Bir keresinde yanlışlıkla cuma için Caferi camisine gitmiştim. 2018 civarlarında, Bahçelievlerde dersanedeydim. Tam arkamızda büyükçe bir cami vardı. Her ezan okuduğunda pür dikkat dinliyordum çünkü hoca çok güzel okuyordu. Hatta bazen ara ara gitmek istiyordum sadece ezanı dinleyebilmek için zira çok farklı bir tarzdı ama kulağa çok güzel geliyordu. Imam birkaç kelime daha ekliyordu ama bana o zamanlar mezhep farkının olabileceği gibi bir düşünce gelmedi nedense. Imamın tarzı bu heralde diyorum. Sonradan öğrendim ki ezanda hz. Ali'ye de övgüler varmış.
Dersanemizde 12-2 arası büyükçe bir ara olurdu. Herkes kafasına göre takılırdı. Bir gün cuma için buraya gideyim dedim işte. Dersanedeki arkadaşlar da cuma için gidiyordu ama hiçkimseyi çevremde göremedim. Allah allah herkes nerede falan diyorum. Neyse içeri girdim. Abdest falan alıyorum. Her şey normal gidiyor. Ta ki caminin içerisine girmemle bir şeylerin değişik olduğunu anladım. Herkese küçük yuvarlak taş veriyorlardı. Allah allah bu ne olaki falan diyorum. O zamanlar mezhepler hakkında da gram bilgim yok. Resmi ideolojinin öğrettiği kadarıyla Hanefi, Şafii, Hanbeli, Maliki falan biliyoruz az çok. Aldım taşı etraftakilere bakıyorum ulan yapıcaz bunla falan diyorum içimden. Hediyelik falan mı acaba diyorum ama hediyeye benzeyen bir şey de değil. Bir taş parçası. Her neyse baktım yandakilere secde edilen yere doğru koymuş herkes. Ben de öyle yaptım mecbur. Sonra geçtim oturdum bir yere. Camide etrafa bakıyorum her yerde hz. Zeynep ve hz. Ali'nin isimleri yazıyor Arapça. Ayrıca caminin düzeni çok garip içim karardı. Karanlık bir fon var içeride. Koyu renkler tercih edilmiş hep. Ulan dedim tudapa sen şu an Şii camisine geldin sanırım. Ufaktan da tırsmadım değil yabancılık psikolojisine girdim bir an. İnternetim falan da yok araştırma yapamıyorum. Çıksam çıkamam artık bu saatten sonra bir de gidip mal gibi en ön safa geçtim. Çıksam direkt anlaşılacağım. Artık yapacak bir şey yok kılacağız burada dedim.
Vaaz çıktı bir hoca. Azerice bir sürü şey anlatıyor. Gram bir şey anlamadım tabi. Sonra namaza geçtik. O taşa secde yapıyormuşuz. Sebebi ise peygamberimiz zamanında namazlar böyle rahat ortamlarda kılınmıyormuş onları temsilen böyle bir şey yapılıyormuş bunu da sonradan bana birisi söyledi artık ne kadar doğru bilmiyorum. Kılınışta büyük bir fark hatırlamıyorum. Olsaydı aklımda kalırdı. Ama selam vermede bir değişiklik vardı sanırım. Emin değilim. İnsanlar sıcakkanlıydı. Ayrıca bir kültür var namaz bitince herkes birbiriyle tebrikleşiyor ve hemen camiden ayrılmıyorlar. Etkinlikvari şeylere devam ediyorlarmış.
Dersanemizde 12-2 arası büyükçe bir ara olurdu. Herkes kafasına göre takılırdı. Bir gün cuma için buraya gideyim dedim işte. Dersanedeki arkadaşlar da cuma için gidiyordu ama hiçkimseyi çevremde göremedim. Allah allah herkes nerede falan diyorum. Neyse içeri girdim. Abdest falan alıyorum. Her şey normal gidiyor. Ta ki caminin içerisine girmemle bir şeylerin değişik olduğunu anladım. Herkese küçük yuvarlak taş veriyorlardı. Allah allah bu ne olaki falan diyorum. O zamanlar mezhepler hakkında da gram bilgim yok. Resmi ideolojinin öğrettiği kadarıyla Hanefi, Şafii, Hanbeli, Maliki falan biliyoruz az çok. Aldım taşı etraftakilere bakıyorum ulan yapıcaz bunla falan diyorum içimden. Hediyelik falan mı acaba diyorum ama hediyeye benzeyen bir şey de değil. Bir taş parçası. Her neyse baktım yandakilere secde edilen yere doğru koymuş herkes. Ben de öyle yaptım mecbur. Sonra geçtim oturdum bir yere. Camide etrafa bakıyorum her yerde hz. Zeynep ve hz. Ali'nin isimleri yazıyor Arapça. Ayrıca caminin düzeni çok garip içim karardı. Karanlık bir fon var içeride. Koyu renkler tercih edilmiş hep. Ulan dedim tudapa sen şu an Şii camisine geldin sanırım. Ufaktan da tırsmadım değil yabancılık psikolojisine girdim bir an. İnternetim falan da yok araştırma yapamıyorum. Çıksam çıkamam artık bu saatten sonra bir de gidip mal gibi en ön safa geçtim. Çıksam direkt anlaşılacağım. Artık yapacak bir şey yok kılacağız burada dedim.
Vaaz çıktı bir hoca. Azerice bir sürü şey anlatıyor. Gram bir şey anlamadım tabi. Sonra namaza geçtik. O taşa secde yapıyormuşuz. Sebebi ise peygamberimiz zamanında namazlar böyle rahat ortamlarda kılınmıyormuş onları temsilen böyle bir şey yapılıyormuş bunu da sonradan bana birisi söyledi artık ne kadar doğru bilmiyorum. Kılınışta büyük bir fark hatırlamıyorum. Olsaydı aklımda kalırdı. Ama selam vermede bir değişiklik vardı sanırım. Emin değilim. İnsanlar sıcakkanlıydı. Ayrıca bir kültür var namaz bitince herkes birbiriyle tebrikleşiyor ve hemen camiden ayrılmıyorlar. Etkinlikvari şeylere devam ediyorlarmış.