Tepe, 350 metreye varan çapı ile bölgenin büyük höyüklerinden biri olup 13 metre yüksekliktedir. Konum olarak Alacahöyük, Boğazköy ve Şapinuva (Ortaköy) gibi önemli Hitit merkezlerinin neredeyse geometrik ortasındadır. Kazılar küçükresim|upright=1|Höyükten bir görünüm (Mayıs 2019) Höyük çok eski tarihlerden beri bilinmektedir. En eski kayıt 19. yüzyılda W. J. Hamilton'un kaydıdır. Höyükte ilk olarak 1945 yılında Alaca Höyük kazı ekibinden Ekrem Akurgal tarafından bir sondaj yapılmıştır. Daha sonra Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürü Raci Temizer başkanlığında 1968-83 yılları arasında kazılmıştır. İkinci dönem kazıları ise 1992 yılında Çorum Müzesi adına İ. Ediz başkanlığında yapılmıştır. Üçüncü dönem kazı çalışmaları 2010 yılından itibaren Doç. Dr. Tunç Sipahi başkanlığında yürütülmektedir. Tabakalanma Höyükte yeniden eskiye Bizans, Roma, Galat ve Frig yerleşmeleri tespit edilmiştir. Bunların altında Geç Tunç Çağı, Orta Tunç Çağı ve Erken Tunç Çağı tabakaları bulunmaktadır. Ancak Erken Tunç Çağı tabakasının altıdan daha eskiye tarihlenen yerleşmeler olduğu tahmin edilmektedir. Örneğin ele geçen bir meyvelik ayağı Kalkolitik Çağ yerleşmesi olduğunu ifade etmektedir. Öte yandan Eskiyapar'ın Eski Hitit Dönemi ve Hitit İmparatorluğu dönemlerinde oldukça önemli sayılan bir yerleşme olduğu anlaşılmaktadır. Bu tabakalarla ilişkilendirilen dini ve yönetsel yapılar ortaya çıkarılmıştır. Öyle ki Eskiyapar'ın Hitit kenti Ankuwa olduğu ileri sürülmektedir. Ayrıca tüm höyüğe yayılan gelişkin bir Demir Çağı tabakası kazılmıştır. Buluntular [[Dosya:Museum of Anatolian Civilizations 1320560 nevit.jpg|küçükresim|upright=0.77|sol|Höyükten çıkarılan ve günümüzde Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergilenen bir buluntu]] İlk dönem kazılarda Bir aslan rölyefi, Bizans mezar taşları, dini yapı kalıntıları ve Roma döneminden kalma yol işaret taşları bulunmuştur. Erken Tunç Çağı yerleşmesinin bir kent özellikleri taşıdığı anlaşılmıştır. Bu tabakada ele geçen çanak çömlek buluntuları Alacahöyük ETÇ çanak çömleğiyle aynıdır. ETÇ III. Evrenin son safhalarına tarihlenen iki yapı içinde, tabanda açılan çukura dikkatlice gömülmüş iki define deposu bulunmuştur. Yapılar, yangınla tahrip olmadan önce, tehlikeden sakınmak için gömüldüğü düşünülmektedir. Kent, muhtemelen bir saldırıya uğramıştı ve bu hazinelerin sahipleri onları çıkarmaya hiç olanak bulamamışlardı. Bu definelerden biri iki gümüş kadeh, gümüş uzun saplı tava, gümüş kase ve elektrumdan tören baltası, altın küpeler, altın bilezik ve gerdançe, altın, gümüş ve akik boncuklar, giysi parçalarını tutturmakta kullanılan iki altın iğne bulunmuştur. İkinci definede de buna benzer parçalar vardır. [[Dosya:Eskiyapar 08.jpg|küçükresim|upright=0.91|Höyükten çıkarılan ve günümüzde Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergilenen çeşitli buluntular]] Değerli buluntuları oluşturan değişik biçimlerdeki küpeler yerleşimdeki kuyumcuların sanat yeteneğini gösteren buluntulardır. Öte yandan yönetici sınıfça simgesel bir anlam ifade eden dörtlü spiral boncuklar Arslantepe VIA ve İkiztepe III mezarlığında ele geçen tunç örneklerle eştir. Diğer yandan Troya A, D ve J hazinelerinde ve Limni Adası'ndaki Poliohni'de bunların benzerleri bulunmuştur. Buluntular çoğunlukla Troy ile ilişkilidir. Örneğin elektrum tavanın benzerlerine yalnızca Troya ve civarında rastlanmıştır. Aynı şekilde gümüş kadehler de Orta Anadolu'da değil Troya'daki benzerleriyle ilişkilidir. Diğer yandan sap delikli elektrum balta, Kuzey Kapadokya ve Karadeniz Bölgesi'nin güney yerleşmelerinde görülen örnekler gibidir. Bu çerçevede değerlendirildiğinde Eskiyapar hazineleri MÖ 2200 – 2000 yıllarına tarihlenmesi önerilmektedir. Arkeolojik açıdan önemli bir buluntu da yazı karakteri yönünden Orta Hitit Dönemi özellikleri gösteren bir Hitit tabletidir. Söz konusu tablette, Hatti ve Hitit dönemlerinde önemli bir dini merkez olan Arinna ile Tahurpa'dan sözü edilmektedir. Çoğunluğu Orta Hitit Dönemi'ne tarihlenen ve Hitit Ülkesi'nde ele geçen tek örnek olması dolayısıyla Eskiyapar Hançeri olarak bilinmeye namzet tunç bir hançer, tunç mızrak ucu, bıçak gibi parçalar, Eski Hitit'den yarım gövde biçimli bardak ritonu, Boğazköy ve Alacahöyük'teki örneklerinden daha ince bir işçiliği ortaya sermesi bakımından daha kaliteli bulunmaktadır. Çok sayıda boğa başı parçalarının bulunmuş olması, Eskiyapar'ın bir Fırtına Tanrısı tapınağı barındırıyor olmasını olanaklı hale getirmektedir. Kaynakça Dış bağlantılar Yakın plan kroki Fotoğraflar Kategori:Türkiye'deki höyükler Kategori:Çorum ilindeki arkeolojik sitler