Bu sorunun temelinde, 1950'lı yılların plazma kan bağışı ihtiyaçlarını karşılamak için alınan Faktör VIII, hemofili hastalığındaki insanlar ve mahkumların kaynaklarından elde edilen plazma kanının karıştırılmasıyla yapıldı. Bu süreçte, plazmanın kirlenme riskini önemli ölçüde artırdı. Faktör VIII, binlerce kişinin kan nakli veya Faktör VIII yoluyla bozulmuş kan ve kan ürünlerinden enfekte olduğu tahmin edilirken, bu nedenle soruşturma içinde 30 binden fazla kişinin enfekte olduğu düşünülmektedir.
Soruşturmanın ana görüşünde, plazma ürünlerinin toplu olarak birikmesiyle ilgili hepatit riskleri konusunda uyarıda bulunan Dünya Sağlık Örgütü, ülkeleri plazma ithal etmemeye çağırdı. AIDS'in başlangıcı 1980 yıllarında gerçekleşmiştir ve bu zaman dilimindeki tedavi yöntemleri, hemofili hastalığıyla enfekte olan insanların kaynaklarından alınan plazma kanının kullanılması nedeniyle riskliydi.
Hükümet, mağdurların tazminat taleplerini karşılamak için bir hayır kurumu kurmuştur. Mağdurlara, tazminat alabilmeleri için Sağlık Bakanlığı'na dava açmak üzere baskı yapıldı. Ancak, bu süreç boyunca feragat mağdurların, HIV enfeksiyonunu bilmelerine rağmen hepatit nedeniyle dava açmasını da engelledi.
Başbakan Theresa May'in sözlerinden sonra, hükümet tazminat davasını kabul etti ve nihai faturanın 10 milyar sterlin civarında olacağı öngörülmektedir. Ekim 2022'de yetkililer, hayatta kalanların ve eşlerin her biriye 100 bin sterlin tutarında geçici ödeme yaptı. Hükümetin farklı enfeksiyonlar için farklı ödemeler duyurması ve ayrıca ölen kişilerin ailelerinin yapılacak geçici ödemeleri ele alması bekleniyor.