Canım mesleğim ama; eczane açmak için mezuniyet sonrası bir sene 1.5 asgari ücret alarak yardımcı eczacılık yapmanız lazım. Çoğu eczacı bu ücreti dahi vermiyor. Sonrasında eczane açmaya hak kazanıyorsunuz ancak nüfusa göre eczane açılabiliyor. Buna göre örneğin İstanbul'da şu an eczane kontenjanı yok. İzmir'de iki sene önce bitti. 2021 mezunu arkadaşlarım Tekirdağa falan eczane açtılar ya da geldikleri memleketlere döndüler. Tabi paranız varsa milyonları gözden çıkarıp başka birinin eczanesini devir alabilirsiniz. Sistem eski eczacıları koruyan 2013 sonrası girişlileri de çoğunlukla onların yanında çalışmaya zorlayan bir durumda. Yardımcı eczacılığınız bittikten sonra eczanenin durumuna göre 1.5-3 asgari arasında maaşlar alabilirsiniz. Eczane çalışma ve nöbet saatlerini belirtmeme gerek yoktur diye düşünüyorum.
Dağa bayıra fakülte açıldığı için her sene çok sayıda, gerektiğinden çok fazla mezun veriliyor oldu. Bu insanlar işsiz kalmasın diye Türk Eczacıları Birliği ve Eczacı Odaları her hafta yazı yayınlıyor neredeyse.
Bu kadar fakülte varken elbette akademide kalmak bir seçenek olabilir. Notları ve hocalarla ilişkilerinizi iyi tutmak kaydıyla… Hastane eczacısı olabilirsiniz. KPSS falan gerekmiyor. Ancak, binlerce eczacının başvurduğu bu kuralar sonucunda 100 kadar eczacı ya atanıyor ya atanmıyor. Sayılardan emin değilim ama atanmanın zor olduğu bilinen bir gerçek.
Son olarak ilaç sektöründe çalışabilirsiniz. Üretim, ar-ge, kalite, ruhsat, hasta güvenliği, medikal, pazarlama, pazara erişim… Çalışamayacağınız alan yok gibi bir şey aslında ilaç ve kozmetik endüstrisinde. Ancak maaşlar departmandan departmana ve şirketten şirkete değişiyor. Özel sektör sonuçta. Yırtıcı olmak gerekiyor. Bunun yanında dışa dönüklük, İngilizce'nin iyi olması, okurken staj yapmak sosyal kulüplerde görev almak gibi gibi bu da çetrefilli epey.
Dönem arkadaşlarımdan işsiz olan yok. Çoğunluk ya devir alarak ya boş kontenjanı olan ilçelere eczane açtı. Bir kısım yardımcı eczacılığını bitmesine rağmen çeşitli sebeplerle yardımcı eczacılığa/ ikinci eczacılığa devam ediyor (yıllar önce yardımcı değil tam eczacıyız protestoları yapılırken şu an bir eczacının başkasının yanında yardımcı eczacı olarak çalışması normalleşti mesela). Azınlık bir kısım hastaneye atandı. Yine azınlık bir kısım da ilaç endüstrisinde çeşitli departmanlarda çalışıyor. Okurken çok sevdiğim bir bölüm. Örneğin; bir ilaç etkin maddesinin ham maddesinin bitkiden ekstre edilip lab'da etkin maddeye sentezlenmesi ve sonrasında çeşitli hesaplamalar ve reçeteler ile formüle edilip tablet/ kapsül/ şurup/ damla vs vs yapılmasını öğreniyor ve deneyimliyorsunuz da. Aynı zamanda ilaçların insan vücuduna olan etkileri ve vücudun ilaca yaptıklarını da çok kapsamlı öğreniyorsunuz. Tüm bu bilimsel nosyonu edinmek çok güzel. Ancak eczanede kullanımı farmasötik bakım ile sınırlı (o da tartışmalı), hastanede kullanımı yok, akademide var elbette, sektörde ise o bakış açısına sahip olmak kıymetli ama aslında bambaşka işler yapıyosunuz bulunduğunuz departmana göre (ar-ge falan değilse)
Dağa bayıra fakülte açıldığı için her sene çok sayıda, gerektiğinden çok fazla mezun veriliyor oldu. Bu insanlar işsiz kalmasın diye Türk Eczacıları Birliği ve Eczacı Odaları her hafta yazı yayınlıyor neredeyse.
Bu kadar fakülte varken elbette akademide kalmak bir seçenek olabilir. Notları ve hocalarla ilişkilerinizi iyi tutmak kaydıyla… Hastane eczacısı olabilirsiniz. KPSS falan gerekmiyor. Ancak, binlerce eczacının başvurduğu bu kuralar sonucunda 100 kadar eczacı ya atanıyor ya atanmıyor. Sayılardan emin değilim ama atanmanın zor olduğu bilinen bir gerçek.
Son olarak ilaç sektöründe çalışabilirsiniz. Üretim, ar-ge, kalite, ruhsat, hasta güvenliği, medikal, pazarlama, pazara erişim… Çalışamayacağınız alan yok gibi bir şey aslında ilaç ve kozmetik endüstrisinde. Ancak maaşlar departmandan departmana ve şirketten şirkete değişiyor. Özel sektör sonuçta. Yırtıcı olmak gerekiyor. Bunun yanında dışa dönüklük, İngilizce'nin iyi olması, okurken staj yapmak sosyal kulüplerde görev almak gibi gibi bu da çetrefilli epey.
Dönem arkadaşlarımdan işsiz olan yok. Çoğunluk ya devir alarak ya boş kontenjanı olan ilçelere eczane açtı. Bir kısım yardımcı eczacılığını bitmesine rağmen çeşitli sebeplerle yardımcı eczacılığa/ ikinci eczacılığa devam ediyor (yıllar önce yardımcı değil tam eczacıyız protestoları yapılırken şu an bir eczacının başkasının yanında yardımcı eczacı olarak çalışması normalleşti mesela). Azınlık bir kısım hastaneye atandı. Yine azınlık bir kısım da ilaç endüstrisinde çeşitli departmanlarda çalışıyor. Okurken çok sevdiğim bir bölüm. Örneğin; bir ilaç etkin maddesinin ham maddesinin bitkiden ekstre edilip lab'da etkin maddeye sentezlenmesi ve sonrasında çeşitli hesaplamalar ve reçeteler ile formüle edilip tablet/ kapsül/ şurup/ damla vs vs yapılmasını öğreniyor ve deneyimliyorsunuz da. Aynı zamanda ilaçların insan vücuduna olan etkileri ve vücudun ilaca yaptıklarını da çok kapsamlı öğreniyorsunuz. Tüm bu bilimsel nosyonu edinmek çok güzel. Ancak eczanede kullanımı farmasötik bakım ile sınırlı (o da tartışmalı), hastanede kullanımı yok, akademide var elbette, sektörde ise o bakış açısına sahip olmak kıymetli ama aslında bambaşka işler yapıyosunuz bulunduğunuz departmana göre (ar-ge falan değilse)