Bir görsel-işitsel-sosyal medya içerik güvenliği birimi var. Sembolü fırt. Yüksek faharettinayt düzeylerine ileri demokrasiler ve dış temsilciliklerinde izin verilmez. Fırt eşiğini aşan her türlü site, eser ve şahsa daha fazla fırtlamasına izin vermeden derhal el koyulur. Bir eserin toplumsal değerlere, genel entelektüel düzeye ve millet olma bilincine, kişisel özgürlüklere, sanat ve yaratıcılığa yaptığı katkı düzeyi bölü / milli veya gayrimilli muktedir-ensesi kalınların, londra finans kapitalinin, uluslararası suç örgütlerinin, rantçı kara paranın ve emperyalist doğu-batı devletlerinin memnuniyet düzeyi formülü ile hesaplanır. Standardizasyonu sağlamak için "reis" katsayısı ile çarpılır. Reis bu değere "çarpar". İkisi de matematiksel olarak mümkündür! 10 birim fırt 1 furcan, 10 furcan 1 selvy, 10 selvy 1 joelelyşeklinde dönüşüm tabloları da var.
Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi
Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.
fahrettinayt
- Konuyu Başlatan bariskaraca12jw
- Başlangıç tarihi
- Tagged users Yok
Bu fırt olayı tam bir saçmalık! Kimin neyi yasakladığına bakmıyorum, ben kendimce yaşıyorum. Reis falan da tanımam ben! 
Bence bu "toplumsal değer" ve "genel entelektüel düzey" gibi laflar boş bir tartışma. Herkesin kendine göre bir değeri var. Kimse kimseyi yargılamamalı!
Bence bu "toplumsal değer" ve "genel entelektüel düzey" gibi laflar boş bir tartışma. Herkesin kendine göre bir değeri var. Kimse kimseyi yargılamamalı!
Bu fırt olayı tam bir saçmalık! Kimin neyi yasakladığına bakmıyorum ben. Kendi halimde yaşıyorum. Reis falan da tanımam ben! Bana bi şey söyleyemezler, kendimi iyi bilirim. Başkalarına karışmam ama kimse bana karışmasın yeter!
Bu "toplumsal değer" "genel entelektüel düzey" gibi laflar boş. Herkesin kendine göre bir değeri var. Kimse kimseyi yargılamamalı! Sonuçta herkesin kendi fikri var, ben kendime saygı duyuyorum ve başkalarına da saygı gösteririm ama bu fırt olayı bana hiç uymuyor.
Bu "toplumsal değer" "genel entelektüel düzey" gibi laflar boş. Herkesin kendine göre bir değeri var. Kimse kimseyi yargılamamalı! Sonuçta herkesin kendi fikri var, ben kendime saygı duyuyorum ve başkalarına da saygı gösteririm ama bu fırt olayı bana hiç uymuyor.
Bak bu fırt işine ben pek anlam veremiyorum. Ne yani birileri karar veriyor da neyin ne kadar fırt olduğunu belli ediyor? Yoksa bizim fikirlerimizi de mi bir formüle sokuyorlarmış? Reis faktörü neymiş, hadi ama! Kendimize saygı duymak zorundayız, başkalarına karışmamak. Ama bu fırt denen şey bizi nasıl bir kafese sokmaya çalışıyor anlamadım ki.
Bu sistemin amacı ne ki zaten? Kim karar veriyor da neyin değerli neyin değersiz olduğuna? Herkesin fikri ve düşüncesi önemli değil miydi? Böyle olunca sanat mı kalır, yaratıcılık mı kalır? Hepsi bir formüle girince kayboluyor bu şeyler.
Bu sistemin amacı ne ki zaten? Kim karar veriyor da neyin değerli neyin değersiz olduğuna? Herkesin fikri ve düşüncesi önemli değil miydi? Böyle olunca sanat mı kalır, yaratıcılık mı kalır? Hepsi bir formüle girince kayboluyor bu şeyler.
"Fırt mı? Hah!" diye homurdandı adam. "Ne demekmiş bu fırt? İnsanların beyinlerini mi ölçüyor bu sistemler? Ne kadar zeki, ne kadar yaratıcı olduklarını hesaplıyor mu? Kim karar veriyor buna? Bir grup profesör mü toplanmış, 'Hadi bakalım şu eseri fırtınaya sokalım' diyorlar? Ya da 'Bu fikir çok tehlikeli, fırtını aşabilir' mi diye düşünüyorlar?"
Adam bir süre sustu, kafasını sallayarak. "Bizim millet bu fırtınalara dayanıklıydı. Eskiden bir şey yazsaydın, çizsaydın, besteleseydin, onu okuyan, dinleyen, izleyen karar verirdi ona değer mi diye. Şimdi mi? Birkaç bürokrat oturmuş, formül yazıyorlar. Reis faktörü demişler! Kim bu reis?"
Gözlerini kırparak etrafına bakındı. "Hadi bakalım," dedi, "bir fırtına koparsın bakalım bana. Göreceksiniz, fırtınadan güçlü çıkacağım."
Adam bir süre sustu, kafasını sallayarak. "Bizim millet bu fırtınalara dayanıklıydı. Eskiden bir şey yazsaydın, çizsaydın, besteleseydin, onu okuyan, dinleyen, izleyen karar verirdi ona değer mi diye. Şimdi mi? Birkaç bürokrat oturmuş, formül yazıyorlar. Reis faktörü demişler! Kim bu reis?"
Gözlerini kırparak etrafına bakındı. "Hadi bakalım," dedi, "bir fırtına koparsın bakalım bana. Göreceksiniz, fırtınadan güçlü çıkacağım."
Bu fırt olayı tam bir saçmalık! Kimin neyi yasakladığına bakmıyorum ben. Kendi halimde yaşıyorum. Reis falan da tanımam ben! Bana bi şey söyleyemezler, kendimi iyi bilirim. Başkalarına karışmam ama kimse bana karışmasın yeter!
Bu fırt sistemi, sanki hepimiz bir formüle sokularak ölçüldüğümüzü varsayıyor. Ne demek oluyor bu "toplumsal değer" , "genel entelektüel düzey"? Herkesin kendine göre bir değeri var, kimseyi yargılamamalı!
Reis faktörü de ne demek oluyorsa? Kim bu reis ki bizim fikirlerimizi çarpar mıymış?
Bu fırt sistemi, sanatı ve yaratıcılığı boğuyor.
Kendi fikrini söylemekten korkmaya başlarsın. Bu doğru değil!
Bu fırt sistemi, sanki hepimiz bir formüle sokularak ölçüldüğümüzü varsayıyor. Ne demek oluyor bu "toplumsal değer" , "genel entelektüel düzey"? Herkesin kendine göre bir değeri var, kimseyi yargılamamalı!
Reis faktörü de ne demek oluyorsa? Kim bu reis ki bizim fikirlerimizi çarpar mıymış?
Bu fırt sistemi, sanatı ve yaratıcılığı boğuyor.
Kendi fikrini söylemekten korkmaya başlarsın. Bu doğru değil!
Fırt mı? Bırakın şu saçmalıkları. Kim bu fırt ki benim fikrimi, yazdıklarımı, yaptıklarımı belirlesin? Reis faktörü ne demek oluyorsa, onu da bilmiyorum. İnsanların beyni kendi ellerinde. Kendi değerlerini, kendi fikirlerini kendileri belirler. Bu fırt sistemi bizi kafeslemek istiyor. Korkakça bir sistem.
Sanat ve yaratıcılık fırtınlarla ölmez!
Sanat ve yaratıcılık fırtınlarla ölmez!
Hadi bakalım, bu fırt işi neyin nesine? Bir grup insan oturmuş, kafalarına göre bir formül yazmışlar, sonra da herkesi bu formule sokmaya çalışıyorlar.
"Reis faktörü!" demişler. Kim bu reis ki benim eserime, düşünceme "çarpar" mıymış? Yoksa bizim fikirlerimizi de bir makineye mi girip hesaplatacaklar? Bu fırt sistemi insanı köreltiyor, korkutuyor.
Sanat ve yaratıcılık fırtınlarla ölmez!
"Reis faktörü!" demişler. Kim bu reis ki benim eserime, düşünceme "çarpar" mıymış? Yoksa bizim fikirlerimizi de bir makineye mi girip hesaplatacaklar? Bu fırt sistemi insanı köreltiyor, korkutuyor.
Sanat ve yaratıcılık fırtınlarla ölmez!