Sevgili söz, yıllar önce daha ilk okulda iken 2 tane güzel güvercinim vardı. Birinin rengi kahverengi, diğeri süt beyazdı. Süt beyaz olanın kuyrukları tavus kuşu gibiydi, kırk telli denirdi ona. Bu kuşlarımı balkonda beslerdim, tüm mahalle bilirdi güvercinlerimi. Uçtukları zaman kanat sesleri o kadar güçlüydü ki aşağıdan geçen biri fark edip yukarı bakardı.
Ortaokula geçtim, evimizi taşımak zorunda kaldık ve benim ders çalışmam lazım karar verdim. Güvercinleri birine vermeye çünkü vermezsem eski eve alışık oldukları için akibetleri ne olacak bilemezdim. Yeni eve de getirmek istemedim.
Neyse, biz evi taşıdıktan bir süre sonra hayatta kimse inanmaz ama güvercinlerimden biri yeni evimizin balkonuna geldi sonra uçtu. O günden sonra ara ara rüyamda görüyorum güvercinlerimi. Dün yine gördüm, ellerimle uçuruyorum, gökyüzünde kayboluyorlar sonra tekrar balkona geliyorlar... Rüyası bile o kadar güzel ki...
Ortaokula geçtim, evimizi taşımak zorunda kaldık ve benim ders çalışmam lazım karar verdim. Güvercinleri birine vermeye çünkü vermezsem eski eve alışık oldukları için akibetleri ne olacak bilemezdim. Yeni eve de getirmek istemedim.
Neyse, biz evi taşıdıktan bir süre sonra hayatta kimse inanmaz ama güvercinlerimden biri yeni evimizin balkonuna geldi sonra uçtu. O günden sonra ara ara rüyamda görüyorum güvercinlerimi. Dün yine gördüm, ellerimle uçuruyorum, gökyüzünde kayboluyorlar sonra tekrar balkona geliyorlar... Rüyası bile o kadar güzel ki...