Üstad, aklın ve sağduyunun sesini yine dile getirmiş. Bayrak yazısı bu kez de çok yerinde ve zamanında bir uyarı niteliğinde.
İki insan öldürüldüğünde tüylerini bile kıpırdatmazken, bir bayrak indirildiğinde yeri göğü ayağa kaldırıyorsan, insanlığını bir kontrol et.
Roboski'de savaş uçaklarından atılan bombalarla öldürülen insanlar için kalbinin bir taraflarında en küçük bir merhamet kıvılcımı bile çakmazken, bayrak indirildiğinde duygudan duyguya atlayıp galeyanlara gark oluyorsan, insanlığını bir kontrol et.
Bizim liderlerimiz arasında “ben senden daha çok insanı seviyorum” yarışı yapılmaz. Bizim liderlerimiz arasında geçmişten bugüne sürekli “ben senden daha çok bayrağı seviyorum” yarışı yapılır. Neden? Çünkü sen yarışın bu yönde olmasını istiyorsun. O halde insanlığını bir kontrol et.
30 yıllık kirli savaşın suçlularına, sorumlularına herhangi bir bedel ödetilmesini talep etmek aklının ucundan bile geçirmezken, bayrak indirildiğinde “bunun bedeli ödenmelidir, vurun, kırın, indirin” diye haykırıyorsan, insanlığını bir kontrol et.
Soma'nın vahşi madenlerinde 300'ü aşkın işçinin ölümünü bile iki günde unuturken, bayrağın indirilmesini aklından hiç çıkaramıyorsan, insanlığını bir kontrol et.
Katliamlar, sertleşmeler, iç barışın bozulması, her gün azar, bölme çabaları falan... Bunların hiçbiri ama hiçbiri seni “duyarlı” kılmazken, bir provokatörün indirdiği bayrak karşısında duyarlılığın tavan yapıyorsa, insanlığını bir kontrol et.
Bayrağa öyle bir azim ve kararlılıkla sahip çıkıyorsun ki, senin bu azim ve kararlılığının karşısında devleti idare edenlerin hepsi en üst perdeden haykırmak ve meydan okumak zorunda kalıyorlar. Ancak sıra en az bayrak kadar önemli başka değerlere, mesela insani değerlere gelince, senin o meşhur azim ve kararlılığının ne izine, ne de tozuna rastlanmıyor. O halde insanlığını bir kontrol et.
İki insan öldürüldüğünde tüylerini bile kıpırdatmazken, bir bayrak indirildiğinde yeri göğü ayağa kaldırıyorsan, insanlığını bir kontrol et.
Roboski'de savaş uçaklarından atılan bombalarla öldürülen insanlar için kalbinin bir taraflarında en küçük bir merhamet kıvılcımı bile çakmazken, bayrak indirildiğinde duygudan duyguya atlayıp galeyanlara gark oluyorsan, insanlığını bir kontrol et.
Bizim liderlerimiz arasında “ben senden daha çok insanı seviyorum” yarışı yapılmaz. Bizim liderlerimiz arasında geçmişten bugüne sürekli “ben senden daha çok bayrağı seviyorum” yarışı yapılır. Neden? Çünkü sen yarışın bu yönde olmasını istiyorsun. O halde insanlığını bir kontrol et.
30 yıllık kirli savaşın suçlularına, sorumlularına herhangi bir bedel ödetilmesini talep etmek aklının ucundan bile geçirmezken, bayrak indirildiğinde “bunun bedeli ödenmelidir, vurun, kırın, indirin” diye haykırıyorsan, insanlığını bir kontrol et.
Soma'nın vahşi madenlerinde 300'ü aşkın işçinin ölümünü bile iki günde unuturken, bayrağın indirilmesini aklından hiç çıkaramıyorsan, insanlığını bir kontrol et.
Katliamlar, sertleşmeler, iç barışın bozulması, her gün azar, bölme çabaları falan... Bunların hiçbiri ama hiçbiri seni “duyarlı” kılmazken, bir provokatörün indirdiği bayrak karşısında duyarlılığın tavan yapıyorsa, insanlığını bir kontrol et.
Bayrağa öyle bir azim ve kararlılıkla sahip çıkıyorsun ki, senin bu azim ve kararlılığının karşısında devleti idare edenlerin hepsi en üst perdeden haykırmak ve meydan okumak zorunda kalıyorlar. Ancak sıra en az bayrak kadar önemli başka değerlere, mesela insani değerlere gelince, senin o meşhur azim ve kararlılığının ne izine, ne de tozuna rastlanmıyor. O halde insanlığını bir kontrol et.