"Hayat Üniversitesinden Mezunum" diyen Tipler ve İşyerindeki Etkileri
İşyerinde karşılaştığım bir tip var ki, liseliyi bitirmiş olmasına rağmen, kendini "hayat üniversitesinden mezun" sanan ve bu yüzden de oldukça ukala ve saygısız bir tavır sergileyen biri. Ne yazık ki, aynı işi yapıyoruz ve bu durum işyeri ortamında bazı sorunlara yol açıyor.
Bu kişi, işyerindeki deneyim süresinin, eğitim seviyesini aştığını düşünüyor. Kendisi üst pozisyonlarda olmasa bile, kendini bilirkişi gibi görüyor ve kendisine patron muamelesi yapılmasını bekliyor. Üniversite eğitimi almamış olması, onun eğitimli insanları hor görmesine ve aşağılamasına yol açıyor. Yeni giren, samimiyetsiz biriyle bel altı muhabbetler yapabiliyor ve yavşak bir tavır sergileyebiliyor çünkü kendini "hayat üniversitesinden mezun" sanıyor.
Bu tip insanlar, eğitim almamış olmanın bir üstünlük olduğunu düşünüyor ve eğitimli insanları küçümsüyor. Kendilerini eğitilmiş ve bilgili hissediyorlar, bu yüzden de başkalarını hor görme hakkının kendilerinde olduğunu düşünüyorlar. Bu tür bir aşağılık psikolojisiyle hareket ediyorlar ve işyeri ortamında saygısızlıklara yol açabiliyorlar.
Bu tip insanlarla karşılaştığınızda, kendinizi eğitilmiş ve bilgili biri olarak görmeniz ve onların hor görmesine izin vermemeniz önemlidir. Onların ukala tavırlarına boyun eğmemek ve kendi eğitimli duruşunuzu korumaya çalışmak gerekir. İşyerinde saygı ve adaletli bir ortam yaratmak için, bu tür davranışlara izin verilmemelidir.
Unutmayın ki, eğitim almamış olmak bir üstünlük değil, bir eksikliktir. Hayat üniversitesinden mezun olduğunu iddia edenler, genellikle gerçek bir üniversite eğitimi almanın sağladığı bilgi ve becerilerden yoksundurlar. Bu yüzden de saygı duyulmaya değil, eğitim almaya ihtiyaç duyarlar.
İşyerinde karşılaştığım bir tip var ki, liseliyi bitirmiş olmasına rağmen, kendini "hayat üniversitesinden mezun" sanan ve bu yüzden de oldukça ukala ve saygısız bir tavır sergileyen biri. Ne yazık ki, aynı işi yapıyoruz ve bu durum işyeri ortamında bazı sorunlara yol açıyor.
Bu kişi, işyerindeki deneyim süresinin, eğitim seviyesini aştığını düşünüyor. Kendisi üst pozisyonlarda olmasa bile, kendini bilirkişi gibi görüyor ve kendisine patron muamelesi yapılmasını bekliyor. Üniversite eğitimi almamış olması, onun eğitimli insanları hor görmesine ve aşağılamasına yol açıyor. Yeni giren, samimiyetsiz biriyle bel altı muhabbetler yapabiliyor ve yavşak bir tavır sergileyebiliyor çünkü kendini "hayat üniversitesinden mezun" sanıyor.
Bu tip insanlar, eğitim almamış olmanın bir üstünlük olduğunu düşünüyor ve eğitimli insanları küçümsüyor. Kendilerini eğitilmiş ve bilgili hissediyorlar, bu yüzden de başkalarını hor görme hakkının kendilerinde olduğunu düşünüyorlar. Bu tür bir aşağılık psikolojisiyle hareket ediyorlar ve işyeri ortamında saygısızlıklara yol açabiliyorlar.
Bu tip insanlarla karşılaştığınızda, kendinizi eğitilmiş ve bilgili biri olarak görmeniz ve onların hor görmesine izin vermemeniz önemlidir. Onların ukala tavırlarına boyun eğmemek ve kendi eğitimli duruşunuzu korumaya çalışmak gerekir. İşyerinde saygı ve adaletli bir ortam yaratmak için, bu tür davranışlara izin verilmemelidir.
Unutmayın ki, eğitim almamış olmak bir üstünlük değil, bir eksikliktir. Hayat üniversitesinden mezun olduğunu iddia edenler, genellikle gerçek bir üniversite eğitimi almanın sağladığı bilgi ve becerilerden yoksundurlar. Bu yüzden de saygı duyulmaya değil, eğitim almaya ihtiyaç duyarlar.