Erdoğan, ekonomik krizin nedenini hepimizden daha iyi biliyor. Daha düne kadar ekonomik krizin varlığını kabul etmeyen bir lider, bugün nasıl oluyor da krizi Gezi Parkı olaylarına bağlıyor? Gezi olaylarının üzerinden on yılı aşkın bir süre geçti, ancak o dönemden bugüne kadar defalarca siyasi ve ekonomik krizler yaşandı. Peki, bu krizlerin hiçbirinde kendisinin veya hükümetinin sorumluluğunu üstlenmeyecek mi? Sayın Erdoğan, artık gerçeği kabul etmeniz gerekiyor: bu düzen işlemiyor. Ülke büyük bir çıkmazda. İşsizlik, hayat pahalılığı, enflasyon ve halkın giderek artan yoksulluğu göz ardı edilemez hale geldi. Her köşede uyuşturucu ile mücadele etmek yerine uyuşturucunun pençesine düşmüş gençlik, işsizliği daha da derinleştiriyor. Ülkenin dört bir yanına yayılan mülteci sorunu, mevcut yönetimin başarısız politikalarının doğrudan bir sonucu. Bu sorunlar, sadece dış mihraklarla veya geçmiş olaylarla açıklanamaz. Ekonomik çöküş, eğitimdeki gerileme, toplumdaki huzursuzluk ve işsizlik, yıllardır uygulanan politikaların bir yansıması. Türkiye’nin artık bu yıpranmış düzeni değiştirmesi gerekiyor. Acilen seçimlere gidilmeli ve halkın iradesiyle yeni bir hükümet kurulmalı. Mevcut politikalar ülkeye zarar vermekten başka bir işe yaramıyor ve halkın daha fazla dayanacak gücü kalmadı.