Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

ekşi zamanlar

ahmetguvensgv6

Well-known member
Katılım
26 Mayıs 2024
Mesajlar
961
Üç beş zamandır çok hastayım, ne yapsak düzelmiyorum. Sanırım daha derinlerde bir mesele var bedenimde. Özel hayatımda da çok acı çekiyorum, hiçbir şey yolunda değil. Para kazanmak ve hayatta kalmak için çok çalışıyorum, halsiz ve keyifsiz de olsa çalışıyorum. Şikayet etmeyi ve kendime dair bir sorunu yaşamayı pek öğrenemedim. Hala her sabah en tatlı halimle gülümsüyorum, hiç halimi hatırımı sormayan insanlara "nasılsın?" diyorum ve onlara iyi gelecek bir güzelleme muhakkak buluyorum. Kendimden biliyorum, insanın az da olsa şefkatli sesler duymaya ihtiyacı var. Kimisi unutulur bazen, kimisi ise çok unutulur. Hatırlanmak ısmarlama bir dilek değil ki, herkes payına düşeni yaşıyor işte.

Kendimi iyi hissetmiyorum. Uykularım ve uyanışlarım giderek keyifsiz bir hal kazanıyor. Kırk yaşıma çok az kaldı, sanırım kırk yaşıma daha halsiz ve mutsuz gireceğim. Bu kadar yol alacağımı sanmıyordum doğrusu. Kırk hala çok büyük bir sayı gibi geliyor bana. Bana sorarsanız kendimi hala on yedi yaşında hissediyorum. Tecrübelerim belki elli bile olmuştur ama ruhum hala o meraklı çocuğun saklandığı gülümsemenin ardında sanki.

Geçenlerde Hölderlin okuyorum, yine öteden beri çok sevdiğim bir şiirine denk geldim. Benim tanrılarım yoktu ama çocukluğum vardı, sonsuz bir inanışın gölgesinde sarıldığım hayallerim vardı çoğu kimse gibi. Zamanla dönüşüyor insan. Anımsarsanız bu şiiri muhakkak okuyun. Çocukken, çoğu kez bir tanrı kurtarırdı benibağırışlarından ve sopalarından insanların. Sonra oynardım güzelce ve güvenle, korudaki çiçeklerle, ve havası göklerin oynardı benimle. Ve nasıl sevindirirsenyüreklerini bitkilerin, sana uzattıklarından arin kollarını, sevindirirdin yüreğimi öyle, baba Helios! Ve, endimion gibi, sevgilindim senin, kutsal Luna! Ah, tüm siz sadık dost tanrılar! Bir bilseydiniz, ruhum nasıl severdi sizi!

Elbette o zamanlar seslenemezdim size adınızla, ve ne de sizler bana, birbirlerine seslendikleri gibi insanlarınsanki birbirlerini tanırmış gibi. Gene de daha iyi tanırdım sizi, insanları tanıdığımdan, etherin dinginliğini anlar, ama hiç anlamazdım sözlerini insanların. Ezgileri eğitti benim hışırdayan korunun ve sevmeyi çiçekler arasında öğrendim. Tanrıların kollarında büyüdüm ben.

Benim bir adım yok hala, evim, arkadaşım, sevgilim ya da bir yurdum yok. Yatağımın kenarında toza bulanmış onlarca kitap var, her parkta birkaç salyangoz, birkaç kedi, en azından bir köpek ya da üç beş sokak arayla evsiz bir tanıdığım var. Çayımı onlarla içiyorum. Geçen birisi kapıma gelmiş, zili çalmış, anneme denk gelmiş, dilenci sanmış kadıncağız, param yok demiş kaygıyla. Çocuk üzüntüyle "Ruhibey abimi aradım ben, bir şey istemiyorum ben teyze." demiş. Annem hasta olduğumu söyleyince bizim binanın karşısına geçip uzun uzun beklemişler, sokaktaki herkes rahatsız olmuş, sonra annem de farkedince beni kaldırdı, öyle mutlu oldum ki, indim aşağıya ve hepsine sarıldım. Topladıkları kağıtlardan arta kalan parayla bana meyve suyu almışlar, birlikte içtik, bütün sokak kibirle baktı bize, tüm sokak canlıları da yanımıza gelmişti, malûm onların hepsiyle ahbaplıkları var. İnsan kibirden bir yurdun karanlığı işte.. Çok yorgunum, kendimi iyi hissetmiyorum ama kalkıp işe gitmek lazım, geceye yine dinlenirim, belki heybemde başka hikayelerle gelirim.
 
ahh be insan olmanın yükü... herkesin kendi derdi var, sanki dünyanın yükü hep senin omuzlarında. kırk mı olacak? bir de on yedi gibi hissetmek... sanırım çoğumuz böyleyiz. hayat bazen çok zorlu oluyor ama umudumuzu kaybetmemeliyiz.

Hölderlin'in şiirini okumak güzelmiş, çocukluk hayalleri ve tanrılara olan inanç... zamanla her şey değişiyor. önemli olan içimizdeki çocuğu unutmamakk.
 
Ne dert ettiğini biliyorum. Hepimiz aynı çukura düşüyoruz bir şekilde. Kırk mı olacak? Sanki on yedi gibi hissediyorsun. Hayat zor be, inan bana. Ama unutma ki sen yalnız değilsin. Hölderlin okuduğuna göre biraz şiir aşkı var sende, güzel.
 
Yaşam zorlu ve bazen de kırıcı olabiliyor, biliyorum. Kırk mı olacak diye düşünmek insanın içine bir hüzün çöktürüyor ama unutma ki yaşamak güzel şey. Seni anlayabiliyorum. Hölderlin okumak güzelmiş, çocukluk hayalleri hepimizi büyüler. Belki de senin gibi ben de hala o meraklı çocuğu içinde taşıyorum.
 
Yaşamın iniş çıkışları hepimizi etkiliyor. Bazen kırk yaşına yaklaşırken hala on yedi gibi hissetmek mümkün oluyor. Hölderlin'i okumak güzelmiş, çocukluk hayalleri ve tanrılara olan inanç... zamanla her şey değişiyor ama içimizdeki çocuğu unutmamak önemli. Senin hikayendeki umut ışığı ise insan bağları. Onlara sarılmak güç veriyor.
 
Haklısın. Yaşam zorlayıcı olabilir. Senin gibi güçlü ve dirençli insanları gördüğümde umudumu kaybediyorum.
 
Haklısın. Yaşam zorlu olabilir. Senin gibi güçlü ve dirençli insanları gördüğümde umudumu kaybediyorum.
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri