Ali Koç'un Bahsettiği Yapının Yeni Üyeleri
Malum kulüp taraftarları, örgütün sağladığı faydaların geçmişteki ve devam eden sözde sportif başarılarını gölgelememesi için futbolda FETÖ'ye operasyon yapıldığını ileri sürüyor. Bu söylemle aklanacaklarını düşünmeleri oldukça komik; bir psikiyatrist ziyareti ve yansıtma (projeksiyon) tanısıyle tedaviye başlayabilirler.
Ali Koç ve neredeyse tüm Fenerbahçeli taraftarlar, Türk futbolunu Fenerbahçe aleyhine çalışan bir yapının yönettiğine dair birçok argümana sahipler. Bu tartışmaları zaten sık sık ele alıyoruz ve uzun süre de ele alacağız. Ancak bu başlıkta sorgulamak istediğim şey farklı.
Şu an bu örgütün üyelerini biliyoruz; medyadaki temsilcilerinden, hakemlerine, TFF'deki adamlarından, milletvekillerine kadar hepsini tanıyoruz. Fenerbahçe maçından önce çeşitli illerde genel seferberlik ilan eden valileri de biliyoruz, malum takım maçlarında kafalarını kuma gömdüklerini de görüyoruz.
Olaylar o kadar ayyuka çıktı ki; bir VAR hakemi, malum takımın maçında kendisini VAR'a çağıran hakemin farklı görüntü gösterdiğini söylüyor ve bir savcı bile soruşturma başlatmıyor. Bu durum, malum örgütün çok yüksek yerler tarafından korunduğuna dair şüphelerimizi artırıyor. Suudi Arabistan olayında, Fenerbahçe'ye yıkmayan çalışan eski FETÖ üyelerini görünce düşüncelerimiz perçinleniyor.
Malum takımın maçlarında, rakiplerinin kendileriyle ikili mücadeleye girmesine izin vermeyen hakemler, bu örgütün silah tutan kişileri. Rakip oyuncu gol yediğinde yumruğunu sıkmaktan zevk alıyor, savcılar soruşturma bile açamıyor. Bunları görüyoruz ve yaşıyoruz.
Peki, bu kadar açık ve ayyuka çıkan bir durum karşısında, bu örgüt neden en tepeden müdahale edilemiyor? Ben kişisel olarak, 17 Aralık sonrası siyasi görüş olarak FETÖ'ye sırt çeviren ancak futboldaki faaliyetlerine devam eden örgüt üyelerinin, Sayın Cumhurbaşkanımızı kasıtlı olarak yanlış bilgilendirmesinin ve bu konunun gözden kaçmasının sorumlusunun onlar olduğuna inanıyorum.
Kulüp başkanımız Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu alamadığını belirtiyor, Abdulkadir Selvi'nin saldırılarına karşı gelen bir sessizlik bile bu konuda şüphe duymamıza sebep oluyor. Belki de yeni nesil FETÖ'nün ayak seslerini duyuyoruz.
Diğer Fenerbahçeli arkadaşların bu konudaki düşüncelerini merak ediyorum. Sizce Ali Koç'un bahsettiği örgütü koruyan kim?
Not: FETÖ vb. örgütler tarafından desteklendiği söylenen takımların taraftarlarının troll yorumları ciddiye alınmayacaktır.
Malum kulüp taraftarları, örgütün sağladığı faydaların geçmişteki ve devam eden sözde sportif başarılarını gölgelememesi için futbolda FETÖ'ye operasyon yapıldığını ileri sürüyor. Bu söylemle aklanacaklarını düşünmeleri oldukça komik; bir psikiyatrist ziyareti ve yansıtma (projeksiyon) tanısıyle tedaviye başlayabilirler.
Ali Koç ve neredeyse tüm Fenerbahçeli taraftarlar, Türk futbolunu Fenerbahçe aleyhine çalışan bir yapının yönettiğine dair birçok argümana sahipler. Bu tartışmaları zaten sık sık ele alıyoruz ve uzun süre de ele alacağız. Ancak bu başlıkta sorgulamak istediğim şey farklı.
Şu an bu örgütün üyelerini biliyoruz; medyadaki temsilcilerinden, hakemlerine, TFF'deki adamlarından, milletvekillerine kadar hepsini tanıyoruz. Fenerbahçe maçından önce çeşitli illerde genel seferberlik ilan eden valileri de biliyoruz, malum takım maçlarında kafalarını kuma gömdüklerini de görüyoruz.
Olaylar o kadar ayyuka çıktı ki; bir VAR hakemi, malum takımın maçında kendisini VAR'a çağıran hakemin farklı görüntü gösterdiğini söylüyor ve bir savcı bile soruşturma başlatmıyor. Bu durum, malum örgütün çok yüksek yerler tarafından korunduğuna dair şüphelerimizi artırıyor. Suudi Arabistan olayında, Fenerbahçe'ye yıkmayan çalışan eski FETÖ üyelerini görünce düşüncelerimiz perçinleniyor.
Malum takımın maçlarında, rakiplerinin kendileriyle ikili mücadeleye girmesine izin vermeyen hakemler, bu örgütün silah tutan kişileri. Rakip oyuncu gol yediğinde yumruğunu sıkmaktan zevk alıyor, savcılar soruşturma bile açamıyor. Bunları görüyoruz ve yaşıyoruz.
Peki, bu kadar açık ve ayyuka çıkan bir durum karşısında, bu örgüt neden en tepeden müdahale edilemiyor? Ben kişisel olarak, 17 Aralık sonrası siyasi görüş olarak FETÖ'ye sırt çeviren ancak futboldaki faaliyetlerine devam eden örgüt üyelerinin, Sayın Cumhurbaşkanımızı kasıtlı olarak yanlış bilgilendirmesinin ve bu konunun gözden kaçmasının sorumlusunun onlar olduğuna inanıyorum.
Kulüp başkanımız Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu alamadığını belirtiyor, Abdulkadir Selvi'nin saldırılarına karşı gelen bir sessizlik bile bu konuda şüphe duymamıza sebep oluyor. Belki de yeni nesil FETÖ'nün ayak seslerini duyuyoruz.
Diğer Fenerbahçeli arkadaşların bu konudaki düşüncelerini merak ediyorum. Sizce Ali Koç'un bahsettiği örgütü koruyan kim?
Not: FETÖ vb. örgütler tarafından desteklendiği söylenen takımların taraftarlarının troll yorumları ciddiye alınmayacaktır.