ekşi sözlük şarap peynir zirvesi 2

[ahmetkaramanpti52]

Baya bir kalabalık vardı. İlk ekip ondan gidip mekanı ortama uygun hale getirmişlerdi. Hatta şaraplar açılmış, peynirler de servis edilmişti. En baştan başlayalım. Eminönünde Adalar İskelesi giysilerinin önünde Dragon Frodo, İkiz Ejder, Kite Kat, Delirium ve kardeşi, Cruelclown ve ben* buluşmamızı gerçekleştirdik. Ancak WS Beamann'siz bir yere gidemezdik. Onu beklerken diğer tarafta toplanan Amelie Onderliğindeki 4 kişilik ekip de gruba dahil oldu ve sonunda vapura bindik. Yol uzaıkça uzadı, evet. Ama sonunda vardık. Ama her şey yeni başlıyordu! Daha Dilburnu denen uzaklığa varmamız gerekiyordu. Bu sırada fayton sırasında diğer bir ekiple karşılaştık. Zebellah, Parthenon, Coldplay, Caldera, Hayt Huyt, ne bileyim daha bi ton insan iki dakika muhabbetten sonra çoğunluk, 5 kişiyi* fayton sırasından bıraktıkktan sonra yürümeye karar verdiler! Belki de bu verdikleri en kötü karar! Neyse uzatınca boka sarmadan mekana vardık. Sonrası... Aaa evet! Acayip çok alkol tüketildi. Ortama tabi ki şarap hakimdi ama en yakın takipcisi olan erikli su, bira, raki, ve diet cola içilen diğer içeceklerdi. Bir ton yiyecek, kareli masa ortusu, kuru yemiş, futbol topu, kız topu*, frisbi katılım göstermiş diğer akla gelen şeyler. Şimdi gelelim yazarlarımızdan görmedikleriniz duymadiklariniz. Delirium ayaklı bir makyaj çantasıymış, ve Dragon Frodo ve İkiz Ejder bundan yararlanabilmesini çok iyi biliyorlarmış! Ayrıca Delirium ve Dragon Frodo birbirlerini çok seven iki arkadaşmış ve birbirlerine olan sevgilerini birbirlerini dovarak yerden yere vurarak gösteriyorlarmış. Krokus önceki şarap peynir zirvesinden* deneyimli olduğundan tam tecrübeli gelmiş, kavanozla yeşil zeytin, şarap soğutmak için buz, ve dil peyniri servisini kimseden esirgememiş. Hayt Huyt acayip muhabet bir insandı, üzerinde elma görünümündeki visne resmi olan visne şarabını* herkesle paylaşmış hatta benim arada sırada yuvarladığım iğrenç esprilerine bile gülmüş. Armonipolisi moderator ekranının tüm detaylarını yazarlarla paylaşmış, herkeslerin moderatorum canım cigerim laflarındandan dolayı aklın dan çıkmasın izin verilmeyen görevlerinin başına bir an önce dönebilmek için midir bilinmez zirveden erken ayrılmış. Elcathyl kedileri çok seviyormuş, hatta ayaklarımıza dibindeki hasta ruholu kediye de aynı sevgiyle yaklaşmış ancak dediğimiz gibi hayvan hasta olduğu için ona saldırmış, çiğnalamış, ısırmamış, bi rahat durmamış. Zebellah en hiperaktifmiş! Bir ton alkol alıp en baba içici unvanını kimselere kapıştırmamış ve üzerine yakantıp, ve frisbi oynayabilmiş, hatta alınan duyumlara göre dönüş yolunda koşmuş bile! Jander sürekli yaptığı tekliflerle ne kadar bonkör ve yardımsever ve misafirperver ve ve ve oldugunu göstermiş, ve her zirvede olduğu gibi bu zirvede de güreş tutuşmayı unutmamış. Newage Krokus için helva yapmış kendi elleriyle, herkese de yedirmiş, hatta Chloe bu konuda ona çok yardımcı olmuş. Magician anti satanik olmuş, telefonu hiç susmamış, hatta askerden bu zirve için izne gelmiş. X Daemonla bunca yıl sonra* tanışılabilmiş, hatta "Hopaaa o sen misin Nidal?" gibi ifadeler yükselmiş, 7650'si ile digital kameram* rakibi olamayacağını biri anlatsınmış! Headhunter günü bir ciddi bölümünü, alkolle başı dertte olanların denize uçmalarını engellemekle, geri kalanında ise nurcillopun saldırılarına karşı kendini korumakla geçirmiş. Naylon zirveye geç katıldı, ama hemen ortama* dahil olmuş. Elinde kadehi bir orda bir burda olmuş. Playandeve müzisyenmiş, rengarenk şaraplar* içmiş, bir ara adına layık bir şekilde hoplayarak frisbiyi denize uçmaktan kurtarmış. Penguen, Vic, Taurus, Eşekherif, Angel ve Evil sonlara doğru gelmişler, alkollenip, bir süre futbol oynayıp EviL nobetçi birakip erkenden kaçmışlar. Dönüş yolunda waffle bile yemişler catir catir. Son olarak Everythingbutthegirl'un beyin hücreleri artık yaşlanmış ve daha pek çok yazarla ilgili bi sürü şey yazabilecekken nickleri aklında tutamadigindan bu entryi burada kesmek zorunda kalmış. Ama yine bi ton fotoğraf çekmiş ve Soursummitze göndermeyi unutmamış, söz vermiş.