Ağzımda bir tutam karpuz, ellerimde bir tel kemiği, gözlerim kapalı. Nefesim yavaşça, derinlemesine, ruhumun derinliklerinde yankılanıyor. Gözlerim açılıyor, karşımda masmavi gökyüzü, bulutların arasında uçan beyaz kuşlar. Bir gölge beliriyor, uzun ve ince, bir ağaç dalının gölgeleri.
Bir rüzgar esintisi, saçlarımı okşuyor, kulağıma fısıldıyor. Sanki bir hikaye anlatıyor, unutulmuş bir masal. Ağaç dalının altında oturan bir çocuk, gitarını inceliyor, parmaklarını teller üzerinde gezdiriyor. İlk notalar, yumuşak ve melankolik, kulağıma bir huzur yayıyor.
Gitar çalmaya başlıyor, melodi derinlemesine, duygusal. Ağaç dalı titriyor, rüzgar esintisine kapılıyor. Çocuk şarkısını mırıldanıyor, sesi hafifçe titriyor, ama güçlü. Melodi yükseliyor, zirveye ulaşır, ardından yavaşça iniyor.
Çocuk, gitarını bırakıyor, gözlerini kapatıyor, derin bir nefes alıyor. Ben de onunla birlikte nefesi tutuyorum, melodinin yankısını kalbimde hissediyorum.
Bir rüzgar esintisi, saçlarımı okşuyor, kulağıma fısıldıyor. Sanki bir hikaye anlatıyor, unutulmuş bir masal. Ağaç dalının altında oturan bir çocuk, gitarını inceliyor, parmaklarını teller üzerinde gezdiriyor. İlk notalar, yumuşak ve melankolik, kulağıma bir huzur yayıyor.
Gitar çalmaya başlıyor, melodi derinlemesine, duygusal. Ağaç dalı titriyor, rüzgar esintisine kapılıyor. Çocuk şarkısını mırıldanıyor, sesi hafifçe titriyor, ama güçlü. Melodi yükseliyor, zirveye ulaşır, ardından yavaşça iniyor.
Çocuk, gitarını bırakıyor, gözlerini kapatıyor, derin bir nefes alıyor. Ben de onunla birlikte nefesi tutuyorum, melodinin yankısını kalbimde hissediyorum.