ALES Türkçe içeriği ve soru yapısı hakkında agresif bir eleştiri:
Bu sınava üç defa girdim ve kişisel bir sinir bozucu faktörüm var. Hiçbirinde Türkçe bölümünde 40/50 puanı geçemedim. Türkçe anlam bilgisi ve cümlede anlam soruları adeta başka bir dünyadan geliyor. Oysa YDS'de İngilizce'den 78/80 puan aldım ve İngilizce paragraf soruları bile ALES Türkçe'sinden daha kolaydı. Yabancı dil öğrencisi olarak, kendi anadilimde okuduğumu anlamakta zorlanıyorum.
Bu sınavdaki metinler çoğunlukla psikoloji, sosyoloji veya felsefe alanlarından alınıyor (en azından benim girdiğim oturumlarda öyleydi). Sorular ise neredeyse tamamen kişiyi iki şık arasında bırakma üzerine kurulu. Diğer üç şıkkı hızlıca eleyip, kalan iki şık üzerinde dakikalarca düşünmek zorunda kalıyorum. Bu iki şıkkanın hangisinin doğru olduğunu belirlemek için sorudaki kökle şıkların köküne inmem gerekiyor adeta.
Ayrıca, her sınavda değişen bir zorluk seviyesi ve puanlama sistemi var. Daha fazla net yapsanız bile, diğer adaylar da daha fazla yaptığı için, 8-9 net artışına rağmen yalnızca 2-3 puan artışı görüyorsunuz.
Önümüzdeki Temmuz ayında dördüncü defa gireceğim ve şimdiden cesaretim kırıldı. Lise, üniversite ve bitirme sınavları dahil, hiçbirinde bu kadar takılmadım veya stres yapmadım. ÖSYM'nin de affedersiniz, ebesine...
Bu sınavın adil ve tutarlı bir şekilde tasarlanması gerektiğine inanıyorum. Adayların zaman ve emek harcadığı bu sınava yönelik tutarsızlık ve zorluk seviyesindeki değişiklikler adeta bir alay gibi. ALES Türkçe içeriğinin ve soru yapısının gözden geçirilmesi ve adayların yaşadığı sıkıntıların dikkate alınmasını talep ediyorum.
Bu sınava üç defa girdim ve kişisel bir sinir bozucu faktörüm var. Hiçbirinde Türkçe bölümünde 40/50 puanı geçemedim. Türkçe anlam bilgisi ve cümlede anlam soruları adeta başka bir dünyadan geliyor. Oysa YDS'de İngilizce'den 78/80 puan aldım ve İngilizce paragraf soruları bile ALES Türkçe'sinden daha kolaydı. Yabancı dil öğrencisi olarak, kendi anadilimde okuduğumu anlamakta zorlanıyorum.
Bu sınavdaki metinler çoğunlukla psikoloji, sosyoloji veya felsefe alanlarından alınıyor (en azından benim girdiğim oturumlarda öyleydi). Sorular ise neredeyse tamamen kişiyi iki şık arasında bırakma üzerine kurulu. Diğer üç şıkkı hızlıca eleyip, kalan iki şık üzerinde dakikalarca düşünmek zorunda kalıyorum. Bu iki şıkkanın hangisinin doğru olduğunu belirlemek için sorudaki kökle şıkların köküne inmem gerekiyor adeta.
Ayrıca, her sınavda değişen bir zorluk seviyesi ve puanlama sistemi var. Daha fazla net yapsanız bile, diğer adaylar da daha fazla yaptığı için, 8-9 net artışına rağmen yalnızca 2-3 puan artışı görüyorsunuz.
Önümüzdeki Temmuz ayında dördüncü defa gireceğim ve şimdiden cesaretim kırıldı. Lise, üniversite ve bitirme sınavları dahil, hiçbirinde bu kadar takılmadım veya stres yapmadım. ÖSYM'nin de affedersiniz, ebesine...
Bu sınavın adil ve tutarlı bir şekilde tasarlanması gerektiğine inanıyorum. Adayların zaman ve emek harcadığı bu sınava yönelik tutarsızlık ve zorluk seviyesindeki değişiklikler adeta bir alay gibi. ALES Türkçe içeriğinin ve soru yapısının gözden geçirilmesi ve adayların yaşadığı sıkıntıların dikkate alınmasını talep ediyorum.