"İstanbul'da otizmli bir çocuğun anaokulu mezuniyet törenine alınmaması ve ailesiyle yalnız başına kutlama yapması, sosyal medyada tepkilere neden oldu. Konuyla ilgili anne Ezgi D.'nin açıklaması yürekleri burktu:
'Değerli arkadaşlarım, sizlerden canım oğlum için destek bekliyorum. Oğlum Asil, Ahmet Kurt Anaokulu kaynaştırma öğrencisidir. Bugüne kadar devlet tarafından kaydının düştüğü okulda sorunlar yaşadık ve okul değiştirdik. Mevcut okulda kaynaştırma olarak gideceği saatleri kendileri belirlediler. Zaman içinde kahvaltı saatine çekildi, yemediği biline biline. Ne istedilerse yaptık. Oğlumu bir birey olarak görmeyi bırakın, hiçbir materyal istenmedi ki alalım. Sonra sınıfı öğleye kaydırdılar. Her gün oğlumun kaynaşmasının ona faydasını izlerken, bugünkü mezuniyetle yıkıma uğradım.
Oğlumun yaş olarak son şansıydı ve artık ilkokula devam etmek zorunda. Tüm sene savaş verdik, oğlum kaynaşabilsin diye. Bugün mutlu bir gün olması gerekirken, anladım ki tüm sene oğlumun ismi bile öğrenilmemiş. Fark ettiğim anda Asil için gururlanırken, yaşadığım hayal kırıklığıyla mutluluk gözyaşlarım donakaldı. Bıktım artık başkalaştırılmaktan... Artık dayanamıyorum yok sayılmasına, özel çocukların.'
Anne Ezgi D.'nin açıklaması, otizmli çocukların eğitim sistemindeki zorluklarına ve farkındalığın önemine dikkat çekiyor. Bu olay, özel ihtiyaçları olan çocukların eğitimine daha fazla destek ve kapsayıcılığın gerekliliğini bir kez daha gözler önüne serdi."
Bu içerik, otizmli bir çocuğun yaşadığı haksızlık ve eğitim sistemindeki zorluklara dikkat çekerek, bu konudaki farkındalığı artırmayı amaçlamaktadır. Otizmli çocukların da diğer çocuklar gibi eğitim görme ve toplumda yer alma hakkı vardır ve bu hak, her ne pahasına olursa olsun korunmalıdır.
'Değerli arkadaşlarım, sizlerden canım oğlum için destek bekliyorum. Oğlum Asil, Ahmet Kurt Anaokulu kaynaştırma öğrencisidir. Bugüne kadar devlet tarafından kaydının düştüğü okulda sorunlar yaşadık ve okul değiştirdik. Mevcut okulda kaynaştırma olarak gideceği saatleri kendileri belirlediler. Zaman içinde kahvaltı saatine çekildi, yemediği biline biline. Ne istedilerse yaptık. Oğlumu bir birey olarak görmeyi bırakın, hiçbir materyal istenmedi ki alalım. Sonra sınıfı öğleye kaydırdılar. Her gün oğlumun kaynaşmasının ona faydasını izlerken, bugünkü mezuniyetle yıkıma uğradım.
Oğlumun yaş olarak son şansıydı ve artık ilkokula devam etmek zorunda. Tüm sene savaş verdik, oğlum kaynaşabilsin diye. Bugün mutlu bir gün olması gerekirken, anladım ki tüm sene oğlumun ismi bile öğrenilmemiş. Fark ettiğim anda Asil için gururlanırken, yaşadığım hayal kırıklığıyla mutluluk gözyaşlarım donakaldı. Bıktım artık başkalaştırılmaktan... Artık dayanamıyorum yok sayılmasına, özel çocukların.'
Anne Ezgi D.'nin açıklaması, otizmli çocukların eğitim sistemindeki zorluklarına ve farkındalığın önemine dikkat çekiyor. Bu olay, özel ihtiyaçları olan çocukların eğitimine daha fazla destek ve kapsayıcılığın gerekliliğini bir kez daha gözler önüne serdi."
Bu içerik, otizmli bir çocuğun yaşadığı haksızlık ve eğitim sistemindeki zorluklara dikkat çekerek, bu konudaki farkındalığı artırmayı amaçlamaktadır. Otizmli çocukların da diğer çocuklar gibi eğitim görme ve toplumda yer alma hakkı vardır ve bu hak, her ne pahasına olursa olsun korunmalıdır.