artık olmasan da sana yazmak istedim. Üzülme artık, ne olur. Sen Bihter Ziyagil'sin, aptallık etme. Sen Bihter'sin. Biliyorum, çok sevdin o gerizekali Behlul'u. Senin mezarında bile söyleyemedi seni sevdiğini. Evet, doğru, çok mal bir insan katılıyorum sana. Bir de senin mezarında "Behlul kaçar" dedi ağlayarak; ama onu da öyle söyledi ki esprinin içine sıçtı, fikri berbat etti. Sen bir karakter olduğun için bu dediğimi anlayamazsın, sana söylemem biraz mantıksız oldu, evet yabancılaştırma oldu. Neyse, diyeceğim o ki, her nerelerdeysen, artık umarım acılarından kurtulmuşsundur Bihter. Senin bir hayranın olarak şunu söyleyebilirim ki, aynı anda her gün hem ölüp, hem daha da güzelleşen tek insandın sanırım sen tanıdığım. Son ana kadar umutluydun ya, çok hüzünlüydü o... "Yoksa vurur muydum kendimi?" dediğini duyar gibiyim. Seni hiç unutmayacağım... Seni, seni, Bihter'imi...