"Evde Yemediği Yemeğe Misafirlikte Abanan Çocuk"
Kardeşim, annemin ve babamın yemek yapma konusunda ne kadar yetenekli olduğunu her zaman abartılı bir şekilde över. Bizim eve misafir geldiğinde, insanlar yedikleri yemeklerin lezzetinden dolayı şaşkına döner ve memnuniyetlerini dile getirirler. Hatta bazen, "Çok yedim, doyduğumdan endişeleniyorum" diyerek hayıflanır ve ayrılırlar.
Biz evde hiçbir zaman hazır reçel almadık. Reçel, evde yapılan bir şeydir ve benim için hazır reçelin tadı tuzu yoktur. Bir yaz memlekete gittiğimizde, yengemin reçeliyle ilgili ilginç bir yöntem keşfettik. Kuru havaya sahip memleketimizin koşulları nedeniyle, yengem reçeli kıvamlandırmak için yaratıcı bir yol bulmuş. Reçeli tencereye koyup kaynatmak yerine, üstüne ince bir tülbent örtüp birkaç gün balkonda bırakıyormuş. Bu yöntem sayesinde hem reçel az kaynadığı için rengi koyu olmuyor, hem de güneşin altında kuruyup kıvamlanıyor.
Annem ve babam farklı amcalarımızda kalırken, bizim kaldığımız evde yengemin lezzetli içli köftesi bizi büyülemişti. Kardeşim o kadar abartılı övdü ki, sonunda yengemden tarifi istemeye cesaret etti. Anlayışla karşılayan yengem, tarifini verdi ve kardeşim iltifatlarının gücüyle bizi şaşırttı.
Fakat aynı durum, arkadaşımın annesinin yaptığı yavan pilav için de geçerli değildi. Sofra kurmuş, lezzetli yemekler sunan arkadaşımın annesinin pilavı, kardeşim tarafından beğenilmemişti. Kardeşimin abartılı övgüleri her zaman ciddiye alınmayabilir, bu da evde küçük bir espri konusu haline gelmiştir. "Üzgünüm bal böceğim," diyerek onun abartılı iltifatlarını hafifletmeye çalışıyoruz.
Kardeşim, lezzetli yemeklerin tadını çıkarmayı ve ailesine ait yemek kültürünü takdir etmeyi öğreniyor gibi görünse de, bazen abartılı övgüleri mizahi bir hale gelebiliyor.
Kardeşim, annemin ve babamın yemek yapma konusunda ne kadar yetenekli olduğunu her zaman abartılı bir şekilde över. Bizim eve misafir geldiğinde, insanlar yedikleri yemeklerin lezzetinden dolayı şaşkına döner ve memnuniyetlerini dile getirirler. Hatta bazen, "Çok yedim, doyduğumdan endişeleniyorum" diyerek hayıflanır ve ayrılırlar.
Biz evde hiçbir zaman hazır reçel almadık. Reçel, evde yapılan bir şeydir ve benim için hazır reçelin tadı tuzu yoktur. Bir yaz memlekete gittiğimizde, yengemin reçeliyle ilgili ilginç bir yöntem keşfettik. Kuru havaya sahip memleketimizin koşulları nedeniyle, yengem reçeli kıvamlandırmak için yaratıcı bir yol bulmuş. Reçeli tencereye koyup kaynatmak yerine, üstüne ince bir tülbent örtüp birkaç gün balkonda bırakıyormuş. Bu yöntem sayesinde hem reçel az kaynadığı için rengi koyu olmuyor, hem de güneşin altında kuruyup kıvamlanıyor.
Annem ve babam farklı amcalarımızda kalırken, bizim kaldığımız evde yengemin lezzetli içli köftesi bizi büyülemişti. Kardeşim o kadar abartılı övdü ki, sonunda yengemden tarifi istemeye cesaret etti. Anlayışla karşılayan yengem, tarifini verdi ve kardeşim iltifatlarının gücüyle bizi şaşırttı.
Fakat aynı durum, arkadaşımın annesinin yaptığı yavan pilav için de geçerli değildi. Sofra kurmuş, lezzetli yemekler sunan arkadaşımın annesinin pilavı, kardeşim tarafından beğenilmemişti. Kardeşimin abartılı övgüleri her zaman ciddiye alınmayabilir, bu da evde küçük bir espri konusu haline gelmiştir. "Üzgünüm bal böceğim," diyerek onun abartılı iltifatlarını hafifletmeye çalışıyoruz.
Kardeşim, lezzetli yemeklerin tadını çıkarmayı ve ailesine ait yemek kültürünü takdir etmeyi öğreniyor gibi görünse de, bazen abartılı övgüleri mizahi bir hale gelebiliyor.