Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, 37 yıl önce adı dahi anılmaya değmeyen birilerinin emriyle acımasızca öldürüldü, asıldı ve aramızdan alındı. Adaleti bulamayan, arayan ve eşitliği savunan herkesin tanıması gereken bir isim. Ne yazık ki, bazı aşırıcı kişiler, tarih kitaplarında 6 Mayıs'ı görürler ama onun gerçek anlamını kavramazlar; hatta önemsemezler. İşte size anlatayım: Bir insan, bir ideoloji ya da düşünce uğruna mücadele ederken, herkesin eşitliğini ve kardeşliğini savunurken, çatışmaların son bulmasını, dostça ve kardeşçe bir yaşamı sağlamayı amaçlarken, birileri birden ortaya çıkar, kimseye danışmadan kolundan tutar ve devletin gücüyle hiç kimseye hesap vermeden onu boğazından kalın bir ip ile sallandırarak hayattan koparır. Bu insanların savundukları şeyler iktidara gelmek isteyenlerin işine gelmediği için, tek çareleri devlet gücünü kullanarak öldürmeyi tercih ederler. Lütfen öldürülmek sadece bir kavram olarak aklınıza gelmesin. Şu anda sadece kendi çıkarınızı düşünüp reel politikalarla ilgilenirken, gerçeklerden ne kadar uzakta olduğunuzu fark etmeden onlar sizin bu gerçekleri düşünmemeniz için mücadele ediyorlardı. Bir bıçak alıp boğazınıza dayayın ve hissedin, eliniz gidip gidecek mi? Üstelik asıldıklarında "Yaşasın halkların kardeşliği!" diye haykırırken... Onlara yapılanları, size yapılacakları 40 yıl öncesinden hissettiler çünkü.