Avrupa Mültecileri Nereye Yolayacak Sorunsalı
Avrupa'nın mülteci krizine yönelik yaklaşımı uzun süredir devam eden bir tartışma konusu. Son dönemde, yükselen sağ hareketlerin popülaritesi ve göçmen karşıtı retoriklerinin artmasıyla birlikte, Avrupa'nın mültecileri evlerine geri yollayacağına dair spekülasyonlar da arttı. Bu yazıda, bu senaryonun olası sonuçları ve etkilerini agresif bir dille eleştirerek ele alacağım.
Öncelikle, pratik bir sorun olarak, Avrupa'nın mültecileri evlerine geri yollamanın pratikte nasıl gerçekleşeceği sorusu var. Bu, lojistik olarak zor bir işlem olacaktır ve Avrupa ülkeleri arasında işbirliği gerektirecektir. Ancak, varsayalım ki Avrupa bu yolu seçti. Peki, bu göçmenler nereye gidecek?
Burada, birçok kişinin Türkiye'nin "kocaman bir göçmenistan" haline geleceğine dair endişeleri var. Bu endişeler, liberal solun ikiyüzlülüğüne ve insancıl olmayan politikalarına bağlı olarak ortaya çıkıyor. Türkiye, liberal sol için bir orta yoldu; çünkü onlar için önemli olan götünden anladıkları politik doğruculuk ve lobi güçleriydi. Ancak, ben Avrupa sağının bu konuda daha gerçekçi ve insancıl olmayan yaklaşımlar sergileyeceğine inanıyorum.
Liberal solun "herkes insan, herkesi sevelim" duygu durumuna karşı bir duruş sergileyen Avrupa sağının, mülteci sorununu çözmek için farklı yollar arayacağına inanıyorum. Çöle yollar açmak veya Esad rejimiyle işbirliği yapmak gibi insani olmayan yöntemler de dahil olmak üzere, kendi ülkelerine geri dönüşü teşvik eden politikalar geliştirebilirler.
Mülteci probleminin çözümü konusunda Avrupa'nın yeni çözümler geliştireceğinden eminim. Ve hayır, bu göçmenler muhtemelen Türkiye'ye kitlenmeyecek. Bu, bir rahatlama kaynağı olabilir. Ancak, bu durum aynı zamanda sağ bir iktidarın Türkiye'de mülteci sorununu çözebileceği anlamına da geliyor. Ümit Özdağ gibi liderler, Avrupa'daki benzerlerini taklit ederek, insancıl olmayan politikalar uygulayabilir ve göçmenleri evlerine geri yollayabilirler.
Dün gece seçim sonuçlarını izlerken, bu yeni sağ dalganın yükselişinden memnuniyet duyan iki kişiden eminim: Donald Trump ve Ümit Özdağ. Türkiye'yi göç�ניה yapma projesi sona erdi ve artık daha insani olmayan yollara sapıyoruz. Bu, Avrupa sağının yükselişi ve liberal solun ikiyüzlülüğüyle ilgili bir uyarıdır. Yeni dönemde, göçmen politikalarında daha sert ve insancıl olmayan yaklaşımlar görebiliriz.
Avrupa'nın mülteci krizine yönelik yaklaşımı uzun süredir devam eden bir tartışma konusu. Son dönemde, yükselen sağ hareketlerin popülaritesi ve göçmen karşıtı retoriklerinin artmasıyla birlikte, Avrupa'nın mültecileri evlerine geri yollayacağına dair spekülasyonlar da arttı. Bu yazıda, bu senaryonun olası sonuçları ve etkilerini agresif bir dille eleştirerek ele alacağım.
Öncelikle, pratik bir sorun olarak, Avrupa'nın mültecileri evlerine geri yollamanın pratikte nasıl gerçekleşeceği sorusu var. Bu, lojistik olarak zor bir işlem olacaktır ve Avrupa ülkeleri arasında işbirliği gerektirecektir. Ancak, varsayalım ki Avrupa bu yolu seçti. Peki, bu göçmenler nereye gidecek?
Burada, birçok kişinin Türkiye'nin "kocaman bir göçmenistan" haline geleceğine dair endişeleri var. Bu endişeler, liberal solun ikiyüzlülüğüne ve insancıl olmayan politikalarına bağlı olarak ortaya çıkıyor. Türkiye, liberal sol için bir orta yoldu; çünkü onlar için önemli olan götünden anladıkları politik doğruculuk ve lobi güçleriydi. Ancak, ben Avrupa sağının bu konuda daha gerçekçi ve insancıl olmayan yaklaşımlar sergileyeceğine inanıyorum.
Liberal solun "herkes insan, herkesi sevelim" duygu durumuna karşı bir duruş sergileyen Avrupa sağının, mülteci sorununu çözmek için farklı yollar arayacağına inanıyorum. Çöle yollar açmak veya Esad rejimiyle işbirliği yapmak gibi insani olmayan yöntemler de dahil olmak üzere, kendi ülkelerine geri dönüşü teşvik eden politikalar geliştirebilirler.
Mülteci probleminin çözümü konusunda Avrupa'nın yeni çözümler geliştireceğinden eminim. Ve hayır, bu göçmenler muhtemelen Türkiye'ye kitlenmeyecek. Bu, bir rahatlama kaynağı olabilir. Ancak, bu durum aynı zamanda sağ bir iktidarın Türkiye'de mülteci sorununu çözebileceği anlamına da geliyor. Ümit Özdağ gibi liderler, Avrupa'daki benzerlerini taklit ederek, insancıl olmayan politikalar uygulayabilir ve göçmenleri evlerine geri yollayabilirler.
Dün gece seçim sonuçlarını izlerken, bu yeni sağ dalganın yükselişinden memnuniyet duyan iki kişiden eminim: Donald Trump ve Ümit Özdağ. Türkiye'yi göç�ניה yapma projesi sona erdi ve artık daha insani olmayan yollara sapıyoruz. Bu, Avrupa sağının yükselişi ve liberal solun ikiyüzlülüğüyle ilgili bir uyarıdır. Yeni dönemde, göçmen politikalarında daha sert ve insancıl olmayan yaklaşımlar görebiliriz.