Tabakalanma Yerleşmede MÖ 3. binyıldan Orta Çağ'a kadar, fakat kesintisiz olmayan bir dizi iskan saptanmıştır. Tabakalanma, eskiden yeniye olmak üzere aşağıdaki gibidir, Erken Tunç Çağı II. evre (MÖ 2.600 – 2.300) Erken Tunç Çağı III. evre - Orta Tunç Çağı başı (MÖ 2.300 – 1.750) Erken Demir Çağı (Urartu Beylikler Dönemi), (MÖ 1.100 – 800) Orta Demir Çağı (Urartu Krallık Dönemi), (MÖ 800 – 600) Orta Çağ Erken Tunç Çağı II ve III aynı zamanda Erken Traskafkasya II ve III olarak tanımlanmaktadır. Buluntular Höyükteki buluntular Höyükte sürdürülen kazılarda çok az mimari kalıntıya ulaşılabilmiştir. Buluntular genellikle çok sayıda olup Demir Çağı çanak çömlekleridir. Bu tür buluntular Erken Demir Çağı geç evresi ve Orta Demir Çağı çanak çömleği olmak üzere iki dönem özelliği gösterir. Erken Tunç Çağı tabakalarında dairesel evler, koyu yüzlü, perdahlı, insize ve kabartma bezemeli ve parmak delik kulplu seramikler bulunmuştur. Herhangi bir maden buluntu vermemektedir. Van Gölü kuzeyindeki Süphan Dağı kaynağından getirilen obsidiyen, alet ve silah yapımında kullanılmıştır. Öte yandan hayvan kemiği, kil ve ahşaptan yapılma pek çok ağırşak (dokuma tezgâhlarında kullanılan ağırlıklar) bulunması, yerleşimde gelişkin bir dokuma faaliyeti sürdürüldüğüne işaret etmektedir. Mezarlık alanı buluntuları Höyüğün 200 metre kuzeyindeki mezarlık olarak kullanılan kumluk bölgede yapılan kazılarda yakarak (kremasyon) ve yakmadan (inhümasyon) gömmek üzere iki gömme geleneği olduğu görülmüştür. Bu gömme gelenekleri içinde dört tür mezar saptanmıştır, sandık mezarlar, kum sandık mezarlar, oda mezarlar ve urne mezarlar. Gömülerin çoğu kum mezar şeklinde gömülmüş olup kumda, kuzeybatı – güneydoğu yönünde açılan mezarlara gömü yapılmaktadır. Bazı durumlarda kerpiç sandukalar içine yerleştirilerek gömülmektedir. Gömütlerde, Orta Demir Çağı'na (Urartu) tarihlenen yüzük, saç iğnesi ve bilezik gibi tunç takılar bulunmaktadır. Kazılarda bugüne kadar iki oda mezara ulaşılmıştır. Bunlardan biri dromoslu (giriş mekanı) olup 2,40 x 4,60 boyutlarında, girişi kuzeybatıdadır. Oda mezarda 11 iskelet bulunmuştur. Erken Demir Çağı geç evresine tarihlenen mezar soyulmuş durumda bulunmuştur. İkinci oda mezar ise daha küçük olup dromosu bulunmamaktadır. Mezardaki kemiklerin otuza yakın bireye ait olduğu düşünülmektedir. Bulunan demir asa başı, tunç bilezikler, taş boncuklarla çanak çömlek, mezarın Demir Çağı erken döneminden Orta Demir Çağı'na kadar kullanıldığını göstermektedir. Bu mezar odasının da soyulmuş olması nedeniyle başkaca bir buluntu ele geçmemiştir. Sandık mezarlarda da belirtilen iki gömme geleneği görülmektedir. Kremasyon gömü geleneğinde içine küllerin konduğu yonca ağızlı testicikler ya da küçük çömlekler görülmektedir. Bu kaplardaki kemik kalıntıların incelenmesiyle çocuk mezarları olduğu anlaşılmaktadır. Bu mezarlar da Urartu Dönemi'ne tarihlenmektedir. Yine Urartu Dönemi'ne ait 24 urne mezara ulaşılmıştır. Yanmış kemik parçaları urneler içine konulduktan sonra ağzı bir çömlekle kapatılmıştır. Ölüye ait takılar da kırılıp ezilerek ya kabın içine, ya da yanına bırakılmıştır. Dış bağlantılar Harita ve bir fotoğraf Ege Üniversitesi Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi Ana Bilim Dalı Projeleri / Van – Dilkaya Höyük Kazısı Yakın plan kroki Fotoğraflar Kaynakça Kategori:Türkiye'deki höyükler Kategori:Van ilindeki arkeolojik sitler