı olarak Abdullah Gül gösterildi. Bunun üzerine CHP, cumhurbaşkanlığı seçimi için genel kurulda en az 367 milletvekilinin toplanmış olması gerektiğini iddia edip seçimler sırasında genel kurula gelmeyerek cumhurbaşkanlığı seçimlerini boykot etti. Aslen bu iddia anayasa kaynaklı olmayıp onursal cumhuriyet başsavcısı Sabih Kanadoğlu tarafından ortaya atılmıştı. CHP, ilk oturumda 367 milletvekili bulunmasına rağmen toplam oy 367'nin altında kalınca cumhurbaşkanlığı seçimi oturumlarının iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Mahkemenin seçimi iptal etmesi üzerine erken seçime gidilme kararı alındı. Parti, 22 Temmuz genel seçimlerinde de oyların %46,7'sini alarak seçimden oylarını artırarak çıktı. Böylece Erdoğan, hükûmeti kurma görevini aldı. Parti aynı seçimde 18 bin Avro karşılığında AK Robot isimli bir robot kiralamış ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bu yolla seçim propagandası yapan ilk parti olmuştur. 22 Temmuz genel seçimlerine göre TBMM'ye giren üçüncü parti konumundaki MHP, CHP'nin aksine cumhurbaşkanlığı seçimlerini boykot etmek amacıyla genel kurula gelmeme fikrini benimsemedi ve bunun sonucu olarak tekrar aday gösterilen Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türkiye Cumhuriyeti'nin 11. cumhurbaşkanı oldu. Kapatma davası 14 Mart 2008 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, "Adalet ve Kalkınma Partisi'nin laikliğe aykırı eylemlerin odağı durumuna geldiği" savıyla, Anayasa Mahkemesi'nde "Adalet ve Kalkınma Partisi'nin temelli kapatılma davasını açtı. Başsavcı, Cumhurbaşkanı Gül ile Başbakan Erdoğan'ın da aralarında olduğu 71 kişinin, siyasetten 5 yıl uzaklaştırılmasını istedi. 30 Temmuz 2008'de açıklanan kararla, 10 üyenin 6'sının kapatılması yönünde, 4'ünün hazine yardımının kesilmesi yönünde ve Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın ret oylarıyla kapatılmadı. Hazine gelirinin yarısının kesilmesi kararı alındı. "Hedef 2023" AK Parti'nin Türkiye'yi ekonomi, adalet, sağlık, ulaşım, turizm, sanat alanında ilerletmek ve 2023 yılında dünyada ekonomisi gelişmiş ilk 10 ülke arasına girmesini sağlamak olarak koyduğu hedef "Hedef 2023" olarak slogan haline getirilmiştir. Kişi başına millî geliri artırmak, işsizliği düşük rakamlara indirmek, ekonomik sıkıntılardan tamamen uzaklaşmak, Türkiye'ye ait yerli tank, uçak,araba ve silahlı aletler yapmak gibi hedefler 2011 ve 2015 genel seçimlerinde partinin temel söylemleri arasında yer almıştır. Başkanlık sistemi de 2015 Seçim Beyannamesi'nde "Hedef 2023" arasında yer almıştır. [[Dosya:Nkurtulmus ankara rixos hotel kurulus.jpg|küçükresim|Başbakan yardımcısı Numan Kurtulmuş]] Halkın Sesi Partisi ile birleşmesi 12 Temmuz 2012'de Recep Tayyip Erdoğan, Halkın Sesi Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş'a partilerinin "bütünleşmesini" teklif etmiştir. İki partinin yetkili organlarınca alınan karara göre bir birleşme süreci başlamıştır. Sürecin sonunda, delegelerine genel kurul çağrısında bulunan Halkın Sesi Partisi, 19 Eylül 2012 günü gerçekleştirdiği olağanüstü kongrede, geçerli 177 oyun 165'i gereğince "bütünleşme sebebiyle fesih" kararı alarak kapanmıştır. Halkın Sesi Partisi'nin feshedilmesinin ardından Numan Kurtulmuş, birçok partiliyle birlikte 22 Eylül 2012 günü düzenlenen törende Adalet ve Kalkınma Partisi'ne katılmıştır. AK Parti-Gülen Hareketi çatışması Cumhuriyet'in kurulmasından itibaren Türkiye'nin politik yaşamında önemli yeri olan büyük cemaatler 1973 seçimlerinden itibaren Millî Görüş çizgisindeki Necmettin Erbakan'dan uzaklaştılar. 1994 yerel seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyen Fethullah Gülen ve Gülen Hareketi o tarihten itibaren yerel ve genel seçimlerde AK Parti'ye ve Erdoğan'a olan desteğini sürdürdü. Gülen Cemaati'nin bu süreçte ve AK Parti iktidarlarında emniyette, Millî Eğitim Bakanlığı’nda ve yargıdaki ilerleyişinin ve özel okullar ve diğer faaliyetlerinin partinin bütün liderleri ve devlet kurumları tarafından desteklendiği öne sürüldü. Gülen Cemaati ile AK Parti arasındaki temel ittifakın ortak tehdit olarak algılanan askeri vesayete karşı olmaları olduğu dillendirildi. Cemaat hakkında hazırladığı İmamın Ordusu kitabı nedeniyle Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanarak hapis yatan gazeteci Ahmet Şık hapisten çıkarken "Bu komployu kuran, yürüten polisler, savcılar ve hakimler bu cezaevine girecek. Onlar buraya girdiğinde adalet gelecek. O cemaat bağlantılı, o çete bağlantılı adamlar buraya girecek. Bunlara sesini çıkarmadığı için siyaseten sorumlu AK Parti hükûmetidir." şeklinde açıklama yaptı. Şık konu hakkında yazdığı Paralel Yürüdük Biz Bu Yollarda, AKP-Cemaat İttifakı Nasıl Dağıldı? kitabında, sözü edilen ittifakın tarihçesini anlattı. Aynı davada Haliç'te Yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat kitabında cemaatin polis ve yargı içinde örgütlendiğini iddia ettiği için yargılanan Hanefi Avcı, daha sonra yazdığı Cemaat’in İflası Hoca’nın Ayağının Kaydığı Yer kitabında 2011'deki genel seçimler öncesinde cemaatin partiden 80 civarında milletvekili istediğini ama AK Parti’nin buna yanaşmadığını yazdı. Bir görüşe göre Cemaat AK Parti ile ittifakını 2009'da sona erdirmiş ve o tarihlerden itibaren basın ve akademisyenler aracılığıyla hükûmeti eleştirmeye başlamıştır. Hükûmetin bazı cemaatçi kadroları yetkili makamlardan tasfiye etmeye başlamasının ardından 2012 Şubat ayında İstanbul’da bir savcılığın MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı ifadeye davet etmesi bir krize neden oldu. Bu Cemaat ile AK Parti arasındaki çatışmanın dışa vurulan ilk büyük belirtisi olarak değerlendirildi. 17-25 Aralık operasyonlarında AK Parti'nin dört bakanına karşı yapılan operasyonlar hükûmet tarafından darbe girişimi olarak adlandırıldı. Bu olaydan sonra HSYK gerilimi yaşandı. 17-25 Aralık operasyonunda dönemin savcısı Zekeriya Öz, başbakanın yurt dışına kaçtığını öne sürmüştür. Bunun sonucunda 8 AK Parti milletvekili partisinden istifa etmiştir. Bazı devlet kurumlarında paralel yapı ile ilişkisi olduğu düşünülen kişiler görevden alındı. Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan'a ait olduğu iddia edilen 17-18 Aralık 2013 tarihli telefon görüşmeleri yayınlandı. Dönemin ana muhalefet partisi CHP bu konuşmayı mecliste milletvekillerine dinletti. Daha sonra Erdoğan'ın ABD ziyaretinde Fethullah Gülen'in iadesi istenmiş fakat Beyaz Saray'dan gelen açıklama ile konu olumsuz sonuçlanmıştır. Daha sonra 14 Aralık 2014'te Samanyolu genel koordinatörü Hidayet Karaca terör örgütüne üye olmak ve terör örgütünün propagandasını yapmakla tutuklanmıştır. Zaman gazetesi yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı da aynı nedenle gözaltına alınmıştır. 12 Haziran 2015'te Zekeriya Öz meslekten ihraç edilmiştir. Daha sonra Zekeriya Öz, Celal Kara ve Mehmet Yüzgeçe yakalama kararı verilmiştir. Bu olaydan sonra 12 Ağustos'ta Zekeriya Öz ve Celal Kara önce Ermenistan'a daha sonra Almanya'ya gitmişlerdir. Türkiye eski savcıları istemiş fakat Almanya Hükûmeti iade etmemiştir. 2014 cumhurbaşkanlığı seçimi 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 28 Ağustos 2014'te görevinin bitmesinden dolayı 1 Temmuz 2014'te AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan aday gösterildi. Erdoğan'ın adaylığını Mehmet Ali Şahin açıklayarak kamuoyuna duyurdu. Seçimin ilk turu 10 Ağustos'ta yapıldı. Erdoğan seçim pusulasında ilk başta yer aldı. Erdoğan'ın seçimde kullandığı logonun Obama'nın 2008 yılında kullandığı logoya benzediği iddia edildi. Erdoğan'a cumhurbaşkanlığı seçiminde yapılan bağış miktarı 55.260.778 TL olarak açıklandı. 10 Ağustos'ta yapılan seçimlerde Erdoğan, %51,79 oranında oy aldı. Ahmet Davutoğlu dönemi (2014-2016) küçükresim|Ahmet Davutoğlu (14 Kasım 2014) Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra 27 Ağustos 2014'te yapılan AK Parti 1. Olağanüstü Büyük Kongresinde Ahmet Davutoğlu 1382 delegenin oyunu alarak 2. AK Parti genel başkanı seçilmiştir. 28 Ağustos 2014'te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan başbakanlık vekaletini alan Davutoğlu 62. Türkiye Hükûmeti'ni kurmakla görevlendirilmiştir. Ahmet Davutoğlu başbakanlığında kurulan 62. Türkiye Hükûmeti bakanlar kurulu listesini 29 Ağustos 2014 tarihinde açıkladı. 6 Eylül 2014 Cumartesi günü Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yapılan güven oylaması sonucunda 133 ret oyuna karşılık alınan 306 kabul oyuyla 62. Türkiye Hükûmeti Davutoğlu başbakanlığında güven oyu alarak resmen göreve başlamıştır. Ahmet Davutoğlu önderliğinde 2015 genel seçimlerinde 258 milletvekili çıkararak birinci parti olmuştur. İç Güvenlik Yasası onaylanmıştır. 7 Haziran 2015 seçimlerinde AK Parti tek başına iktidar olabilecek çoğunluğu yakalamamasına rağmen birinci parti olmuştur. Daha sonra yapılan koalisyon görüşmeleri ise başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Ahmet Davutoğlu 9 Haziran'da istifasını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunmuş ama anayasa gereği yeni hükûmet kurulana kadar görevde kalmıştır. 26 Haziran 2015 günü TBMM Başkan adayı İsmet Yılmaz olarak belirlenmiş, Yılmaz, 1 Temmuz 2015 günü yeni başkan seçilmiştir. 10 Temmuz günü hükûmeti kurmakla görevlendirilen Davutoğlu 13 Temmuz'da CHP 14 Temmuz'da MHP ve 15 Temmuz'da HDP genel merkezlerini ziyaret etmiştir. 22 Temmuz'da ise Ömer Çelik ile Haluk Koç koalisyon görüşmelerini başlatmıştır. Davutoğlu, 11 Ağustos 2015'te bakanlar kurulu toplantısı çıkışı sonrası CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile 4 saat 20 dakika görüştü. 14 Ağustos 2015'te tekrar görüşen Davutoğlu ve Kılıçdaroğlu görüşmesinden koalisyon çıkmamıştır. 17 Ağustos 2015'te AK Parti ve MHP heyeti bir araya geldi. Ahmet Davutoğlu 7 Haziran 2015 seçimleri sonrasında 45 gün içinde hükûmetin kurulamamış olması ve Cumhurbaşkanı'nın TBMM seçimlerinin yenilenmesine karar vermesi üzerine ülkeyi 1 Kasım 2015'te yapılacak seçime kadar yönetmek üzere seçim hükûmeti kurulmasına karar verilmiştir. Bu hükûmete MHP ve CHP bakan vermeyeceklerini açıkladı. 26 Ağustos 2015'te Davutoğlu CHP, MHP ve HDP'den bazı milletvekilerine bakanlık teklifi götürdü. Bu tekliflerden HDP 2 bakanlığı kabul etti. MHP'den de Tuğrul Türkeş kabul ederek MHP tarafından MHP Disiplin Kurulu'na sevk edilmiştir. 29 Ağustos'ta kurulan seçim hükûmeti başbakanı olmuştur. 12 Eylül 2015'te AK Parti 5. Olağan Kongresi yapılmış ve Ahmet Davutoğlu tek aday gösterilip kayıtlı bin 445 delegeden bin 353 oy alarak 2. kez Genel Başkan seçildi. 13 Eylül'de MYK ve MKYK yeni üyeleri belirlendi. Ahmet Davutoğlu'nun lideri olduğu AK Parti, 1 Kasım seçiminde tarihindeki en büyük oy sayısı ve %49.5 ile en büyük oy oranına sahip olarak TBMM'de tek başına iktidar olabilecek çoğunluğa ulaştı. Sonrasında Davutoğlu, 64. hükûmetini kurması için görevlendirildi. Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki gerilim Kamuoyunda ilk olarak, Ocak 2015'te Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından açıklanan ancak hayata geçirilemeyen 'şeffaflık paketi' ve 17 Aralık Yolsuzluk soruşturmasında adı geçen 4 bakanın yüce divana gönderilmesi hususlarında Davutoğlu-Erdoğan arasında gerginlik çıktığı iddia edilmişti. 29 Nisan 2016 tarihinde yapılan AK Parti MKYK’sinde alınan kararla, genel başkanın “il ve il başkanı atama yetkisi” MKYK'ye verildi. Bu toplantıda alınan kararın toplantıdan önce Erdoğan'a yakın üyeler tarafından alındığı ve toplantı sırasında Davutoğlu'na imzalatıldığı iddia edildi. 1 Mayıs 2016'da 'Pelikan Dosyası' adı altında yayınlanan anonim bir blogda Davutoğlu'nun Erdoğan'a ihanet ettiği ve istifa etmesi gerektiği savunuldu. Blogda Davutoğlu ile Erdoğan arasındaki 27 gerilim noktası 'Reis'e yakın bir bakış açısıyla listelendi. Bu blog medyada ses getirdi. 4 Mayıs 2016 günü, Recep Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu arasında Saray'da ikili bir toplantı yapıldı. Bu toplantıda Davutoğlu'nun doğrudan istifa etmesi yerine AK Parti'yi kongreye götürmesi ve yeniden genel başkan adayı olmaması kararlaştırıldı. Bu toplantıdan bir gün sonra Davutoğlu, 5 Mayıs 2016 günü 1 Kasım seçiminden sonra sadece 6 ay görev yapmasını nazara vererek "4 yıllık sürenin daha kısa sürmesi benim tercihim değildir. Zarurettir" şeklinde bir açıklama yaptı ve AK Parti'yi 22 Mayıs'ta yeni genel başkan seçimi yapması için 2. Olağanüstü Büyük Kongre'ye çağırdı. Ahmet Davutoğlu'nun Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinin hemen sonrasında bu kararını açıklaması bazıları tarafından Saray Darbesi şeklinde ifade edilmiştir. Binali Yıldırım dönemi (2016-2017) küçükresim|Binali Yıldırım (6 Aralık 2016) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile 64. Türkiye Hükûmeti'nin Başbakanı Ahmet Davutoğlu yaptıkları toplantı sonrasında Ahmet Davutoğlu'nun başbakanlık görevinden istifa etme kararı almasıyla AK Parti 2. Olağanüstü Büyük Kongresi'nin düzenlenerek 3. genel başkanın seçilmesi kararlaştırıldı. 22 Mayıs 2016 tarihinde düzenlenen kongrede Binali Yıldırım, 1470 oyun 1405'ini alarak AK Parti'nin 3. genel başkanı seçildi ve hükûmeti kurma görevi verildi. 24 Mayıs 2016 tarihinde Yıldırım, 65. Türkiye Hükûmeti'ni kurdu ve bu hükûmet TBMM tarafından 315 oyla güvenoyu aldı. Başkanlık sistemi Yıldırım, yeni hükûmetin öncelikli konusunun yeni anayasa başkanlık sistemi de dahil olmak üzere yeni yönetim sistemini belirleyecek değişikliğin olduğunu ve yeni anayasayı gerçekleştirmek için çalışmalara hemen başlanacağını açıkladı. Ayrıca 12 Eylül Darbesi sırasında yazılmış mevcut anayasayla 2023 Hedeflerine ulaşamayacağını belirterek tüm muhalefet partilerine yeni anayasa çağrısı yaptı. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin parlamenter sistemden yana olduğunu fakat Başkanlık sisteminin referanduma götürülmesinde herhangi bir sakınca duymadığını bildirdi. Yıldırım, Türkiye'nin fiili durumu hukuki durum hâline getirmek mecburiyetinde olduğunu ve Başkanlık sisteminini içeren anayasa teklifini kısa süre içerisinde Türkiye Büyük Millet Meclisine getireceklerini belirtti. Ana muhalefet partisi CHP ile HDP'nin yanı sıra; genel başkan adayı Sinan Oğan, Meral Akşener gibi eski MHP milletvekilleri ile Yusuf Halaçoğlu, Ümit Özdağ gibi dönemin bazı MHP milletvekilleri de başkanlık sistemine sıcak bakmadılar. 2. Recep Tayyip Erdoğan dönemi (2017-günümüz) küçükresim|Recep Tayyip Erdoğan (17 Ekim 2018) 2017 anayasa değişikliği referandumunda halkoyuna sunulan değişiklikler %51,41 oranında evet oyuyla kabul edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, resmi sonuçlar açıklandıktan sonra AK Parti'ye döneceğini açıkladı. 27 Nisan 2017'de referandumun kesin sonuçları Resmi Gazete'de yayımlandı. Erdoğan, 2 Mayıs 2017 tarihinde AK Parti üyesi oldu. 21 Mayıs 2017'de yapılan olağanüstü kongreyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeniden genel başkan seçildi. 24 Mart 2021 saat 10:00'da düzenlenen 7. Olağan Büyük Kongresi ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1428 oy alarak yeniden genel başkan seçildi. 7 Ekim 2023 tarihinde Ankara'da Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 4. Olağanüstü Büyük Kongresi yapıldı. Bu kongrede 18 Merkez Yürütme Kurulu üyesinin 4'ü değişti. İdeoloji Ekonomik Ekonomik liberalizm Parti; ekonomik liberalizmi benimsemiş, parti programının 3. maddesindeki "Özelleştirme" başlığı altında "Özelleştirme daha rasyonel bir ekonomik yapının oluşması için önemlidir. Özelleştirme, ekonomide verimi artırmayı, devleti tam rekabet ortamını bozabilecek faaliyetlerden çıkarmayı sağlayacak bir uygulamadır." şeklinde belirttiği özelleştirme işini çokça uygulamış, birçok devlet kurumunu özelleştirmiştir. Sosyal Muhafazakârlık 14 Ağustos 2001 tarihinde Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde kurulan AK Parti, kendisini “muhafazakâr demokrat” kimliğe ve siyasal vizyona sahip bir kitle partisi olarak tanımlamaktadır. Recep Tayyip Erdoğan, partinin siyasi yelpazedeki yerinin muhafazakâr demokratlık olduğunu özellikle Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik sürecinde sık sık belirtmiştir. İslamcılık tartışmaları = Bazı medya grupları tarafından İslamcı bir parti olarak nitelendirilse de parti yetkilileri bu iddiaları reddetmektedir. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, "Batı basınında, AK Parti yönetimi isimlendirilirken, bazen maalesef 'İslamcı', 'Ilımlı İslamcı' ve bunun gibi bir dil kullanılmakta. Bu tanımlamalar gerçeği yansıtmamakta ve bizi üzmektedir. AK Parti muhafazakâr demokrat bir partidir. AK Parti'nin muhafazakârlığı ahlaki ve sosyal konular ile sınırlıdır" demiştir. Erdoğan, 2001'de “AK Parti’ye İslamcı parti yakıştırması hem İslam'a saygısızlıktır hem de partimize saygısızlıktır” demiş, 2005 yılında yapılan başka bir konuşmada "Biz İslamcı bir parti değiliz ve aynı zamanda 'Müslüman-demokrat' gibi etiketleri de kabul etmiyoruz" demiştir. Erdoğan, AK Parti'nin gündeminin "muhafazakâr demokrasi" olduğunu belirtmiş, 2006'da yaptığı başka bir konuşmada “Biz din eksenli bir parti değiliz. Biz laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletinin mensubuyuz ve bütün çalışmalarımızı bu çerçeve içerisinde yürütüyoruz. Bireysel olarak durumumu sorarsan dindar olmaya çalışan bir Müslümanım, ama bunun derecesini takdir etme yetkim yok." demiştir. Parti, Ocak 2016 tüzüğünün 129. sayfasında ve parti programının 2. maddesindeki "Temel Hak ve Özgürlükler" başlığı altında laiklik hakkındaki fikirlerini "Partimiz, dini insanlığın en önemli kurumlarından biri, laikliği ise demokrasinin vazgeçilmez şartı, din ve vicdan hürriyetinin teminatı olarak görür. Laikliğin, din düşmanlığı şeklinde yorumlanmasına ve örselenmesine karşıdır. Esasen laiklik her türlü din ve inanç mensuplarının ibadetlerini rahatça icra etmelerini, dini kanaatlerini açıklayıp bu doğrultuda yaşamalarını ancak inançsız insanların da hayatlarını tanzim etmelerini sağlar. Bu bakımdan laiklik, özgürlük ve toplumsal barış ilkesidir." şeklinde belirtmiştir. Nisan 2016'da TBMM Başkanı İsmail Kahraman, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nde, İslam Ülkeleri Akademisyen ve Yazarlar Birliğince düzenlenen “Yeni Türkiye ve Yeni Anayasa” başlıklı konferansta, "Yeni anayasada Laiklik maddesi olmamalı, dindar bir anayasa olmalı" diyerek pek çok kesimden, muhalefet partilerinden ve AK Parti'den tepki almış, daha sonra yanlış anlaşıldığını belirtmiştir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu tartışmalar üzerine "...benim düşüncem AK Parti’yi kurduğum dönemden itibaren belli. Laiklikle ilgili düşüncemizin ne olduğu, kurucusu olduğum AK Parti’nin programında kayıtlı. Kaldı ki İsmail Bey de AK Parti’nin mensubu olarak Parlamento Başkanı seçildi. Bu da onun, AK Parti programında belirtilenleri kabul ederek oraya gelmiş olduğunu gösterir. Ama ne yapmış? Yeni hazırlanmakta olan anayasa ile ilgili bir bilimsel toplantıda kendine göre, dünyadan bazı örnekler vererek bazı şahsi kanaatlerini paylaşmış. Ben bu konudaki görüşümü, Mısır’da Kahire’de o dev opera binasındaki konuşmamda da söyledim. Laikliğin, devletin tüm farklı inanç grupları için bir güvence olduğunu, bütün farklı inanç gruplarına eşit mesafede durması olduğunu anlattım. Hatta o zaman, şimdi hapiste olan Müslüman Kardeşler yetkilisi Muhammed Bedii, ‘Bu dediğiniz nasıl bir şey’ diyerek şaşkınlığını dile getirmişti. Kendisine anlatınca, ‘Böyle olduktan sonra ben de bunu tasvip ediyorum’ demişti. Laikliği, ladinilik, din karşıtlığı gibi sunar ya da uygularsanız, elbette itirazlarla karşılaşırsınız. Oysa laiklik, devletin, tüm inançlara, ateistler dahil tüm gruplara eşit mesafede olması; tüm inanç gruplarının devletin güvencesi altında olmasıdır..." demiştir. Ancak partinin; bu konulardaki samimiyeti ve icraatları zaman zaman tartışma konusu olmuştur. Partiye ayrıca "Adalet ve Kalkınma Partisi'nin laikliğe aykırı eylemlerin odağı durumuna geldiği" gerekçesiyle 2008 yılında kapatma davası açılmış, dönemin Anayasa Mahkemesi Başkanının ret oyu ile kapatılmamıştır. Partinin Müslüman Kardeşler ile olan ilişkileri İslamcılık iddialarını güçlendirir. Avrupa Birliği üyeliği 2005 yılında, partiye Avrupa Halk Partisi'nde gözlemci üyelik verildi. Ancak Kasım 2013'te, parti AHP'den ayrılarak onun yerine Avrupa Muhafazakârlar ve Reformcular İttifakı'na katıldı. Bu hamle, AK Parti'nin AHP'ye tam üyeliğinin henüz verilmemesinden kaynaklanan bir hayal kırıklığının ve AMRİ'de tam üyeliğe kabul edilmesinin bir sonucu olabileceği olarak yorumlandı. Ayrıca Türkiye ve Avrupa açısından; Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik isteğinde sürücü güç olan iktidar partisinin Avrupa Birliği karşıtı ve Avrupa Birliği'nde fazla gücü olmayan bir birlik olan AMRİ'ye katılması ve daha etkili Avrupa Birliği yanlısı bir muhafazakâr birlik olan AHP'den ayrılması, AK Parti'nin Avrupa Birliği üyelik sürecini sulandırdığını düşündürdü ve fazlaca tepki çekti. Yapılanma Genel başkanlar Mevcut Merkez Yürütme Kurulu üyeleri 'te AK Parti'nin Merkez Yürütme Kurulu'nu (MYK) oluşturan üyeleri: Parti içi gruplar AK Parti üniter bir parti olmasına karşın içinde çeşitli grupları barındırmaktadır. Tayyipçiler grubu, Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyenleri oluşturan yapılanma. Grup parti içinde Erdoğanizm görüşünü temsil etmektedir. Pelikancılar, Berat Albayrak ve Recep Tayyip Erdoğan'a yakın olan, partinin ana çizgisine uymayanların tasfiyesini destekleyen bir grup. Pelikan grubunun varlığı Redhack aracılığıyla ortaya çıkmıştır. Ahmet Davutoğlu'nun istifasında bu grubun rolü olduğu düşünülmektedir. Soylucular, eski Demokrat Parti başkanı Süleyman Soylu'nun AK Parti'ye entrizmini ve İçişleri Bakanlığı görevini destekleyen gruptur. Bilalciler, parti içinde Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın başını çektiği Erdoğanizm yanlısı gruptur. Küskünler grubu, partinin son dönem politikalarını onaylamayanları tanımlayan gruptur. İdeolojik olarak AK Parti'nin ilk yıllarındaki liberal muhafazakâr ve Avrupa Birliği yanlısı görüşleri desteklemektedir. Eski cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Bülent Arınç ve AK Parti'den ayrılan Demokrasi ve Atılım Partisi kurucusu Ali Babacan ile Gelecek Partisi kurucusu Ahmet Davutoğlu'nun bu grubun başını çektiği söylenmektedir. Davutoğlucular, Ahmet Davutoğlu'nun başbakanlığını ve görüşlerini destekleyen grup. Görüş olarak daha İslamcı olması ve milliyetçilik yerine ümmetçiliği savunması üzerine partinin ana akım siyasetinden farklıdır. Son dönemlerde popülerliği biten grup Davutoğlu'nun partiden ayrılması ve Gelecek Partisi'ni kurmasıyla dağılmıştır. Gençlik kolları 14 Ağustos 2001 tarihinde, AK Parti'nin kuruluşuyla birlikte kurulmuştur. Türkiye'nin 81 ilinde ve illere bağlı ilçelerde teşkilatları bulunmaktadır. AK Parti Gençlik Kolları İl veya İlçe Başkanları, AK Parti parti tüzüğüne göre bulunduğu teşkilat kademesi ana kademe Yönetim ve Yürütme Kurulları'nın doğal üyesidir. Ayrıca Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı da hem MYK hem de MKYK tabii üyesidir. Mevcut genel başkan Eyyüp Kadir İnan’dır. Gençlik kolları, parti yönetimi ile eşgüdüm hâlinde çalışır, gençlik kolu başkanları aynı zamanda parti yönetim ve yürütme kurullarının doğal üyesidir. Bir üye parti üyeliğinden çıktığı zaman otomatik olarak gençlik kolu üyeliğinden de çıkar ayrıca gençlik kolu yönetiminde görev almayanların üyeliği 30 yaşını doldurduklarında sona erer. Genel merkez gençlik kolları başkanlığı yapmış olanlar, AK Parti MKYK'sı kararıyla toplanan büyük kongrenin onur konuğu sayılırlar. Kongreler Belediye başkanları Adalet ve Kalkınma Partisi ve seçimler Adalet ve Kalkınma Partisi kuruluşundan bu yana yedi genel seçime, dört yerel seçime ve bir milletvekili ara seçimine katılmıştır. Genel seçimler Yerel seçimler Ara genel seçimler Ara yerel seçimler Seçim sloganları 'Onlar Konuşur AK Parti Yapar, Daima Adalet Daima Kalkınma, Birlikte Daha Güçlü, Yeni Türkiye Yolunda İkinci Yarı Başlıyor, Yeni Güç Büyük Türkiye', Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 2015 genel seçimlerinde kullandığı sloganlardır. Seçim şarkıları Ayrıca bakınız Muhafazakâr demokrasi Adalet ve Kalkınma Partisinin kapatılma davası Notlar Kaynakça Dış bağlantılar AK Parti Gençlik Kolları AK Parti Kadın Kolları AK Parti Siyaset Akademisi Kategori:Türkiye'deki etkin siyasi partiler Kategori:2001'de kurulan siyasi partiler Kategori:Türkiye'deki milliyetçi partiler Kategori:Türkiye'deki muhafazakâr partiler Kategori:Millî muhafazakâr partiler Kategori:Türkiye'deki İslamcı partiler Kategori:Recep Tayyip Erdoğan Kategori:Türkiye'de muhafazakârlık Kategori:Türkiye'de İslamcılık Kategori:İslami milliyetçilik Kategori:Ermeni Soykırımı'nı reddedenler Kategori:Cumhur İttifakı Kategori:2001'de Türkiye'de kurulan oluşumlar Kategori:Avrupa Muhafazakârlar ve Reformcular Partisi üyeleri Kategori:Ankara merkezli kuruluşlar Kategori:Türkiye'deki siyasi partiler Kategori:Sağcı popülist partiler Kategori:Sosyal muhafazakâr partiler
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri