Beni düşünsel manada epey geliştiren şey, kendime, bir konu hakkında düşündüklerimden sonra, "bu düşündüklerimi biri sana argüman olarak getirse senin onu çürütmek için soracağın sorular ne olurdu? onun getireceği o sorulara tatmin edici bir yanıt verebilir miydin?" diye sormak oluyor. Yani kendimi, az evvel düşündüğümün tam tersini savunan biri yerine koyuyorum ve kendi fikirlerimi yargılıyorum. Evet, biraz şizofrenik bir kişilik, kabul ediyorum ama kişinin savunduğu fikirleri temellendirebilmesi, en azından tam manasıyla inanabilmesi için güzel bir yöntem. Bunu tartışma kazandırmaya yarayacak bir yöntem olarak görmek yanlış olur; bu yöntem kendi fikirlerinizin akla uygunluğunu artırmanın yanında, kendinize sorduğunuz sorular ile fikrî çelişkilerinizi görme ve fikrî anlamda ilerleme imkanı sağlıyor. Yani kendinizi bu tür bir sorguya çektikten sonra "yani evet, biraz saçmalıyorum galiba" diyebiliyorsunuz. Bu özeleştiri, bir insanın fikrî gelişimi için bence çok önemli. Ayrıca bunu yapmak sizi kibirlerinizden tamamen arındırmaz ama daha az kibirli yapar; çünkü sık düşünen biriyseniz muhtemelen sık sık hataya düşeceksinizdir (doğal olan budur), hataya düşüp bunları özeleştiri yoluyla fark ettikçe de kendinize karşı daha gerçekçi yaklaşacaksınız. Her düşüncenizin mutlak doğru olmadığını ve zaten bunun mümkün de olmadığını idrak edeceksiniz. Tabii bunları yapmak için de kendi fikirlerinizi eleştirebilme cesaretine sahip olmalısınız.