Başlık: Erkeklerin "O Kadın da beni Seçmeseydi" Diyerek Kadına Yönelik Şiddetini Haklı Çıkarmaya Çalışması
Bazı erkekler, kendilerini reddeden kadınlara karşı bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde intikam alma stratejisi olarak "O kadın da beni seçmeseydi" diyerek şiddeti haklı çıkarmaya çalışırlar. Bu, içleri komplekse ve kadın düşmanlığına sahip embesil erkeklerin tipik bir savunma mekanizmasıdır. Modern görünüm altında bile, bu erkeklerin alt yapısı kazandığında kadın düşmanlığı ve kompleksleri ortaya çıkar.
Mevcut eğitim sistemi ve medya, kadın düşmanlığını engellemek yerine körüklemektedir. Bu toplumda, kadınlara yönelik şiddetin mağdurunu suçlayan bir kültür vardır. "Kes sesini" diyerek gerçekleri söylemek ve şiddetin mağduru olan kadına destek olmak yerine, bu erkeklere karşı sessiz kalmak veya onaylamak, psikolojik şiddeti daha da derinleştirmektedir.
Bu erkekler, reddedilmelerini haklı çıkarmak için çeşitli gerekçeler üretirler. Ancak, gerçek sorun kendi kadın düşmanlıklarını ve komplekslerini kabul etmemelerindedir. Bu tür erkeklerin zihinlerinde, kadınlar onları reddetme hakkına sahip değildir ve bu reddetme eylemi intikam alınmasını gerektiren bir suç olarak görülmektedir.
Şiddete uğrayan kadını suçlamak, psikolojik şiddetin en alçakça biçimidir. Bu erkekler, kendi eylemlerinin sorumluluğunu almaktan kaçınırken, mağduru susturmaya ve suçluluk duygusuyla doldurmaya çalışırlar. Bu durum, şiddetin döngüsünü devam ettirir ve mağdunun psikolojik yaralarını daha da derinleştirir.
Toplum olarak, bu tür erkeklere karşı uyanık olmalı ve kadınlara yönelik şiddeti hiçbir şekilde kabul etmemeliyiz. Kadınların reddedilme hakkına saygı duymak ve şiddeti haklı çıkarmaya çalışanları kınamak zorundayız. Eğitim sistemimizi ve medyamızı kadın dostu bir şekilde yeniden şekillendirmeli, şiddetin mağdurlarını desteklemeli ve kadın düşmanlığını ortadan kaldırmak için çalışmalıyız.
Bu erkeklerin "o kadın da beni seçmeseydi" diyerek şiddeti haklı çıkarmaya çalışmaları, kendi eksikliklerini ve komplekslerini örtbas etmenin alçakça bir yoludur. Onların sesini kesmek ve gerçekleri ortaya çıkarmak, bu soruna karşı durmanın ilk adımıdır.
Bazı erkekler, kendilerini reddeden kadınlara karşı bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde intikam alma stratejisi olarak "O kadın da beni seçmeseydi" diyerek şiddeti haklı çıkarmaya çalışırlar. Bu, içleri komplekse ve kadın düşmanlığına sahip embesil erkeklerin tipik bir savunma mekanizmasıdır. Modern görünüm altında bile, bu erkeklerin alt yapısı kazandığında kadın düşmanlığı ve kompleksleri ortaya çıkar.
Mevcut eğitim sistemi ve medya, kadın düşmanlığını engellemek yerine körüklemektedir. Bu toplumda, kadınlara yönelik şiddetin mağdurunu suçlayan bir kültür vardır. "Kes sesini" diyerek gerçekleri söylemek ve şiddetin mağduru olan kadına destek olmak yerine, bu erkeklere karşı sessiz kalmak veya onaylamak, psikolojik şiddeti daha da derinleştirmektedir.
Bu erkekler, reddedilmelerini haklı çıkarmak için çeşitli gerekçeler üretirler. Ancak, gerçek sorun kendi kadın düşmanlıklarını ve komplekslerini kabul etmemelerindedir. Bu tür erkeklerin zihinlerinde, kadınlar onları reddetme hakkına sahip değildir ve bu reddetme eylemi intikam alınmasını gerektiren bir suç olarak görülmektedir.
Şiddete uğrayan kadını suçlamak, psikolojik şiddetin en alçakça biçimidir. Bu erkekler, kendi eylemlerinin sorumluluğunu almaktan kaçınırken, mağduru susturmaya ve suçluluk duygusuyla doldurmaya çalışırlar. Bu durum, şiddetin döngüsünü devam ettirir ve mağdunun psikolojik yaralarını daha da derinleştirir.
Toplum olarak, bu tür erkeklere karşı uyanık olmalı ve kadınlara yönelik şiddeti hiçbir şekilde kabul etmemeliyiz. Kadınların reddedilme hakkına saygı duymak ve şiddeti haklı çıkarmaya çalışanları kınamak zorundayız. Eğitim sistemimizi ve medyamızı kadın dostu bir şekilde yeniden şekillendirmeli, şiddetin mağdurlarını desteklemeli ve kadın düşmanlığını ortadan kaldırmak için çalışmalıyız.
Bu erkeklerin "o kadın da beni seçmeseydi" diyerek şiddeti haklı çıkarmaya çalışmaları, kendi eksikliklerini ve komplekslerini örtbas etmenin alçakça bir yoludur. Onların sesini kesmek ve gerçekleri ortaya çıkarmak, bu soruna karşı durmanın ilk adımıdır.
