Bazen elde olmayan sebeplerden başarısızlıkla sonuçlanır. Kuşumuzu balkona koyuyoruz, hayvan gün ışığı görsün, kendine gelsin diye. Serseri bir arı gelip hayvanı sokuyor. Şimdi suç bizde mi? Civciv alıyorum, gayet güzel bakıyorum. Yuvasını ısıtacak lambası, yemi, suyu hiç eksik etmiyorum. Bilinçsiz minik kardeş gelip hayvana oyuncak muamelesi yapıyor, yanlışlıkla üzerine basıyor. Suç bende mi? Balık alıyoruz. İki buçuk yıl yaşıyor. Lan hayvanın keyfi yerinde olmasa niye iki buçuk yıl yaşasın, ne alıp veremediğin var da "bu çok yalnız, yanına arkadaş getireceğim ben." deyip 2 tane daha balık alıyorsun? Evet bu sefer suç bende, kabul ediyorum ama vallahi iyi niyetimden yaptım. Belki dedim o da aile kurmak ister kendine. Ne bileyim benimkinin ıssız adam olduğunu. Hayvan yalnızlığı elinden alınınca adeta çılgına döndü, katliam çıkardı fanusta. Biz uyurken bir haltlar mı karıştırdı bilmiyorum, sabah bir kalktım evimizin yeni üyeleri vefat etmiş. Bizim iki buçuk yıllık iki gün sonra işlediği cinayetlerden çektiği azaba katlanamamış olacak ki o da rahmetli oldu. Hepsinin de hüngür hüngür ağladık ama arkadaş. İster bir günlük olsun ister 10 yıllık, sen ne umutlarla alıyorsun, besliyorsun o hayvanları. Ansızın ölmeleri koymaz mı insana be.