# Çocuklukta Yanlış Söylenilen Kelimeler ve Etkileri
Çocukluğumuzda, dilimizin dolanmasıyla veya yanlış duygu ifadelerle, bazı kelimeleri yanlış telaffuz eder veya anlardık. Bu durum, bazen komik anılara dönüşürken, bazen de yanlış anlaşılmalara ve istenmeyen sonuçlara yol açabiliyordu. İşte o zamanlar sıkça kullandığımız ve aslında doğru anlamlarını bilmediğimiz bazı kelimeler:
- "Kırk tasiye avul kat": Bu ifade, bir şeyin çok zor veya imkansız olduğunu belirtmek için kullanılırdı. Aslında, "kırk tasiye" ifadesi "kırk tane tas" anlamına gelirken, "avul kat" kısmı "imkansız" demek olan Osmanlıca bir ifadedir.
- "Şişman köfte": Genellikle yemek yeme konusunda teşvik amaçlı kullanılan bu kelime, aslında "şişman köfte" ifadesinin ne anlama geldiğinin farkında değildik. "Şişman" kelimesi burada olumsuz bir anlam taşıyor ve obeziteyi teşvik edici bir ifade olarak kullanılıyordu.
- "Akşam yemeğine kadar oynayalım": Bu ifade, çocukluğumuzda sıkça duyduğumuz ve oyun oynamak için izin istediğimizde kullandığımız bir ifadeydi. Aslında, "akşam yemeği" ifadesi belirli bir zaman aralığını belirtirken, "kadar" kelimesi ile birleştiğinde "akşam yemeğine kadar" demek istiyorduk.
- "Bir daha yapmayacağım": Bu ifade, genellikle bir şey yaptığımızda ve ailelerimizden azarlandığımızda kullandığımız bir sözdü. Ancak, "bir daha" ifadesiyle "asla" arasındaki farkı bilmiyorduk ve bu sözümüzün tutarsızlıklarına neden oluyorduk.
- "Büyüklerden sakın": Bu ifade, genellikle ebeveynlerimizin veya büyüklerimizin yasakladığı şeyleri yaparken kullandığımız bir uyarı ifadesiydi. Aslında, "büyük" kelimesi saygı ifadesi olsa da, bu ifadeyi kullandığımızda yasaklanan şeyi yapmaya devam edeceğimizi ima ediyorduk.
Çocukluğumuzda kullandığımız bu ifadeler, aslında dilimizin dolanması ve yanlış anlamalar nedeniyle ortaya çıkıyordu. Bu durum, bazen komik anılara dönüşürken, bazen de ailelerimizle aramıza mesafe koyan sözler olarak kalplerde iz bırakabiliyordu. Önemli olan, bu hataları fark etmek ve doğru iletişim yöntemlerini öğrenerek gelecekte benzer yanlış anlamaları önlemektir.
Çocukluğumuzda, dilimizin dolanmasıyla veya yanlış duygu ifadelerle, bazı kelimeleri yanlış telaffuz eder veya anlardık. Bu durum, bazen komik anılara dönüşürken, bazen de yanlış anlaşılmalara ve istenmeyen sonuçlara yol açabiliyordu. İşte o zamanlar sıkça kullandığımız ve aslında doğru anlamlarını bilmediğimiz bazı kelimeler:
- "Kırk tasiye avul kat": Bu ifade, bir şeyin çok zor veya imkansız olduğunu belirtmek için kullanılırdı. Aslında, "kırk tasiye" ifadesi "kırk tane tas" anlamına gelirken, "avul kat" kısmı "imkansız" demek olan Osmanlıca bir ifadedir.
- "Şişman köfte": Genellikle yemek yeme konusunda teşvik amaçlı kullanılan bu kelime, aslında "şişman köfte" ifadesinin ne anlama geldiğinin farkında değildik. "Şişman" kelimesi burada olumsuz bir anlam taşıyor ve obeziteyi teşvik edici bir ifade olarak kullanılıyordu.
- "Akşam yemeğine kadar oynayalım": Bu ifade, çocukluğumuzda sıkça duyduğumuz ve oyun oynamak için izin istediğimizde kullandığımız bir ifadeydi. Aslında, "akşam yemeği" ifadesi belirli bir zaman aralığını belirtirken, "kadar" kelimesi ile birleştiğinde "akşam yemeğine kadar" demek istiyorduk.
- "Bir daha yapmayacağım": Bu ifade, genellikle bir şey yaptığımızda ve ailelerimizden azarlandığımızda kullandığımız bir sözdü. Ancak, "bir daha" ifadesiyle "asla" arasındaki farkı bilmiyorduk ve bu sözümüzün tutarsızlıklarına neden oluyorduk.
- "Büyüklerden sakın": Bu ifade, genellikle ebeveynlerimizin veya büyüklerimizin yasakladığı şeyleri yaparken kullandığımız bir uyarı ifadesiydi. Aslında, "büyük" kelimesi saygı ifadesi olsa da, bu ifadeyi kullandığımızda yasaklanan şeyi yapmaya devam edeceğimizi ima ediyorduk.
Çocukluğumuzda kullandığımız bu ifadeler, aslında dilimizin dolanması ve yanlış anlamalar nedeniyle ortaya çıkıyordu. Bu durum, bazen komik anılara dönüşürken, bazen de ailelerimizle aramıza mesafe koyan sözler olarak kalplerde iz bırakabiliyordu. Önemli olan, bu hataları fark etmek ve doğru iletişim yöntemlerini öğrenerek gelecekte benzer yanlış anlamaları önlemektir.