Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Fenerbahçe-Galatasaray derbisi (basketbol)

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
Bu madde, Fenerbahçe (erkek & kadın & tekerlekli sandalye) ile Galatasaray (erkek & kadın & tekerlekli sandalye) takımları arasında oynanan basketbol maçlarının bir listesini içermektedir. Fenerbahçe ve Galatasaray erkek basketbol takımları 1944'ten beri 253 kez karşı karşıya geldiler. Bu karşılaşmaların 130'unu Fenerbahçe, 120'sini ise Galatasaray kazandı (basketbolda beraberliğin olduğu dönemde 3 maçta da eşitlik bozulmadı). Fenerbahçe ve Galatasaray kadın basketbol takımları ise 1955'ten beri 170 kez karşı karşıya geldiler. Bu karşılaşmaların 106'ini Fenerbahçe, 64'ünü ise Galatasaray kazandı. Fenerbahçe ve Galatasaray tekerlekli sandalye basketbol takımları ise 2021'den beri 7 kez karşı karşıya geldiler. Bu karşılaşmaların 6'sını Fenerbahçe, 1'ini ise Galatasaray kazandı. Erkekler Tarihçe Fenerbahçe ve Galatasaray'da basketbol branşlarının geçmişi (1913-1944) Türkiye'de basketbol ilk kez 1904 yılında Robert Koleji'nde oynandı. 1911 yılında ise Galatasaray Lisesi beden eğitimi öğretmenlerinden Ahmet Robenson basketbol kurallarını Türkçeye çevirdi ve yönetmenliğe uygun onar kişilik takımlar arasında maç yapılmasını sağladı. Galatasaray Lisesi Salonu’nda karşılıklı iki duvara kâğıt sepetler konarak oynanan ilk müsabakada tüm basketbolcular sakatlandı . Fenerbahçe ise basketbol sporuna faaliyetleri arasında yer veren ilk Türk kulübü oldu. 1913 yılında başlayan ve dönemin İdman spor dergisinde kayıtlı olan girişim Balkan Savaşı (1912-1913) ve I. Dünya Savaşı (1914-1918) nedeniyle akim kaldı. Fenerbahçe 1919 yılı yaz başında yeni bir girişimde bulundu. Kulübün Terbiye-i Fikriye şubesi tarafından 15 günde bir yayınlanan Fenerbahçe adlı derginin 10 Temmuz 1919 gün ve 3 sayılı nüshasının 7. sayfasında bu olay şu şekilde duyurulmaktadır: Kulübümüz, son zamanda yeni bir hisse teceddüd göstererek bir Amerikalı muallim nezaretinde, memleketimizde ilk defa bizde olarak, basketbol oyununa başladı ve bunda da, azaları arasında, epeyce muvaffakiyet göstermekle iftihar eder. . Fenerbahçe’nin 5-6 Haziran 1932 gecesi yanan Kuşdili’deki kulüp binasının geniş bahçesindeki paten sporu için yapılıp daha sonra tenis oynanan çimento sahada yaz boyu süren bu çalışmalar kış gelince kapalı salon olmadığından durmuş, ertesi yaz kulübün bir İngiliz birliği tarafından işgal edilip kapatılması nedeniyle de yeniden başlayamamıştır. 1923 yılında, Türkiye'nin ilk resmi spor teşkilatı olan Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın kurulmasıyla spor karşılaşmalarında resmi organizasyonlar başlamış, 1920'li yıllarda Galatasaray da bir basketbol takımı kurmuş; 15 Şubat 1923 tarihindeki kulüplerarası ilk basketbol karşılaşmasında Nişantaşı Galatasaray'ı 15-4 yenmiştir. Sarı-kırmızılı takım daha sonra 1933 yılına kadar salonlarda görünmemiştir. Bu ilk dönemde 1904 yılından beri bu sporun oynandığı Robert Kolej'de basketbol diğer kulüplerle ölçülemeyecek derecede ileridir. Robert Kolejli basketbolcuların 1925 yılında Fenerbahçe’ye girmeleriyle bu spor kulüpte birdenbire önem kazanmıştır. 15 Ocak 1926'da Fenerbahçe en güçlü rakiplerden Makkabi’yi 32-4 yenmiştir. Ancak, Kulübün bir kapalı salonunun olmaması Robert Kolejli gençlerin Fenerbahçe ile bağlarını güçlendirmeye olanak vermediğinden Fenerbahçe'deki üçüncü deneme de akim kalmıştır . İstanbul Erkekler Basketbol Ligi'ni 1927'den 1932'ye kadar Musevi sporculardan kurulu Makkabi şampiyon bitirmiş, Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı'nın 1932 yılında bu sporu ele alma kararının ardından dönemin voleybol şampiyonu Fenerbahçe de İstanbul'un büyük takımları Beşiktaş, Galatasaray ve İstanbulspor ile birlikte bir basketbol takımı kurmayı taahhüt etmiştir. Fenerbahçe, çekilen fikstürde yer almasına rağmen, takım kuramadığı için lige katılmamıştır . Galatasaray 1934 yılında İstanbul Erkekler Basketbol Ligi'nde ilk şampiyonluğunu kazanıp sonraki yıllarda önce İstanbul'un sonra da Türkiye'nin en güçlü basketbol takımı haline gelirken, Fenerbahçe yönetim kurulunda faaliyetlerin futbola yoğunlaştırılmasını savunanların kulüp tarihinde ilk ve son kez baskın çıkmaları nedeniyle sarı-lacivertli kulüp 1936 yılından itibaren faaliyet alanını futbol, atletizm, tenis ve kürekle sınırlandırdı. II. Dünya Savaşı'nın (1939-1945) Türkiye'nin ekonomisine getirdiği sıkıntılar spor faaliyetlerinin de alabildiğine daralmasına neden olmuş, İstanbul Erkekler Basketbol Ligi de zaman zaman oynanamamıştır. Bu kesintilere rağmen Galatasaray basketboldaki varlığını korurken, Fenerbahçe de iki idealist Muhtar Sencer ve Cem Atabeyoğlu'nun önderliğinde basketbol takımını 1944 Kasım ayında bu defa kalıcı olarak kurdu. Eski adı Barkhoba olan ve daha sonra Galata Gençlik Kulübü adını alan İstanbul musevilerinin takımının as oyuncularını da bünyesine katarak tarihte ilk kez 1944-45 sezonunda İstanbul İkinci Basketbol Ligi'nde mücadelesine başlayan Fenerbahçe 1945-46 sezonunda bu ligde şampiyon olarak 1946-47 sezonundan itibaren İstanbul Erkekler Basketbol Ligi'nde mücadele etmeye başladı. 1911'den itibaren iki kulüp bünyesinde basketbol çeşitli tarihlerde olmasına rağmen Türk sporunun iki ezeli rakibi Fenerbahçe ve Galatasaray 1945 yılına kadar hiç karşı karşıya gelemediler. İlk karşılaşma ve Galatasaray'ın üstünlüğü (1945-1954) Türk sporunun ezeli rakipleri Fenerbahçe ile Galatasaray 1945 tarihine kadar futbolun haricinde, çim hokeyi, voleybol, hentbol, sutopu ve atletizm'de ikili müsabakalarda karşı karşıya gelmişler; ayrıca boks, kürek, yüzme, yelken, atlama, bisiklet sporlarında çeşitli şampiyona ve turnuvalarda kozlarını paylaşmışlardır. Basketboldaki ilk karşılaşma ise 21 Ocak 1945 tarihinde Teşvik Turnuvası vesilesiyle gerçekleşmiştir. Bu dönemde Beden Terbiyesi ve Genel Müdürlüğü'ne bağlı ulusal federasyonlar çeşitli sporlarda Türkiye Şampiyonası gibi ulusal turnuvaları düzenlerken, Genel Müdürlüğe bağlı il bölge müdürlükleri (ajanlıkları) da yerel lig ya da şampiyonaları tertip ederdi. İstanbul Basketbol Bölge Müdürlüğü 1940'lı yıllardan itibaren İstanbul Erkekler Basketbol Ligi'nden önce takımları hazırlamak amacıyla tüm liglerdeki kulüplerin katılımıyla teşvik turnuvası düzenlerdi (bu turnuvalar basketbol ve voleybolda Türkiye Ligi başlayana kadar ve masatenisinde ise 1990'lı yıllara kadar düzenli olarak yapıldı). 1944 Kasım ayında kurulan Fenerbahçe basketbol takımı 1944-45 sezonunun Teşvik Turnuvası'nda karşısında ilk turda güçlü Galatasaray'ı buldu. İki takım ilk maçlarını şu kadrolarıyla oynadılar: Fenerbahçe: Şükrü Mete, Jak Habib, Hanri Duvenyas, Mişel Gabay, Moris Meşulam, Öjen Raad, David Filiba, Silvio Guerson. Galatasaray: Nihat Ertuğ, Ali Uras, Suat Kesim, Samim Göreç, Satı İpek, Sermet Türkmenoğlu. Eminönü Halkevi Spor Salonu'nda oynanan maç 48-15 Galatasaray'ın galibiyetiyle bitti. Galatasaray basketbolunun öncülerinden Turgut Atakol ve Fenerbahçe'nin basketbol şubesi kurucularından Cem Atabeyoğlu karşılaşma sonrası birbirlerini tebrik ederken, basketbol sporunda da ezeli rekabetin başlamasını da kutladılar. 1945-46 sezonunda Fenerbahçe İstanbul 2. Lig şampiyonu olup 1946-47 sezonundan itibaren 1. Ligde mücadele etmeye hak kazanınca iki takımın karşılaşmaları düzenli bir hal aldı. Bu sezon 26 Ocak 1947 tarihinde ilk kez İstanbul Ligi'nde karşı karşıya gelen ezeli rakiplerden gülen taraf bu defa 38-32'lik sonuçla yine Galatasaray olduysa da; Fenerbahçe hem aradaki farkı kapadığını gösterdi hem de Galatasaray'ı sürpriz bir şekilde mağlup eden dönemin güçlü takımı (1943-44 sezonunun şampiyonu) Kurtuluş'u 9 Şubat 1947 tarihinde 36-29 yenerek Galatasaray'ın averajla şampiyon olmasını da sağladı. Buna rağmen basketbolda tarihinin en parlak dönemini yaşayan Galatasaray (sarı-kırmızılı takım 1945'ten 1954'e kadar 10 kez üst üste İstanbul, 1947-1950 arasında dört kez üst üste Türkiye şampiyonu olmuş ve Yenilmez Armada lakabını almıştı), rakibine ilk 13 karşılaşmada şans tanımadı. 1951 ve 1952 yıllarında oynanan üç maçta Galatasaray rakibini 58-55, 56-54 ve 35-34 gibi az farklarla mağlup ederken, ezeli rekabetteki en farklı sonuç da bu döneme denk geldi. 15 Ocak 1950 günü İTÜ Salonu’nda yapılan lig maçında Galatasaray Fenerbahçe'yi 105-39 yenerken ezeli rekabetin en farklı sonucuna imza attı. Büyük maddi sıkıntılar içindeki sarı-lacivertli takım çoğu millî oyunculardan oluşan tam kadro Galatasaray'ın karşısına beş kişiyle çıkabilmiş, beş faul gören oyuncuları nedeniyle, 16. dakikadan itibaren 4, 26. dakikadan itibaren 3 kişiyle mücadele vermek zorunda kalmıştı. Söz konusu maçın öyküsü ünlü spor tarihçisi Cem Atabeyoğlu'nun Fenerbahçe Basketbol takımının 50. kuruluş yıldönümü vesilesiyle 1994 yılında kaleme aldığı kitapta şu şekilde özetlenir: Bu maçta “Yenilmez Armada”nın o ünlü ve güçlü “Ali Uras, Hüseyin Öztürk, Erdoğan Partener, Yalçın Granit, Yılmaz Gündüz, Ayhan Öz ve Ertem Göreç’ten kurulu kadrosunun karşısına Fenerbahçe, sadece beş oyuncudan (Ayduk Koray, Enir Günşar, Affan Başak, David Filiba, Silvio Guerson) kurulu bir takımla çıkmak zorunda kalmıştı. Sakatlıklar ve hastalıklar yüzünden altıncı adamı bulup yedek sırasına oturtamamıştık. Affan, daha ilk yarı sonuçlanmadan faul sayısını doldurup safdışı kalmıştı. Oyuna dört kişiyle devam eden Fenerbahçe, ikinci yarının altıncı dakikasında da Filiba’nın faullerini doldurup çıkmasıyla son 14 dakikayı 3 kişiyle oynamak zorunda kalmıştı. Sahadaki 3 Fenerbahçeli, Ayduk Koray, Enis Günşar ve Silvio Guerson, o güçlü rakip karşısında haysiyet dolu, ölümüne mücadele vermişlerdi. Fakat onların beşe karşı üç olarak verdikleri bu amansız mücadele, ağır yenilgiyi önleyememişti. Son nefesine kadar amansız bir savaş verilmiş, ancak kale düşmüştü.. 4 Şubat 1951 tarihli Fenerbahçe - Galatasaray Lig maçı ise Fenerbahçe tarihi açısından önemli bir dönüm noktasıdır. Bu tarihlerde, Fenerbahçe Yönetim Kurulu'ndaki bazı yöneticiler basketbolu bütçede israf yaratan bir faaliyet olarak görürken, Galatasaray'a galibiyetler sunan bir şube olarak algılıyor; takımın Modaspor'a devrini tezekkür ediyorlardı . Galatasaray maçı 56-54 kazanırken, Fenerbahçe basketbol takımı da çıkardığı oyunla içerideki eleştirileri susturuyor ve Şubenin kapatılması ve takımın olduğu gibi Modaspor’a devredilmesi konusu Yönetim Kurulu Toplantılarında bir daha gündeme getirilmiyordu. II. Dünya Savaşı sırasında ve ardından geçen yıllarda yaşanan ekonomik darboğaz nedeniyle A takımına gerekli tahsisatı ayıramayan Fenerbahçe, 1952-53 sezonunda futbol takımının İstanbul Profesyonel Ligi'nde kazandığı namağlup şampiyonluğun getirdiği ekonomik ferahlama sonucunda basketbola ayırdığı bütçeyi 2.250 TL'den 14 bin TL'ye çıkarınca başta Altan Dinçer gibi skorer bir yıldızın da transferiyle güçlü bir kadro kurabilmeyi başardı. 27 Mart 1954 tarihinde 1945 yılından beri İstanbul şampiyonluğunu elinde tutan ve Yenilmez Armada olarak adlandırılan Galatasaray'ı lig maçında 71-61 mağlup eden Fenerbahçe, potalardaki üstünlüğün ezeli rakibinden kendine geçtiğini ilan etti. Bu maçta takımların kadroları ve oyuncuların attıkları sayılar şu şekildedir: Fenerbahçe: Altan Dinçer (28), Sacit Seldüz (15), Erdoğan Karabelen (14), Nejat Diyarbakırlı (8), Hikmet Vardar (4), Erol Demiroma (2). Galatasaray: Yalçın Granit (31), Sadi Gülçelik (10), Cemil Sevin (7), Özer Salnur (7), Yüksel Alkan (6). Fenerbahçe'nin üstünlüğü ele geçirmesi ve kıyasıya rekabet dönemi (1954-1972) Fenerbahçe İstanbul Ligi'nde aldığı galibiyetin rastlantısal olmadığını ezeli rakibini 5 Mayıs 1954 tarihinde bu defa Türkiye Şampiyonası'nda 60-55 yenerek kanıtladı. İzdiham yaratan ve davullu zurnalı maç olarak adlandırılan bu maçtaki galibiyet Fenerbahçe'yi mutlu etmedi, zira Galatasaray'ın son 2 saniye kala attığı basket Fenerbahçe yerine Modaspor'u şampiyon yaptı. Ertesi sezon Fenerbahçe işini şansa bırakmadı ve Galatasaray'ın İstanbul Ligi'ndeki on yıllık şampiyonluk serisini sonlandırarak tarihinde ilk kez şampiyon oldu. Fenerbahçe'nin de rekabete dahil olması Türk basketboluna da büyük heyecan ve ilgi getirdi. Nitekim, 1954-55 sezonundan itibaren İstanbul Erkekler Basketbol Ligi maçları 1.000 kişilik İTÜ salonu yerine 5.000 kişilik Spor ve Sergi Sarayı'nda oynanmaya başlanırken, Fenerbahçe'nin Galatasaray'ı 55-47 yenerek ilk şampiyonluğunu ilan ettiği 5 Şubat 1955 tarihli maç Türkiye'de radyoda naklen yayınlanan ilk basketbol karşılaşması oldu. 1956 Nisan ayına kadar sekiz maçın yedisini Fenerbahçe kazanırken, bu dönemde Galatasaray'ın aldığı tek galibiyet ise ezeli rekabetin tarihine geçen maçlardan birine sahne oldu. 25 Nisan 1955 tarihinde Türkiye Şampiyonası'nda tüm maçlarını kazanarak son maçta tek mağlubiyetli Galatasaray'ın karşısına şampiyonluk için çıkan Fenerbahçe rakibine karşı 40-27 gerideyken maçın bitimine 40 saniye kala sahadan çekildi. Fenerbahçe'nin 2-0'lık skorla tescil edilecek hükmen yenilgisi Modaspor'u şampiyon yapacakken, Fenerbahçe'nin sahadan kasten çekilerek bu şekilde Galatasaray yerine Modaspor'u şampiyon yapmayı hedeflediği öne sürülerek Federasyon Başkanı Faik Gökay tarafından Galatasaray da şampiyon ilan edildi. Esasen şampiyona öncesinde Fenerbahçe ile Federasyon arasında maç hasılatları konusunda gerginlik başlamıştı. Fenerbahçe Genel Kaptanı Hayrullah Güvenir 1954 Türkiye Şampiyonası'nda Fenerbahçe'nin de katılımının getirdiği ilginin Federasyonun 18 bin TL net hasılat elde etmesini sağladığını ancak bundan Fenerbahçe'ye hiçbir pay verilmediği öne sürerek benzer bir durum olacaksa 1955 şampiyonasına Fenerbahçe'nin katılmayacağını ilan etti. Bu sorun aşılsa da bu defa bununla bağlantılı ikinci bir sorun ortaya çıktı. Bir devreli yapılacak müsabakaların fikstürünün kura ile belirlenmesi gerekirken, Federasyon Başkanı Faik Gökay, şampiyonadan 3 gün önce hasılatın artırılması düşüncesiyle Fenerbahçe'ye fikstürün kura ile değil tertip suretiyle düzenlenmesini ve Fenerbahçe-Galatasaray maçının son güne bırakılmasını teklif etti. Fenerbahçe camiasının görüş açısına göre bu şekil Fenerbahçe’nin aleyhine idi, zira Fenerbahçe Galatasaray'a oranla daha yaşlı sporculardan oluştuğundan üst üste ve aralıksız 4 maçtan sonra ezeli rakibinin karşısına dezavantajlı çıkmış olacaktı. Bu nedenle, Fenerbahçe Genel Sekreteri Rüştü Dağlaroğlu teklifi reddetse de, adıgeçenin gaybubetinde Federasyon Fenerbahçe basketbol şube kaptanını ikna ederek maçı en sona güne koydular. İkinci gün Modaspor Galatasaray'ı 67-62 yenince sarı-kırmızılılar avantaj kaybetti. Fenerbahçe Modaspor'u mağlup edince büyük avantaj elde etti. Son maçta Galatasaray'a şampiyonluk için 6 farklı galibiyet lazımken, maçın bitimine doğru bu skoru sağlamış görünüyordu. Fenerbahçe Genel Kaptanı Hayrullah Güvenir'in hakem Yakovos Bilek'in tarafgir yönetimini protesto etmek amacıyla takımı sahadan çekmesi ezeli rakiplerin basketbol rekabetlerinde olumsuz bir sayfayı teşkil etti. Fenerbahçe Türkiye şampiyonluklarına 1957 ve 1959'da namağlup ulaşırken; 1958 Türkiye Şampiyonası ise ilginç bir duruma sahne oldu. 31 Mart 1958 tarihinde oynanan Fenerbahçe-Galatasaray maçı öncesi şöyle bir dört olasılıklı tablo vardı: (1) Galatasaray kazanırsa şampiyon, (2) Fenerbahçe Galatasaray'ı 6 farkla yenerse şampiyon, (3) Fenerbahçe Galatasaray'ı 4 ya da daha az farkla yenerse Modaspor şampiyon, (4) Fenerbahçe Galatasaray'ı 5 farkla yenerse bu üç takım birbirleriyle birer kez daha oynayacaklar. Sonuçta 1954'teki senaryo tekrarlandı: Fenerbahçe maçı 72-70 alırken Modaspor averajla şampiyon oldu. Fenerbahçe 1960 Türkiye Şampiyonası'ndan ikinci devre maçları için yabancı hakem getirilmesi talebi yerine getirilmediğinden çekildi. Bu nedenle, fikstür gereği 1 Nisan'da oynaması gereken Galatasaray maçında hükmen yenik sayıldı. İşin ilginç tarafı basın 1955 Türkiye Şampiyonasında Fenerbahçeli yöneticileri eleştirirken, aynı basın 1960 yılında Fenerbahçe'yi yerden göğe haklı buluyordu. Fenerbahçe 1959 yılında basketbolun yanı sıra futbol ve kadın voleybolda Türkiye şampiyonu olarak Türk spor tarihinde bir ilki gerçekleştirirken, Galatasaray 1963 yılında futbol, basketbol ve kadın voleybolun yanı sıra erkek voleybolda da Türkiye şampiyonu olarak daha ileri götürüyordu. Galatasaray'ın bu başarısını Fenerbahçe 2011'de beşte beş yaparak tam 38 yıl sonra geride bırakacaktı. İki takım 1960'larda da kıyasıya mücadelesini sürdürdü. Fenerbahçe İstanbul Ligi'nde 1962-63 sezonundan 1965-66 sezonuna kadar kesintisiz şampiyon olurken, Galatasaray ise Fenerbahçe'nin bir Türkiye şampiyonluğuna karşı 3 Türkiye şampiyonluğu kazandı. Bu şampiyonluklar ilginç averaj denklemlerine sahip oldu. Fenerbahçe 1963-64 sezonunda ikinci yarı maçında Galatasaray'a 69-65 yenilse de ilk yarıdaki maçı 74-59 kazandığından averajla şampiyon oldu. 1965-66 sezonunda ise ilk yarıda Galatasaray Fenerbahçe'yi 70-62 yendiyse de ligin son haftasında rakibini 10 sayı farkla 68-58 yenen Fenerbahçe dördüncü kez üst üste şampiyon oldu. Türkiye Şampiyonalarında ise durum değişti. 3 Mayıs 1964 tarihinde Fenerbahçe'ye Türkiye şampiyonluğu için 5 sayılık galibiyet gerekirken maç 79-76 Fenerbahçe'nin şampiyonluk ise Galatasaray'ın oldu. Mahşeri bir kalabalık önünde oynanan maçta takımlar şu oyuncularıyla sahada yer aldılar: Fenerbahçe: Erdal Poyrazoğlu (22), Hüseyin Kozluca (21), Mehmet Baturalp (13), Halil Dağlı (10), Tuncer Kobaner (8), Engin Muratoğlu (5), Ferhan Baras, Güner Yalçıner. Galatasaray: Nedret Uyguç (29), Nedim Hoşgör (12), Özer Salnur (10), Varujan Köseoğlu (4), Ünal Büyükaycan (4), Şengün Kaplanoğlu (3), Nur Germen (2), Tuğrul Demir (2). 1966 Türkiye Şampiyonası'nda ise son maçlara İTÜ avantajlı girdi. Fenerbahçe-İTÜ maçında İTÜ'ye bir sayılık galibiyet yeterken, Fenerbahçe'nin galibiyeti Galatasaray'ı şampiyon yapacaktı. 19 Nisan 1966 tarihinde iddiası kalmayan Fenerbahçe İTÜ'yü 72-69 yendi ve Galatasaray şampiyon oldu. 1966-67 sezonunda başlayan Türkiye Basketbol Ligi'nde Fenerbahçe 1967-68, 1969-70 ve 1970-71 sezonlarında ikinci olurken, Galatasaray 1968-69 sezonunda şampiyon olmayı başardı. Buna karşılık Fenerbahçe de 1966-67 sezonunda ilk kez düzenlenen Türkiye Kupası'nda şampiyon oldu. Bu dönemde Fenerbahçe'nin 41 galibiyetine, Galatasaray 35 galibiyetle karşılık vermişti. Fenerbahçe-Galatasaray 25. Yıl Jübilesi 21 Ocak 1945 tarihinde basketbolda ilk kez karşı karşıya gelen Fenerbahçe ve Galatasaray bu maçın 25. yıldönümünde rekabetlerini Spor ve Sergi Sarayı'nda yapacakları bir jübile etkinliğiyle kutlamaya karar verdiler. 10 Ocak 1970 tarihinde gerçekleştirilen etkinlikte; İlk maçta oynayan Şükrü Mete, Jak Habib, Hanri Duvenyas, Mişel Gabay, Moris Meşulam, Öjen Raad, David Filiba, Silvio Guerson, Nihat Ertuğ, Ali Uras, Suat Kesim, Samim Göreç, Satı İpek ve Sermet Türkmenoğlu'na, Fenerbahçe formasıyla Galatasaray'a 363 ve Galatasaray formasıyla Fenerbahçe'ye 205 sayı atmak suretiyle toplamda 568 sayıyla ezeli rekabetin sayı kralı olan Hüseyin Kozluca'ya, 46 ve 43'er maçla maçla ezeli rekabette en çok forma giyen Özer Salnur, Mehmet Baturalp ve Güner Yalçıner'e, 15 Mart 1952 tarihinde Galatasaray'ın 87-41'lik galibiyetiyle biten maçta attığı 41 sayıyla ezeli rekabette bir maçta en çok sayı atma rekorunu koruyan Yalçın Granit'e ve, 22 maçla en çok Fenerbahçe-Galatasaray karşılaşması yöneten hakem Afif Kayalı'ya hatıra madalyaları verilmiştir. Emekliler maçında Galatasaray Fenerbahçe'yi 31-30, yıldızlar maçında Fenerbahçe Galatasaray'ı 60-37, gençler maçında ise yine Fenerbahçe Galatasaray'ı 73-65 yendi. A takımlar karşılaşmasında ise her iki takım da 100 sayıyı aşarken sarı-kırmızılılar 111-103 galip geldi. Gerileme ve yeniden yükselme dönemi/Galatasaray üstünlüğü (1972-1987) Fenerbahçe 1970'li yılların başlarında amatör branşlara yapılan yatırımı azalttı. 1969'da güreş, 1970'te atletizm ve kürek; 1973'te de masatenisi ve boks takımları zayıfladı. Ardından güreş, halter, judo ve okçuluk şubeleri kapatıldı. 1971 yılında erkek voleybol takımı da dağıtıldı. Basketbol şubesi de bu gidişattan nasiplendi. Güner Yalçıner, Tuncer Kobaner ve Hüseyin Kozluca'nın basketbolu bırakmaları ve Erdal Poyrazoğlu, Barış Küce ile İlker Esel'in ayrılmalarıyla büyük güç kaybeden sarı-lacivertliler 1972-73 sezonundan itibaren iddialarını tamamen yitirdiler. Galatasaray ise 1970'lerin başında futboldaki seri şampiyonlukların yanı sıra amatör branşlardaki kudretini de bir süre korudu. Basketbol takımı 1970 ve 1972'de Türkiye Kupası'nı kazandığı gibi, 1975'e kadar şampiyonluk potasında kaldı. İki büyük takımın kadroları arasındaki kuvvet farkı ezeli rekabette ibrenin tamamen Galatasaray'a dönmesine neden oldu. Galatasaray bu dönemde farklı galibiyetler aldı, dört maçta ise 100 sayıyı geçti. Fenerbahçe genç ve yıldız takımlarının İstanbul ve Türkiye şampiyonlukları 1975'e kadar devam ederken, A takım ezeli rakibi Beşiktaş'ın diğer ezeli rakibi Galatasaray'ın önünde ilk Türkiye ligi şampiyonluğuna ulaştığı 1974-75 sezonunda dokuzunculuğa kadar geriledi. Daha sonra Fenerbahçe başkanı da olacak Ali Şen'in basketbol şube kaptanlığı döneminde 1975-76 sezonunda geçici bir atılım yaparak dördüncülüğe yükselen sarı-lacivertli takım, başta o sezondan sonra yedi sezonda altı şampiyonluk kazanarak voleybol gibi basketbolda da büyük hakimiyet kuran Eczacıbaşı olmak üzere Efes Pilsen, Tofaş SAS ve Şekerspor gibi müessese kulüplerinin sözde amatör olan basketbolda oyuncu fiyatlarını kulüp takımlarının altından kalkamayacakları düzeye taşımaları nedeniyle, güçlü altyapısıyla ayakta kalmaya çalıştı. Müessese kulüplerinin, yaptıkları yatırım karşılığında vergi indirimleri almaları ve basketbolcuları şirket bünyesinde işçi ya da hizmetli kadrolarına alarak düzenli maaşa bağlayarak gelecek güvencesi verebilmeleri gibi avantajlara karşı, özellikle 1973 Petrol Krizi, 1974 Kıbrıs Harekâtı sonrasında Türkiye'ye uygulanan silah ambargosu ve 1979 Petrol Krizi nedeniyle ekonomisi bunalıma sürüklenen Türkiye'nin içinde bulunduğu duruma paralel olarak Fenerbahçe, amatör branşlarda müessese takımlarının yarattığı piyasada giderek daralan bütçesiyle nefes almakta zorlandı. Galatasaray ise 1974-75 sezonunda futbolda Fenerbahçe'ye kaybettiği şampiyonluğun ardından hemen hemen tüm sporlarda süratli bir çöküş dönemine girdi. Bu dönemde Fenerbahçe ve Galatasaray diğer kulüp takımlarıyla birlikte müessese takımlarının ayrı bir profesyonel lig kurmaları gerektiğini savunmaktaydılar. Eski ve yaşlı yıldızlarının yanına genç ve maliyeti düşük oyuncuları monte ederek ligde tutunmaya çalışan Fenerbahçe ve Galatasaray 1978-79 sezonunda bu defa ligin son iki sırasında yer alarak küme düşme yazgısıyla karşı karşıya kaldılar. 14 Ocak 1979'daki tarihi maçta son sıradaki Fenerbahçe bir sıra üstündeki Galatasaray'ı 83-82 yenerek bu defa rakibini sonunculuğa iterken iki ezeli rakip şu kadrolarıyla sahadaydılar: Fenerbahçe: Ferhan Baras (25), Halil Dağlı (16), Ömer Dulak (16), Branimir Popoviç (14), Majak Çakır (6), Osman Gündüz (4), Coşkun Teziş (1), Hakan Burçak Baran Galatasaray: Fuat (18), Cengiz (6), Hüseyin (23), Utku Olcay (12), Nusret (8), Can (9), Erdal (6). Daha üst sıralarda yer alan bazı takımların lisanssız oyuncu oynatmalarıyla bağlantılı olarak Danıştay'a intikal eden yargı süreci bağlamında Türkiye Basketbol Federasyonu'nun küme düşmeyi kaldırmasıyla Fenerbahçe ve Galatasaray ligde kaldı. 16 Aralık 1979'daki müteakip karşılaşma da ezeli rekabetin en ilginç maçlarından biriydi. Son 1 saniyeye 66-65 önde giren Galatasaray adına oyunu pota altından başlatan Yıldıray'ın diğer potaya çok sert fırlattığı top kimseye değmeden dışarı çıktı. Kural gereği Fenerbahçe topu yandan oyuna soktu, Engin Domaniç'in topa değer değmez yaptığı atış basket olunca Fenerbahçe 67-66 galip geldi. Müteakip 2 maçın da birer sayılı farklarla bitmesiyle ezeli rekabette ilk kez dört maç arka arkaya tek sayılık galibiyetlerle sonuçlandı. Galatasaray 1981'de, Fenerbahçe'de 1982'de yaptığı atılımla tekrar şampiyonluk potasına girdiler. Bu atılımlar yapılırken Galatasaray'ın başkanlığını eski ulusal basketbolcusu Ali Uras; Fenerbahçe'nin başkanlığını ise eski basketbol şube sorumlusu Ali Şen yürütmekteydi. 1984-85 sezonunda iki ezeli rakip ilk kez play-off finalinde karşılaştılar. Ligi lider bitirmeyi başaran dar kadrolu ve tek yabancılı Fenerbahçe, üç yabancılı Galatasaray karşısında üç maçlık seriyi kaldıramadı ve 2-1'lik seriyle Galatasaray 16 yıl sonra şampiyon oldu. Şampiyonu belirleyen ve Galatasaray'ın 74-68 kazandığı 2 Nisan 1985 tarihli üçüncü maçı takımlar şu kadrolarıyla oynadılar: Fenerbahçe: Calvin Roberts (30), Efe Aydan (21), Necdet Ronabar (9), Ahmet Sarı (4), Aliço Limoncuoğlu (2), Üstün Öngel (2), Hakan Artış, Kemal Dinçer. Galatasaray: Michaelle Scearce (21), Turgay Demirel (16), Mehmet Baç (15), Paul Dawkins (14), Cihat Levent (4), Nihat İziç (2), Mehmet Altıoklar (2), Mehmet Şenova. Bu tarihi finalin ardından normal sezon birincisi Fenerbahçe ve lig şampiyonu Galatasaray 6 Nisan 1985 tarihinde bu defa basketbolda ilk kez düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kupası'nda Ankara'da karşı karşıya geldiler. İlk yarıyı 53-38 önde kapayan Fenerbahçe 11. dakikada dördüncü faulünü almış olan Michaelle Scearce'ü durduramayıp, ilk yarıda 19 sayı atan Calvin'in ikinci yarı 4 sayıda kalmasıyla maçı 85-84 kaybetti. Galatasaray müteakip sezonlarda 2 kez final oynayıp bir kez şampiyon olurken Fenerbahçe'yi altı kez daha yendi. Sarı-kırmızılı takım böylece ezeli rekabetin başladığı dönemdeki 13 maçlık galibiyet serisinden sonra 8 maçla ikinci uzun galibiyet serisini yakaladı. Bu dönemde Galatasaray 1984-85 ve 1985-86 sezonlarında Türkiye Ligi şampiyonu olurken 1986-87'de de final oynadı. 1986-87 sezonunun son haftasına o yıl kadrosunda Efe Aydan ve Erman Kunter gibi dönemin iki büyük yıldızını barındıran Beşiktaş lider girerken, kötü bir ilk yarı geçirdikten sonra ikinci yarı toparlanan Fenerbahçe sekizinci, daha da kötü bir sezon geçiren Galatasaray ise dokuzuncu girdi. Son hafta Beşiktaş, Fenerbahçe ile oynarken Galatasaray da İTÜ ile karşı karşıya gelecekti. Galatasaray İTÜ'yü yenerse, play-off'a girebilmek için Beşiktaş'ın Fenerbahçe'yi yenmesini bekleyecek; ayrıca maçlar bu şekilde sonuçlanırsa play-off çeyrek turunda Beşiktaş-Galatasaray eşleşecekti. Galatasaray İTÜ'yü 88-87, Beşiktaş da uzun süre geride götürdüğü maçta Fenerbahçe'yi 73-65 yendi. Bu sonuçla Fenerbahçe play-off dışı kalırken, lider Beşiktaş ile sekizinci Galatasaray eşleşti. Bu seri de ilginç olaylara sahne oldu. İlk maçta Beşiktaşlı Michael Bullock ile Galatasaraylı Mehmet Ali Tlabar kavga edince ikişer maç men cezası aldılar ve Beşiktaş üç yabancılı Galatasaray karşısında ilk maçın son dakikalarını ve son iki maçı yabancısız oynamak zorunda kaldı ve 2-1'lik sonuçla elendi. Amerikalı oyuncusuna teknik faul verilmeden atılmasını ve iki maç ceza verilmesini eleştiren Beşiktaş bir sonraki sezon küçülmeye gitti ve sezon sonunda küme düştü. Galatasaray'ın Fenerbahçe'ye belirgin bir üstünlük sağladığı bu dönemin sonunda galibiyet sayılarında Galatasaray 75-51 öndeydi. Galatasaray'ın güçten düşmesi ve Fenerbahçe üstünlüğü (1987-2011) 1980'li yıllarda istikrarlı bir kadroya sahip olan Galatasaray 1987'den sonra türlü nedenlerle tökezledi. Söz konusu yıl Türkiye Basketbol Federasyonu yabancı ve çifte vatandaş basketbolcular konusunda 9+1 kuralını yürürlüğe koydu. Bu kurala göre takımlar kadrolarında bir tane altyapısını Türkiye'de almamış basketbolcu bulundurabiliyorlardı . Bu düzenlemeyle sonradan Türk yapılmış basketbolcular da bir anda yabancı statüsüne düşüverdiler. Birkaç sezondur üç yabancıyla oynayan Galatasaray bu avantajını kaybettiği gibi, transfer ettiği tek yabancısı Antony Hackett'tan da beklediği verimi alamadı. Buna ilaveten, istikrarlı kadrosuna rağmen her yıl antrenör değiştiren sarı-kırmızılı takım 1987-88 sezonunda da geleneği bozmayarak Fenerbahçe'nin iki yıl önce Dennis Parryman ile yaptığı gibi Jack Avina adlı bir Amerikalı antrenör ile anlaştı, ancak bu antrenörden de beklediği performansı göremedi. Buna karşılık Fenerbahçe ise NBA takımı Denver Nuggets'ta forma giymiş Pete Williams ile başarılı bir transfer gerçekleştirdi. 27 Eylül 1987 tarihinde Fenerbahçe Ankara'da düzenlenen Osman Erverdi Turnuvası'nda yabancısız oynamasına rağmen Galatasaray'ı 72-70 yenerken hem turnuva şampiyonu oldu hem de Galatasaray'ın ezeli rekabetteki sekiz maçlık galibiyet serisini sonlandırdı. Sezon sonunda ise rakibini yine Ankara'da bu defa Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü Kupası'nda 78-75 mağlup ederek bu kupayı ilk kez müzesine taşıdı. Bu sezondan itibaren yaklaşık çeyrek yüzyıl süresince galibiyet ibresi Fenerbahçe'den yana seyretti. 1989-90 sezonu Fenerbahçe ligi lider bitirmesine rağmen yarı finalde Paşabahçe'ye elenince şampiyonluğu Galatasaray'a kaptırdı. Ancak sezon sonunda 26 Mayıs 1990 tarihinde rakibini Cumhurbaşkanlığı Kupası'nda 95-86 yenen sarı-lacivertliler hem şampiyonluğun kaybını telafi ettiler, hem de 5 yıl önceki maçın rövanşını almış oldular. Bu maçta takımlar şu kadrolarıyla mücadele ettiler: Fenerbahçe: Fatih Özal (24), Larry Richard (23), Can Sonat (21), Ferhat Oktay (13), Aliço Limoncuoğlu (11), Serdar Susmuş (3), Necdet Ronabar, Hakan Artış. Galatasaray: Hakan Yörükoğlu (28), Cem Caniklioğlu (22), Pete Williams (14), Lütfi Arıboğan (11), Ömer Kart (9), Recep Şen (2), Emir Turam, Yusuf Erboy, Yalçın Küçüközkan, Burçin Badem. 1990-91 sezonunda Fenerbahçe Türkiye Ligi'ndeki ilk şampiyonluğunu kazanırken ve 10 hazırlık maçı ile 14 lig maçında hiç yenilmemişken ilk mağlubiyetini 12 Ocak 1991 tarihinde Galatasaray'a karşı 98-83'lük skorla alması ezeli rekabetin ilginç anlarından biri oldu. Esasen bu durum daha sonraki sezonlarda da birkaç kez tekrarlandı. Nitekim, Galatasaray giderek güçten düşüp 1990'lı yıllar boyunca orta sıra takımı olurken, Fenerbahçe güçlü kadrolarıyla 1999 yılına kadar Efes Pilsen, Ülkerspor, Tofaş SAS ve Türk Telekom gibi müessese takımlarına kafa tutan tek kulüp takımı oldu. 1999-2000 sezonuna kadar Galatasaray Fenerbahçe'yi lig sıralamasında hiç geçemedi, ancak Fenerbahçe'nin Dream Team olarak adlandırılan 1993-94 sezonu kadrosunu ligde 88-80, yine Fenerbahçe'nin NBA yıldızlarıyla takviye ettiği 1998-99 sezonu kadrosunu 78-71 yenerek zaman zaman sürpriz sonuçlara imza attı. 1999-2003 arasında Fenerbahçe'nin erkek basketboluna yatırımı kısmasıyla galibiyetlerde kısa bir süreliğine denge kurulduysa da, 2003 yılından sonra Galatasaray'ın amatör şubelerinde gözlemlenen genel çöküş hali ezeli rekabetin rengini yine sarı-laciverte boyadı. Bu dönemin kayda değer gelişmelerinden bir tanesi 2002-03 sezonunda iki ezeli rakibin Beşiktaş ile ittifak halinde hareket ederek müessese kulüplerinin yarattığı haksız rekabete karşı ligi boykot etme kararı almalarıydı . 2001 Ekonomik Krizi ile sarsılmış olan üç büyükler kararı hayata geçirmedilerse de bütçelerini daralttılar, kadrolarını gençleştirdiler. Büyük çöküşü bir sezon erteleyebilen Galatasaray 2003-04 sezonunda 1 galibiyet farkla küme düşmekten son anda kurtuldu; 2004-05 sezonunda ise kulübün 100. yılında sarı-kırmızılılar küme düşme hattında yer aldılar, ancak play-out karşılaşmaları sonucunda kümede kalmayı başardılar. Kadın takımı ise aynı şansı yakalayamadı ve son maçta hem de Fenerbahçe'ye yenilerek küme düştü. Bu dönemde Fenerbahçe 2004 yılında takımın antrenörlüğüne 1996'da Efes Pilsen'i Koraç Kupası şampiyonluğuna ulusal takımı ise 2001'de Avrupa ikinciliğine ulaştırmış olan Aydın Örs'ü getirdi ve basketbolda yeniden yapılanma başlattı. Bu yeniden yapılanma 2006 yılında Ülkerspor'la birleşme sonucu yeni bir hamleye sahne oldu ve Fenerbahçe 16 yıl aradan sonra Türkiye Ligi şampiyonluğuna ulaştı. Kulübün 100. yılında futbol, basketbol ve voleybolda kadınlarda ve erkeklerde Galatasaray'a karşı oynanan 16 maçın tamamını Fenerbahçe kazanırken; 4 galibiyet de erkek basketboldan gelmişti. 9 Nisan 2005'te rakibini deplasmanda 90-63 yenen Fenerbahçe, 18 Mart 2007'de yine deplasmanda 91-57 yenerken rakibine karşı tarihinin en farklı galibiyetini alıyordu. Fenerbahçe 2006-07 sezonundan sonra 2007-08 ve 2009-10 sezonlarında da şampiyon oldu. Galatasaray ise 2005 yılında Ülker ile yaptığı sponsorluk anlaşması sonucu isminin önüne Cafe Crown markasını alarak yeniden orta sıralara geri döndü. Buna rağmen 2009-10 sezonunda basketbol şube sorumlularının yolaçtığı Cemal Nalga skandalı nedeniyle beş maçta hükmen yenik sayılması ve puan silinme czası nedeniyle 2004 ve 2005 yıllarından sonra bir kez daha küme düşme tehlikesiyle karşı karşıya kaldıysa da son maçlarda durumunu kurtardı. Galatasaray'ın 20-0 hükmen yenik sayıldığı maçlardan biri de Fenerbahçe karşılaşmasıydı. Fenerbahçe Ülker sezonu çifte kupayla kapattı. Fenerbahçe 1987-88 sezonundan 2009-10 sezonuna kadar rakibinin 24 galibiyetine karşı 43 galibiyet aldı. Yeniden kıyasıya rekabetin başladığı 2010-11 sezonunun başlangıcında galibiyet sayılarında Galatasaray'ın 98-94'lük üstünlüğü vardı. Yeniden kıyasıya rekabet dönemi (2011- ) 2010-11 sezonu basketbolda Fenerbahçe-Galatasaray rekabetinin geri geldiği dönem oldu. Fenerbahçe, Ülker ortaklığıyla 2010-11 sezonunda da bir önceki sezon olduğu gibi hem Türkiye Ligi'nde hem de Türkiye Kupası'nda şampiyon olurken lig finalinde Galatasaray'ı 4-2 ile geride bıraktı ve 1984-85 sezonunun rövanşını aldı. 11 Şubat 2011'de Kayseri'de rakibini Türkiye Kupası yarı finalinde eleyen sarı-lacivertiler 17 Haziran 2011'de de rakibinin salonunda lig şampiyonluğunu kutladı. 30 Aralık 2010'da Galatasaray Türkiye Ligi normal sezon maçında Fenerbahçe'yi 67-56 yenerken ezeli rekabette 100. galibiyetini aldı. Fenerbahçe'nin şampiyonluğunu ilan ettiği altıncı maçta ise sarı-lacivertliler 100. galibiyetlerine ulaştılar. 2011 yılında Medical Park ile sponsorluk sözleşmesi imzalayarak daha büyük yatırım yapan Galatasaray Futboldaki şike soruşturması nedeniyle 2011-12 sezonuna sıkıntılı giren Fenerbahçe Ülker'i Cumhurbaşkanlığı Kupası'nda uzatmada 103-97 yendi. Ancak, ligi lider bitiren Galatasaray play-off yarı finalinde o sezon dört kupa kazanan Beşiktaş'a elendi. Bu sonuçla Beşiktaş da Galatasaray'a karşı 1986-87 sezonunun rövanşını almış oldu. Galatasaray Medical Park özlediği Türkiye Ligi şampiyonluğuna 23 yıl sonra 2012-13 sezonunda kavuştu. Ancak bir anlamda sevinci yarım kaldı, zira o sezonun Türkiye Kupası'nı Eskişehir'de 10 Şubat 2013 tarihinde oynanan finalde 63-57'lik sonuçla Fenerbahçe Ülker'e kaptırdı; müteakip sezonun başında da 9 Ekim 2013'te Samsun'da oynanan maçta bu defa Cumhurbaşkanlığı Kupası'nda Fenerbahçe Ülker'e mağlup oldu. 2013-14 sezonu ezeli rekabette üzücü gelişmelere sahne oldu. Esasen iki kulüp arasında futboldaki şike soruşturması nedeniyle artan gerginlik, 6 Nisan 2014 tarihinde Türk Telekom Arena'da oynanan Türkiye Futbol Ligi karşılaşmasında artmış, Kadınlar Basketbol Ligi'nin finalinde yine Galatasaray'ın evsahipliğindeki maçtaki olaylar ve Fenerbahçeli yönetici Mahmut Uslu'nun Galatasaraylı taraftarlarca yumruklanması sonucu iyice alevlenmişti. Erkekler Basketbol Ligi'nde de iki takım final oynarken, yine Galatasaray'ın evsahipliğindeki dördüncü maçta çıkan olaylar nedeniyle sarı-kırmızılı takım kendi sahasındaki bir sonraki maçı seyircisiz oynama cezasına çarptırıldı. Buna karşılık Fenerbahçe'nin sahasındaki beşinci maçtaki olaylar sonucu Fenerbahçe'ye sadece para cezası verilmesini protesto eden Galatasaray durum 3-3 iken son maça çıkmama kararı aldı ve 4-3'lük skorla Fenerbahçe şampiyon oldu. 5 Haziran 2014 tarihinde Fenerbahçe'nin 74-73 kazandığı finalin ikinci maçında iki takımın galibiyet sayıları ilk kez 107-107 olarak eşitlendi. Fenerbahçe'nin 25 Haziran 2016'da kazandığı maçta ise 72 yıllık ezeli rekabette Fenerbahçe galibiyet sayısında ilk kez öne geçti (114-113). [[Dosya:Fenerbahçe Men's Basketball vs Galatasaray Men's Basketball 20170126 (8).jpg|küçükresim|upright=1.14|2016-17 sezonunda EuroLeague maçı öncesi iki takımın 236. maçı öncesi seremoni]] 2014-15 sezonunda iki takım arasındaki karşılaşmalar daha az gergin bir ortamda oynandı. O sezon Galatasaray Liv Hospital tarihinde ilk kez Euroleague'de Final Four oynayan Fenerbahçe Ülker'i ligde maddi sıkıntılardan dolayı sahada sadece altı oyuncuya yer verebilmesine rağmen 92-88 yenerek kayda değer bir sonuca imza attı. Buna karşılık sarı-lacivertliler de play-off çeyrek finalinde eşleştikleri ezeli rakiplerini bir kez daha eleyerek rövanşı almış oldular. 2015-16 sezonunda da iki ekip bu kez yarı finalde eşleşirken sarı-lacivertliler rakiplerini bu eşleşmede de saf dışı bıraktı (bu sonuçla son 8 play-off eşleşmesinin 7'sinde Fenerbahçe üstün taraf oluyordu). Bu turun 31 Mayıs 2016 tarihli ve Galatasaray Odeabank'ın ev sahipliğindeki dördüncü maçı, bir önceki maçta Galatasaraylı taraftarların çıkardığı olaylar nedeniyle seyircisiz oynanmıştı. 253. maç itibarıyla galibiyet sayılarında Fenerbahçe'nin 130-120'lik üstünlüğü bulunuyor. Kupalar Galatasaray Spor Kulübünün resmî sitesinde, İstanbul Ligi şampiyonlukları listesinde 1934-35 ve 1935-36 sezonları da kayıtlıysa da, sözkonusu sezonlarda anılan Ligin organize edildiğine dair bir kayda ulaşılamamıştır. Tüm maçlar Fenerbahçe-Galatasaray maç listelerine zaman zaman sehven giren üç karşılaşma bulunmaktadır: 16 Ağustos 1949 tarihinde Şişli Halkevi sahasında oynanan Açık Hava Turnuvası ile 18 Ekim 1950 ve 1 Kasım 1952 tarihlerinde Galatasaray Kulübü salonunda oynanan Üçlü Takımlar Turnuvası maçlarıdır. Sırasıyla 65-31, 45-26 ve 34-33'lük sonuçlarla Galatasaray'ın galibiyetiyle biten bu maçlar nizami takımlar yerine üç kişilik takımlar arasında oynanan tasnif dışı karşılaşmalardır. Kadınlar Tarihçe İlk karşılaşmalar (1955-1980) 1954 yılında Fenerbahçe (kadın basketbol takımı) sarı-lacivertli kulübün Çamlıca Kız Lisesi ile yaptığı işbirliği sonucu kuruldu. Aynı dönemde faaliyete geçen Galatasaray (kadın basketbol takımı) 1954-55 ilk kez kurulan İstanbul Kadınlar Basketbol Ligi'nde şampiyonluk için karşı karşıya geldiler. 30 Nisan 1955 tarihinde İTÜ salonunda oynan ilk maçta Galatasaray Fenerbahçe'yi uzatmada 20-19 yendi. İlk yarıyı 12-9 önde bitiren Fenerbahçe ikinci yarı Galatasaray'a yakalandı; uzatmada gülen taraf sarı-kırmızılılar oldu. Bu tarihi maçta takımlar şu kadrolarıyla oynadılar: Fenerbahçe: İnci (6), Deniz (5), Güneş (4), Ayten (2), Seta (2) Galatasaray: Ayda (6), Perihan (5), Akgül (4), Hatice (4), Güler (1). 7 Mayıs 1955 tarihindeki rövanş karşılaşmasında ise rakibini mağlup eden ve ilk İstanbul şampiyonluğunu kazanan ise Fenerbahçe oldu. Bu tarihi maçta ise takımlar şu kadrolarıyla sahada yer aldılar: Fenerbahçe: Deniz (8), Ayten (7), Süeda (4), Seta (2), İnci (1) Galatasaray: Perihan (7), Ayda (4), Akgül (2), Vecihe (2), Güler (2). Fenerbahçe takımı kurucularından Altan Dinçer ve Dr. Önder Dai tarafından çalıştırılarak giderek gelişti ve 1960 yılına kadar İstanbul şampiyonluğunu korurken 1956-1958 arasında ise üç kez Türkiye şampiyonu oldu. Galatasaray ise hızla güç kaybetti ve 1957 yılından sonra salonlardan kayboldu. Bu dönemde iki ezeli rakibin karşı karşıya geldiği son karşılaşma 29 Ocak 1956 tarihinde Spor ve Sergi Salonu'nda oynandı. Bu defa Fenerbahçe 48-16'lık farklı bir galibiyet alırken Ayten Salih 25 sayı atarak sayı rekorunun sahibi oldu. Bu maçın ardından takımlar 1980 yılına kadar hiç karşı karşıya gelmediler. Galatasaray 1957 yılından 1973 yılına kadar bu branşta kayboldu. Fenerbahçe ise 1968'e kadar sürekli faaliyet gösterdikten ve birçok başarı kazandıktan sonra 1968-69 sezonundan itibaren salonlarda görünmemeye başladı. Galatasaray İstanbul Kadınlar Basketbol Ligi'ndeki mütevazı mücadelesini sürdürürken, Fenerbahçe 1978-79 sezonunda önce gençler düzeyinde yeniden faaliyet göstermeye başladı; müteakip sezon da bu kadro A takımı yapıldı ve Fenerbahçe 11 sezon aradan sonra tekrar İstanbul Kadınlar Basketbol Ligi'nde boy gösterince iki ezeli rakip 14 yıl sonra karşı karşıya geldiler. Ancak 1979-80 ligindeki bu iki maç 15 yıl önceki gibi şampiyonluk değil sonuncu olmama mücadelesi olarak oynandı. 10 maçta 10 mağlubiyet alan sarı-kırmızlılar ligi son sırada bitirirken, sadece Galatasaray'ı iki kez yenen Fenerbahçe ise 5 sırada yer aldı. Fenerbahçe 1985 yılına kadar bu branşta boy gösterdiyse de bu defa Galatasaray 1987 yılına kadar yok oldu. 1987 yılında yeniden faaliyete geçen sarı-kırmızılılar önce İstanbul 1. Küme'de, ardından da Terfi maçlarında şampiyon olarak 1987-88 sezonunda Kadınlar Basketbol Süper Ligi'nde oynamaya hak kazanırken, 1987 yılında yeniden kurulan sarı-lacivertli takım 1989-90 sezonunda önce İstanbul 1. Küme'de şampiyon, ardından da Terfi maçlarında ikinci olarak Kadınlar Basketbol Süper Ligi'ne yükseldi ve iki ezeli takım bu defa 10 yıl aradan sonra 1990-91 sezonunda Türkiye Ligi'nde, bu defa yine şampiyonluk için, karşı karşıya geldiler. Galatasaray üstünlüğü (1990-1998) Fenerbahçe Türkiye Ligi'ne yükseldiğinde ezeli rakibi Galatasaray son üç sezondur ligde mücade etmekte olup, iki şampiyonluk kazanmıştı ve Türkiye'nin n güçlü kadrosuna sahipti. Sarı-laicvertlilerin de güçlü bir kadro kurmalarıyla 1990-91 sezonu Fenerbahçe ve Galatasaray arasındaki şampiyonluk yarışına sahne oldu. 20 Ekim 1990 tarihinde iki takım 10 yıl aradan sonra ve bu kez iddialı bir maçta karşı karşıya gelirken Galatasaray 69-64 galip gelmeyi bildi (aynı gün oynanan erkekler voleybol karşılaşmasında da Galatasaray Fenerbahçe'yi 3-2'lik sonuçla yenmeyi başarmıştı). Galatasaray bu galibiyetle Fenerbahçe'yi 35 yıl aradan sonra mağlup etmeyi başarmıştı. Bu karşılaşmanın 19 Ocak 1991 tarihindeki rövanşı ise bir anlamda ligin şampiyonunu belirleyecekti, zira bir puan gerideki Fenerbahçe'ye altı sayılık bir galibiyet liderliği getirecekti. Maça süratli başlayan sarı-lacivertliler ilk 15 dakikada 33-20 öne geçerken devreyi de 44-34 önde kapadılar. İkinci yarıda oturmuş kadrosunun avantajını kullanan ve dar kadrolu Fenerbahçe'nin yorulmasını değerlendiren Galatasaray maçı 72-68 kazanırken, bir anlamda şampiyonluğu garantiledi. İki kulübün başkanları Alp Yalman ve Metin Aşık yan yana izlediği ve Lütfi Kırdar Spor Salonu'nun tamamen dolduğu bu tarihi maçta takımların kadroları ve oyuncuların attıkları sayılar şu şekildeydi: Fenerbahçe: Adrian Vickers 29, Özlem Okumuş 14, Derya Taşçı 12, Semra 11, Sema Böler 2, Güldal Rumani, Pınar, İlke. Galatasaray: Myriam Henningsen 22, Pınar Baysan 18, Müge Kolday 12, Nurgül Söylemez 12, Özlem Özbek 2, Aycan Yeniley 4, Etkin Ünal 2, Canan Nilgün Bakır. Sezonun sonunda ise dönemin statüsü gereği ligin ilk iki sırasında yer alan Fenerbahçe ve Galatasaray Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Kupası için karşı karşıya geldiler ve Fenerbahçe maçı 70-64 kazanarak hem kupayı müzesine götürdü, hem kaybettiği lig şampiyonluğunu telafi etti, hem de 11 yıl sonra ezelî rakibini yenmenin sevincini yaşadı. 4 Nisan 1991 tarihli bu maçta ezeli rakipler ilk kez İstanbul dışında karşı karşıya gelmişlerdi. Bir sonraki sezon Fenerbahçe daha da güçlendi ve Lig bir kez daha Fenerbahçe-Galatasaray çekişmesine sahne oldu. 4 Nisan 1992 tarihli maçta bir puan öndeki Fenerbahçe'ye şampiyonluk için galibiyet yetecekken son saniye pota dibinden kaçırılan sayıyla sarı-lacivertliler 63-62 yenildi ve Galatasaray dördüncü şampiyonluğuna ulaştı. Bu tarihte, ezeli rekabette kırılma anlarından biri gerçekleşti. Fenerbahçe yönetimi şubeyi kapatma düşüncesiyle yaz dönemini hareketsiz geçirirken, Galatasaray Fenerbahçe'nin yıldız oyuncusu Derya Taşçı ile ulusal oyuncular Çelen Kılınç ve Handan Özbek'in yanı sıra, iki yeni Amerikalı transfer ederek 1992-93 sezonu için adeta rakipsiz bir kadro kurdu. 1992-93 sezonunda ayrıca kadınlarda ligde play-off sisteminin ilk kez uygulanmaya başlandı; ayrıca Cumhurbaşkanlığı Kupası ve Türkiye Kupası hayata geçirildi. Avrupa Kupalarında başarı hedefleyen ve ulusal oyuncuları bünyesinde barındıran Galatasaray 1992-93 sezonundan 1997-98 sezonuna kadar altışar kez lig, Türkiye Kupası ve Cumhurbaşkanlığı Kupası şampiyonu oldu ve benzersiz bir hegemonya kurdu. Bu süre içinde ise Fenerbahçe 1993-94 sezonunda kadrosunu gençleştirdi. 1994 yılında Türkiye şampiyonu olan genç takıma yapılan takviyelerle müteakip iki sezon tekrar şampiyonluğa oynayan Fenerbahçe, Galatasaray'ın üstünlüğünü kırmayı başaramadı. İki takım 1994-95 üç kulvarda, 1995-96 sezonunda ise sadece ligde finallerde karşı karşıya geldilerse de tüm maçlarda gülen taraf Galatasaray oldu. Fenerbahçe sadece 1996 yılındaki finalin ikinci maçında galibiyete yaklaştı, bir ara 13 sayı öne geçtiği maçta rakibine yakalandı ve normal süre 91-91 bitti. Uzatmalarda ise deneyimiyle Galatasaray ezeli rakibini mağlup ederek sekizinci şampiyonluğuna ulaştı. Karşılaşma, iki takımın attığı toplam 209 sayıyla en skorlu Fenerbahçe-Galatasaray maçı olarak tarihe geçti. Müteakip iki sezon Fenerbahçe kadın basketbol takımı kendisini kapanma tartışmalarının ortasında buldu. Sonuçta Yönetim Kurulları devam kararı aldılarsa da, iyice zayıflayan ve yıldızları Serap Köz ile Arzu Özyiğit'i Galatasaray'a kaptıran Fenerbahçe bir kez daha rekabetin zayıf kanadı oldu. Nitekim 28 Eylül 1997 tarihli maçta Galatasaray Fenerbahçe'yi Abdi İpekçi Arena'nda 98-41 yenerken ezeli rekabetteki en farklı sonuca imza attı. Rövanşta da Fenerbahçe'yi 88-46 yenen Galatasaray ezeli rakibine iki maçta toplam 99 sayı fark atmıştı. Fenerbahçe'nin tamamen yerli oyuncularla mücadele ettiği, Galatasaray'ın ise ulusal oyuncuların yanına yıldız Amerikalı oyuncuları eklediği bu dönemde Galatasaray 17 Eylül 1991'den 4 Nisan 1999'a kadar yaklaşık 7,5 yıl içinde toplam 25 karşılaşmada Fenerbahçe'ye galibiyet şansı tanımamıştı. Buna karşılık, rekabetin tek taraflı olduğu bu ortamda Türkiye'de kadın basketbolu erkeklerde 1993 yılından beri gözlenen patlamayı yapamamış ve millî takım 2005 yılına kadar Avrupa Kadınlar Basketbol Şampiyonası'na katılamamıştı. Bu dönemde millî takımın sağladığı tek uluslararası başarı 1997 Akdeniz Oyunları'nda Hırvatistan'ın ardından kazandığı ikincilik oldu. Fenerbahçe üstünlüğü (1999-2008) Kıyasıya rekabet (2008-günümüz) Kupalar Tüm maçlar {| class="wikitable sortable" style="text-align: center" |- !# !Tarih !Yer !Mahiyeti !Ev sahibi !Sonuç !Konuk |- |1||30-04-1955||İTÜ Salonu||İstanbul Ligi||Galatasaray||bgcolor=A32638|<span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"><span style="color:#FFB300;"> |Galatasaray Ç.F. |- |169 |20-04-2023 |Ahmet Cömert Spor Salonu |Türkiye Ligi Yarı Finali |Galatasaray Ç.F. |bgcolor=navy| |Fenerbahçe A.H. |- |170||17-09-2023||Metro Enerji||Türkiye Ligi||||bgcolor=navy|<span style="color:yellow;">84-56|| |- Tekerlekli Sandalye Tekerlekli Sandalye Tarihçe İlk karşılaşmalar (2021) Fenerbahçe, 26 Ekim 2021 tarihinde 1907 Fenerbahçe Engelli Yıldızlar SK'nın kulübe devri ile bugünkü ismini almıştır. Böylelikle Galatasaray ile de tekerlekli sandalye basketbolunda ilk derbi başlamış oldu. İki takım arasındaki ilk derbi ligde 8 Kasım 2021 tarihinde oynandı ve Fenerbahçe rakibini kendi sahasında 79-73 mağlup ederek ilk derbinin galibi olmuştur. 2021-2022 sezonu Tekerlekli Sandalye Basketbol Süper Lig'inin 2. yarısında Galatasaray'ın sahasında oynanan maçı da Fenerbahçe 63-75 kazanarak rakibi karşısında 2. galibiyetini elde etmiştir. Normal sezon maçları sonrası Yalova'da oynanan play off yarı final etabında karşılan ezeli rakiplerden Galatasaray serideki ilk maçı kazanmış ve durumu 1-0'a getirmiştir. Ancak serinin 2. ve 3. maçını kazanan sarı lacivertli takım durumu 2-1'e getirerek adını finale yazdırmıştır. 2022-2023 Sezonu Tekerlekli Sandalye Basketbol Süper Ligi 12. hafta karşılaşmasında Fenerbahçe Göksel Çelik rakibi Galatasaray Tunç Holding'i kendi evinde 71-64 mağlup etmiştir. Kupalar Fenerbahçe SK'nın başarıları içerisinde kulüp bünyesine katılmadan önceki isimlerde mücadele edilen 1907 Fenerbahçe Engelli Yıldızlar SK ile İstanbul Engelli Yıldızlar SK isimlerinde mücadele edilen dönemlere ait kupalarda yer almaktadır. Tüm maçlar Kaynakça Kategori:Fenerbahçe (basketbol takımı) Kategori:Galatasaray SK Kategori:Türkiye'de basketbol Kategori:Spor rekabetleri
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri