Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Bağırsak geçirgenliği

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
Bağırsak geçirgenliği, bağırsak duvarını kaplayan hücrelerden vücudun geri kalan kısmına, yani besin maddeleri sindirim sisteminin içinden geçerken bir kısmının vücudun sindirim sistemi dışına geçişinin kontrolünü tarif eden bir terimdir. Bağırsakların normal olarak sindirilmiş besin maddelerinin ve sindirilmeden faydalı olan vitamin ve minerallerin duvarından geçmesine izin veren bir miktar geçirgenlik sergilemeye ek olarak, aynı zamanda antijenler ve sindirilmemiş besinler gibi zararlı olabilecek maddelerin bağırsaktan çıkmasını ve vücuda daha fazla yayılmasını engelleme işlevi vardır. Sağlıklı bir insan bağırsağında, yarıçapı 4 Å dan küçük olan parçacıklar Sıkı bağlantı düzenli Claudin gözenek yollarından geçebilirler.. Yarıçapı 10-15 – (3.5 kDa) 'ya kadar olan parçacıklar bağırsak duvar hücreleri arasından yani paraselüler boşluk alım yolundan geçebilir. Ayrıca duvar hücreleri içinden yani transsellüler yoldan taşınanlar da vardır. Fizyoloji küçükresim|sağ|upright=1.36|İnce bağırsak epitelinin şeması. Silindirik enterositler birbirine yakın bağlanır ve bağırsak ortamı ile iç ortam arasında bir engel oluşturur. küçükresim|upright=1.36|sağ|Üstte: Epitel yüzeyinin şematik çizimi, bitişik hücreler arasındaki sıkı bağlantıların gösterilmesi. Alt: Protein kompleksi (yeşil) ve onu oluşturan moleküller ile büyük bir artışa yakın bir bağlantı. Kırmızı oklar, hücre geçirgenliği arttığında maddelerin hücre içi boşluklardan akış yönünü gösterir. küçükresim|upright=1.64|Epitel hücrelerinin seçici geçirgenlik yollarının şeması (kırmızı oklar). Transselüler (hücreler arası) ve paraselüler (hücre içi) yollar, maddelerin bağırsaktan kana kontrollü geçişini sağlar. Epitel hücreleri seçici geçirgenlik sergiler. Transselüler (hücreler içinden) ve paraselüler (hücreler arasından) yollar, maddelerin bağırsaktan kana geçişini kontrol eder. Bağırsak epitelinin oluşturduğu engel dış ortamı (bağırsak içeriğini) vücuttan ayırır ve vücudun en geniş ve önemli mukozal yüzeyidir. Bağırsak epiteli, tek bir hücre katmanından oluşur ve iki önemli işlevi vardır. Birincisi, yabancı antijenler, toksinler ve mikroorganizmalar gibi zararlı maddelerin girişini engelleyerek bir engel görevi görür. İkincisi, besin, elektrolit, su ve bağırsak içeriğinden diğer çeşitli yararlı maddelerin alımını kolaylaştıran seçici bir filtre görevi görür. Seçici geçirgenliğe iki ana yoldan aracılık edilir: Transepitelyal veya transselüler geçirgenlik. Bu, epitel hücrelerinde belirli çözelti maddelerin taşınmasından oluşur. Ağırlıklı olarak, spesifik elektrolitleri, amino asitleri, şekerleri, kısa zincirli yağ asitlerini ve diğer molekülleri hücre içine almaya veya hücreden dışarı bırakmaya yarayan uzmanlaşmış taşıyıcıların faaliyetleri ile düzenlenir. Paraselüler geçirgenlik. Epitel hücreleri arasında var olan boşluklar boyunca taşınmaya bağlıdır. Hücrelerin yan yüzey (laminal) zarlarında yer alan sıkı bağlantılar ile düzenlenir. Bu, pasif su ve diger çözeltilerin bağırsak epiteli boyunca ana yoludur. Düzenleme, paraselüler nakil üzerinde en fazla etkiye sahip olan hücreler arası sıkı bağlantılara bağlıdır. sıkı bağlantıların bozulması, bağırsak hastalıklarının gelişimi için bir tetikleyici olabilir. Modülasyon Bağırsak geçirgenliğinin modüle edilmesinin bir yolu, zonüline cevap veren, bağırsak epitelindeki hücrelerde bulunan CXCR3 reseptörleridir. Otoimmünitenin genetik oluşumundan bağımsız olarak, gliadin (buğdayda bulunan bir glikoprotein), glüten yiyen tüm insanlarda zonulin sinyalini aktive eder. Bu bağırsak geçirgenliğinin makromoleküller için artmasına neden olur. Kolera, bazı enterik virüsler ve parazitler gibi bakteriyel patojenler, bağırsak duvarındaki sıkı bağlantı yapısını ve işlevini etkiler ve bu kronik bağırsak bozuklukların gelişimine katkıda bulunabilir. Stres ve enfeksiyonlar ayrıca bağırsak geçirgenliğinde de bozulmalara neden olur gibi görünmektedir. Klinik önemi küçükresim|upright=1.64|Artan bağırsak geçirgenliği | Hücreler arası sıkı bağlantıların açılması (artan bağırsak geçirgenliği), maddelerin kontrolsüz bir şekilde kan akışına geçişine izin verir, bu da bağışıklık ve / veya enflamatuar reaksiyonların gelişmesine yol açabilir. Hücreler arasında yer alan sıkı bağlantıların açılması (artan bağırsak geçirgenliği), maddelerin kontrolsüz bir şekilde kan dolaşımına geçişine izin verebilir, bu da daha sonra olası bağışıklık ve / veya enflamatuar reaksiyonların gelişmesine sebep olabilir. Çoğu insan yan etki yaşamaz, ancak hücre içi sıkı bağlantıların açılması (artan bağırsak geçirgenliği), genetik yatkınlığa bağlı olarak herhangi bir organı veya dokuyu etkileyebilecek hastalıklar için tetikleyici olabilir. Bakteriyel translokasyon olarak bilinen bakterilerin ve hücre dışı veziküller (ESV'ler) gibi mikrobiyal ürünlerin ve yabancı antijenlerin mukozaya ve vücuda uygun şekilde geçişine izin verebilir. Bu bağışıklık sisteminin aktivasyonu ve enflamatuar mediatörlerin salgılanmasıyla sonuçlanabilir. Artan bağırsak geçirgenliği, Crohn hastalığı, Çölyak hastalığı, tip 1 diyabet, tip 2 diyabet, romatoid artrit, spondiloartropatiler, enflamatuar bağırsak hastalığı, gibi çeşitli hastalıklarda bir faktördür. irritabl bağırsak sendromu, şizofreni, belirli kanser türleri, obezite, yağlı karaciğer, atopi ve alerjik hastalıklar, ve başkaları. Vakaların çoğunda, hastalıktan önce artan geçirgenlik gelişir, ancak bu hastalıkların çoğunda artan bağırsak geçirgenliği arasındaki neden-sonuç ilişkisi açık değildir. Otizmle bir ilişki varsayılmıştır ancak bu teoriyi destekleyen veriler sınırlı ve çelişkilidir, çünkü hem artan bağırsak geçirgenliği hem de normal geçirgenlik otizmi olan kişilerde belgelenmiştir. Farelerle yapılan çalışmalar bu hipoteze bir miktar destek vermektedir. İyi incelenmiş bir örnek, glüten tarafından tetiklenen anormal immün reaksiyona sekonder olarak artan bağırsak geçirgenliğinin artması ve gliadin protein fragmanlarının intestinal epitelden geçmesine olanak sağlayarak, çeşitli gastrointestinal sinyale neden olan bir intestinal submukoz seviyesinde bir immün yanıtı tetiklemesine izin veren, veya sindirim sistemi dışında semptomlara sebep olan çölyak hastalığıdır. Başka çevresel tetikleyiciler de çölyak hastalığında bağırsak enfeksiyonları ve demir eksikliği gibi geçirgenliğin etkilenmesine katkıda bulunabilir. Bir kez kurulduktan sonra, bu geçirgenlik artışı, iltihabik bağışıklık tepkilerini kendi kendine sürdürebilir ve kısır döngüyü devam ettirebilir. Diyetten glütenin çıkarılması bağırsak geçirgenliğinin normalleşmesine yol açar ve otoimmün süreç biter. Araştırma yönleri Normal fizyolojide, glutamin, bağırsak bariyerinin bir parçası olan enterositlerde sinyalleşmede kilit bir rol oynar, ancak diyetin glutamin ile takviye edilmesinin, barsak geçirgenliğinin artmış olduğu durumlarda yararlı olup olmadığı açık değildir. Prebiyotikler ve Escherichia coli Nissle 1917 gibi bazı probiyotiklerin artmış bağırsak geçirgenliğini azattığı gözlemlenmiştir. Lactobacillus rhamnosus, Lactobacillus reuteri, ve Faecalibacterium prausnitzii 'nin artan bağırsak geçirgenliğini önemli ölçüde azalttığı gösterilmiştir. Larazotid asetat (daha önce AT-1001 olarak bilinir), klinik çalışmalarda araştırılmış bir zonulin reseptör antagonistidir. Glutensiz diyetle birlikte, çölyak hastalığı olan kişilerde, glutenin ve bunun epitelden geçişinin yol açtığı bağırsak geçirgenliğini azaltmak ve bu nedenle bağışıklık reaksiyonlarının kaskadını hafifletmek amacıyla kullanılmak üzere bir ilaç adayı gibi görünmektedir. Paleo-Ketojenik diyet (PKD, yani et ve yağ, zamanla bazı sebzelerin de yenilebildiği yemek rejimi) uygulamanın, bağırsak geçirgenliği bozukluklarını ve buna bağlı otoimmün hastalıkları tedavi edebileceği yönünde belirtiler var. Sızdıran bağırsak sendromu Sızdıran bağırsak sendromu olarak adlandırılan bir tıbbi durum, bazı alternatif tıp ve beslenme uzmanları başta olmak üzere bazı sağlık pratisyenleri tarafından, bağırsak duvarının normal işleyişini restore etmenin birçok sistemik sağlık sorununu iyileştirebileceği iddiasıyla popüler hale gelmiştir. Bu iddia ispat edilememistir. "sızdıran bağırsak sendromu" için yapılan tedavilerin - besin takviyeleri, probiyotikler, bitkisel ilaçlar, glütensiz yiyecekler veya düşük FODMAP, düşük şeker veya antifungal diyetler - faydalı oldukları iddia edilen sorunların çoğu için faydalı etkileri iddialarının kanıtları yoktur. Ayrıca bakınız İnce bağırsak Kalın bağırsak İshal Kabızlık Kaynakça Kategori:Gastroenteroloji Kategori:Sindirim sistemi
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri