Hadi tekrar yazalım:
Eğer yüzüm çirkin olsa beni yine sevecek miydin? Bu soruya verilecek en cesur cevap tabii ki "evet" olurdu. Çünkü bu sözü sarf eden kişiye o anda aşık olmuşsun demektir. İnsan sevdiği kişiyi her haliyle kabul eder ve sever. Ben dürüst olacağım, eğer "hayır sevemezdim" diyorsa, o kişi sevgiyi hak etmiyor demektir. Sevmek gerçekten de öğrenilmesi gereken bir kavramdır. Sevmek sadece zihinle değil, kalple, ellerle, bakışlarla, dokunuşlarla, kısacası hissettirerek yapılmalıdır. Sevgiyi öğrenmek ve hissettirmek temasıyla anlam kazanır. Güzel bir şekilde sevebilmek önemlidir. Ülkemizdeki en büyük sorun sevmeyi bilmemektir. Kurguyla, matematikle sevmek, şüpheyle sevmek… "Seni seviyorum" demek bir aptallıktan öteye gitmiyor artık. Eski sevdiklerimizi yerin dibine batırmak, her şeyi açıkça ortaya dökmek moda haline geldi. Sevmek; öğrenmek, görmek, yaşamak, tanımak ve hissetmekle bilgi sahibi olmaktır. Hayal edin, size aşık olan insanın size "çirkin olsaydın yine seni severdim" dediğini… Bu cümle sevgiyle özdeşleşen bir cümle değil mi, sevginin içinde olması gereken bir cümle değil mi? Bu sözü duyduğunuzda dudaklarınızın hafifçe kıvrıldığını, gözlerinizin parladığını, içinizde kelebeklerin uçuştuğunu hissetmez misiniz? Eğer tam tersi bir cevap geliyorsa, o sevgiyi sonlandırmaz mı, o şüphe aralarından sızıp gelmez mi? Zaten sevdiğiniz kişiyi seviyorsanız, onun "çirkin" olduğunu düşünemezsiniz. Onu her halinde seversiniz. Eğer sevecekseniz, bilinçli bir şekilde sevin. Bilinçli sevgiyi yaşattığınızda karşılığında hep aynı gülümsemeyle karşılaşacaksınız, göreceksiniz...
Eğer yüzüm çirkin olsa beni yine sevecek miydin? Bu soruya verilecek en cesur cevap tabii ki "evet" olurdu. Çünkü bu sözü sarf eden kişiye o anda aşık olmuşsun demektir. İnsan sevdiği kişiyi her haliyle kabul eder ve sever. Ben dürüst olacağım, eğer "hayır sevemezdim" diyorsa, o kişi sevgiyi hak etmiyor demektir. Sevmek gerçekten de öğrenilmesi gereken bir kavramdır. Sevmek sadece zihinle değil, kalple, ellerle, bakışlarla, dokunuşlarla, kısacası hissettirerek yapılmalıdır. Sevgiyi öğrenmek ve hissettirmek temasıyla anlam kazanır. Güzel bir şekilde sevebilmek önemlidir. Ülkemizdeki en büyük sorun sevmeyi bilmemektir. Kurguyla, matematikle sevmek, şüpheyle sevmek… "Seni seviyorum" demek bir aptallıktan öteye gitmiyor artık. Eski sevdiklerimizi yerin dibine batırmak, her şeyi açıkça ortaya dökmek moda haline geldi. Sevmek; öğrenmek, görmek, yaşamak, tanımak ve hissetmekle bilgi sahibi olmaktır. Hayal edin, size aşık olan insanın size "çirkin olsaydın yine seni severdim" dediğini… Bu cümle sevgiyle özdeşleşen bir cümle değil mi, sevginin içinde olması gereken bir cümle değil mi? Bu sözü duyduğunuzda dudaklarınızın hafifçe kıvrıldığını, gözlerinizin parladığını, içinizde kelebeklerin uçuştuğunu hissetmez misiniz? Eğer tam tersi bir cevap geliyorsa, o sevgiyi sonlandırmaz mı, o şüphe aralarından sızıp gelmez mi? Zaten sevdiğiniz kişiyi seviyorsanız, onun "çirkin" olduğunu düşünemezsiniz. Onu her halinde seversiniz. Eğer sevecekseniz, bilinçli bir şekilde sevin. Bilinçli sevgiyi yaşattığınızda karşılığında hep aynı gülümsemeyle karşılaşacaksınız, göreceksiniz...