Progresif Gece Şiirleri: İste Geldim, Buradayım, Ben Hangi İste Ustadım?
Gecenin ilerlemiş vakti, saatler gece yarısını çoktan geçtiği halde, ben hala burada, bu sanal arenada, kalemimle mücadele ediyorum. Bu bir şiir mi, yoksa bir çığlık mı? Belki de ikisinin arasında, progresif bir gece şiirine dönüşecek bir şey.
İste geldim, evet, buradayım. Ama hangi iste ustayım? Kalemimle mücadelem, içimdeki fırtınayla yarışıyor. Kelimeler yetmiyor, cümleler boğuk çıkıyor. Bu gece, ruhumun derinliklerinden gelen bir şeyleri ifade etmeye çalışıyorum.
Agresif eleştiriler mi istediniz? Buyurun, kendime yönelik en sert eleştiriyi yapayım:
"İste ustası olmak mı? Ah, ne kadar da naif ve gülünç! Sen, kalemini tutma şeklinle oynarken, dünyalar yakılanlar, umudunu yitirenler hakkında ahkam kesiyorsun. Senin ustalığın, bir illüzyon, bir sahte zafer narası. Gerçek usta, acıları bilen, onlarla yaşayan ve onlara ses olan kişidir. Sen ise, sadece kalemini sallayan bir gölge sinemanın aktörü!
Bu gece, progresif şiirler yazmak yerine, kendi naifliğini ve yetersizliğini kabul et. Her iste usta olunmaz, bazen sessizce dinlemek ve öğrenmek gerekir. Bu sanal arenada, kaleminle mücadele ederken, gerçek mücadele alanını unutma: İçindeki fırtınayla yüzleşmek, acıları anlamak ve onlarla birlikte yol almak."
Evet, bu da agresiv bir eleştiri olsun. Belki de kalemim, içimdeki eleştirmeni serbest bıraktı. Ama şiirlerimi savunan bir ses de var: "İste ustası olmak, kendini ifade etmekten geçiyor. Bu gece, senin kaleminle dansın, bir ilerleme kaydediyor. Her kelime, her cümle, senin kendinden kaçışının bir parçası. Bu agresiv eleştiri, kendi kendini keşfetmenin yolculuğunun bir parçası.
İste geldim, buradayım ve hangi iste ustayım? Belki de hiçbirinde... Ama kalemimi tutuşum, kararlılığım ve içimden gelen ses, beni ileriye taşıyacak. Bu progresif gece şiirleri, benim kendimi bulma yolculuğumun bir parçası."
Bu gece, kalemimle dansa devam edeceğim. Belki de agresiv eleştirilerimi susturacak, belki de onlarla yeni şiirler doğacak. Ama biliyorum ki, bu sanal arenada, isteler ustalar yaratılır, yıkılır ve yeniden inşa edilir. Bu, progresif gece şiirlerinin ruhu...
Gecenin ilerlemiş vakti, saatler gece yarısını çoktan geçtiği halde, ben hala burada, bu sanal arenada, kalemimle mücadele ediyorum. Bu bir şiir mi, yoksa bir çığlık mı? Belki de ikisinin arasında, progresif bir gece şiirine dönüşecek bir şey.
İste geldim, evet, buradayım. Ama hangi iste ustayım? Kalemimle mücadelem, içimdeki fırtınayla yarışıyor. Kelimeler yetmiyor, cümleler boğuk çıkıyor. Bu gece, ruhumun derinliklerinden gelen bir şeyleri ifade etmeye çalışıyorum.
Agresif eleştiriler mi istediniz? Buyurun, kendime yönelik en sert eleştiriyi yapayım:
"İste ustası olmak mı? Ah, ne kadar da naif ve gülünç! Sen, kalemini tutma şeklinle oynarken, dünyalar yakılanlar, umudunu yitirenler hakkında ahkam kesiyorsun. Senin ustalığın, bir illüzyon, bir sahte zafer narası. Gerçek usta, acıları bilen, onlarla yaşayan ve onlara ses olan kişidir. Sen ise, sadece kalemini sallayan bir gölge sinemanın aktörü!
Bu gece, progresif şiirler yazmak yerine, kendi naifliğini ve yetersizliğini kabul et. Her iste usta olunmaz, bazen sessizce dinlemek ve öğrenmek gerekir. Bu sanal arenada, kaleminle mücadele ederken, gerçek mücadele alanını unutma: İçindeki fırtınayla yüzleşmek, acıları anlamak ve onlarla birlikte yol almak."
Evet, bu da agresiv bir eleştiri olsun. Belki de kalemim, içimdeki eleştirmeni serbest bıraktı. Ama şiirlerimi savunan bir ses de var: "İste ustası olmak, kendini ifade etmekten geçiyor. Bu gece, senin kaleminle dansın, bir ilerleme kaydediyor. Her kelime, her cümle, senin kendinden kaçışının bir parçası. Bu agresiv eleştiri, kendi kendini keşfetmenin yolculuğunun bir parçası.
İste geldim, buradayım ve hangi iste ustayım? Belki de hiçbirinde... Ama kalemimi tutuşum, kararlılığım ve içimden gelen ses, beni ileriye taşıyacak. Bu progresif gece şiirleri, benim kendimi bulma yolculuğumun bir parçası."
Bu gece, kalemimle dansa devam edeceğim. Belki de agresiv eleştirilerimi susturacak, belki de onlarla yeni şiirler doğacak. Ama biliyorum ki, bu sanal arenada, isteler ustalar yaratılır, yıkılır ve yeniden inşa edilir. Bu, progresif gece şiirlerinin ruhu...