Başbakanın Yozgat mitinginde dile getirdiği iddiaya göre, 4 Mart 1949 tarihli bir bakanlar kurulu kararıyla CHP'nin, Bolu'daki Karakadı Camisi'nin bakım ve onarım giderleri devlet bütçesinden karşılanarak kitaplık olarak kullanılmak üzere Milli Eğitim Bakanlığı'na tahsis edilmesi kararlaştırılmış. Başbakan, belgelerdeki imzaların, Caminin ahır olarak kullanıldığı iddiasını desteklediğini belirtmiş. Ancak, belgeye dayalı bu iddia ile caminin ahır olarak kullanılacağı sonucuna nasıl varıldığı anlaşılamıyor. Bu suçlamaların bugünkü CHP'yi hedef alması ve 62 yıllık belgeyi gündeme getirerek partiyi aşağılama çabaları, siyasi oyunların bir parçası gibi görünüyor. Bu tür manipülatif taktiklere inanmak, safça bir yaklaşım olabilir. AKP'de ise bu tarz çıkarcı ve çakalca politikaların yaygın olduğu görülüyor. Ayrıca, sürekli olarak Demirel'i CHP ile ilişkilendirme çabaları da aynı taktiklerin devamı gibi duruyor. Keşke farklı ve yapıcı konular üzerinde durabilsek, bu tür siyasi oyunlara prim vermek yerine.