On sene önce yasal web paketi alıyordum, sezonluk. Maçların ilk 15-30 dakikası piç oluyordu, maçın mahiyetine göre. Sonra lanet olsun dedim, TV yayını aldım, aylık 95 lira kadar para ödeyordum, o zamanın parasıyla (ki ekmek 1 liraydı o yıllarda) her maç en olmadık yerlerde yayın donup ekran kararıp duruyordu. En son bir yaz dönemi, mayıs ayında arayıp “Yaz dönemi faturanızı 40 lira ödeyin, eylül’de arayıp tekrar açtırın lig yayınlarını” dediler, kabul ettim. Sonra eylül’de bir aradım “Başakşehir taraftar paketinizin süper lig paketine geçişini onaylıyor musunuz?” dediler, “Ben Başakşehir paketi almadım ki” dedim, “indirim için öyle yapıldı” dediler. O sıra dedim ki “Hassiktir” ve o günden sonra aboneliği iptal etmek için bir sürünme sürecine girdik. “Mail olmaz, faks çekmeniz lazım” dediler, bir mağara bulup faks çektik, “Okunaklı gelmedi” dediler, kargo yaptık evrakları, “Kargo ulaşmadı” dedile, bayiye gidip verdik evrakları, bayi “sistem yok” dedi, bir daha gittik… E, arkadaş şimdi iki kuruş maç zevki için tüm bunlarla uğraşıp ruh hastası olur musunuz? Ben tercih etmem. Şimdi gidip bir mekanda izliyorum maçımı, yiyorum-iyorum. Aylık da en fazla bu yayınlar için ödeyeceğimin az daha fazlasını ödüyorumdur hesap olarak. Not: Adebayor’u Başakşehir’e biz getirmişiz ya o sezon ameke.