Çocuklar ve ergenler için hayal gücünü geliştirebilmesi açısından bir önem ifade edebilirken, yetişkinler tarafından bakıldığında su götürmez bir gerçektir. Çocuklukta kalan bazı şeyler özlem yaratır, iyi hoş da üniversitede bacaklarının arasına sopa alıp Quidditch oynamak nedir? 20 li yaşlarına gelmişsin; bunların 30 luk versiyonları da vardır bu arada. Lan insanın bu yaşta Harry Potter'a güzellemeler yapması, hayatının merkezine koyması nasıl bir gelişmemişliktir. 2500 sene önce insanların yazdığı, tartıştığı şeylere bakıyorsun yaşadığın zamandan tiksiniyorsun yeminle.
Ortağın kocaman kocaman gelişmekten, okumaktan korkan ergen yetişkin kaynıyor. Uzunca bir edit: Tahmin ettiğim gibi pek yapısal bir eleştiri gelmedi. Bir tanesi 2 kere "amk" dememe takılmış, öbürü filmde oynayan bir aktörün sözünü paylaşmış. Mesela bu aktörü bu kadar sözü dinlenebilir kılan nedir? Bir tanesi seri için diyor ki; "Her insanın eşit olduğu ve faşizmin zehrinin bireysel ve toplumsal sonuçlarının anlatıldığı kitap serisi." Of abi of. Bu abartılmış balon olduğunun kanıtı değildir de nedir? 1984, Cesur Yeni Dünya gibi kitapların varlığı söz konusuyken bir insan bunu söylemeye nasıl utanmaz anlamak mümkün değil. Ya saygısızlık ya cahillik. Ya da ikisi. Adamlar serinin doğadaki her canlıyı sevmeyi anlattığını, öğrettiğini söylüyor ama serinin fanları sırf kendileri gibi düşünmediğim için içleri nefret dolup kafalarına estiği gibi hakaret ediyorlar. Sığ kaynakların fanı olup bir takım değerlere sahip olduğunuzu düşünürseniz ve kendinizi sorgulayacak gelişime sahip olamadığınızı da düşünürsek bunda da pek şaşıracak bir şey yok. Sığlık hayat mottosu yapılan sözden belli oluyor zaten. Paçalardan akıyor. Kitabın felsefesi olduğunu iddia edenlerin hayatında felsefe alanında herhangi bir çaba göstermiş olduğunu düşünmüyorum. Ufaktan felsefeyle ilgilenmeye çalışan bir insan bu dipsiz kuyuyu farkedince bunu söyleyecek cesareti kendinde bulamayacaktır. Bir diğer nokta ise benim gibi düşünen insanların hayatının gri olduğu yanılgısı. Hayatı gri olan sizlersiniz. Yalnızsınız, yalnızlıktan ölüyorsunuz ve gri hayatlarınızdan kaçmak için hayal dünyasının güzelliklerinde arayışlara giriyorsunuz ve bir takım erdemler kazandığınızı düşünüyorsunuz. Kendinizle hesaplaşmaya cesaretiniz yok. Yüzünü görmediğiniz, sosyal medyada tanıştığınız insanlara can dostum muamelesi yapan zavallılığın doruklarında yaşadığınızı farketmeyen insanlarsınız. Çok ciddi takıldığımızı falan zannediyorsunuz ama merak etmeyin; baya dolu dolu yaşıyoruz. Gönlünüz ferah olsun. Son olarak ben seriye yarrak gibi bir seridir demiyorum, "abartılmıştır" diyorum. Çok sevebilirsin, ama bana hayır abartılmamıştır dersen bu seriye masterpiece muamelesi çekmiş olursun. Ama değil.
Ortağın kocaman kocaman gelişmekten, okumaktan korkan ergen yetişkin kaynıyor. Uzunca bir edit: Tahmin ettiğim gibi pek yapısal bir eleştiri gelmedi. Bir tanesi 2 kere "amk" dememe takılmış, öbürü filmde oynayan bir aktörün sözünü paylaşmış. Mesela bu aktörü bu kadar sözü dinlenebilir kılan nedir? Bir tanesi seri için diyor ki; "Her insanın eşit olduğu ve faşizmin zehrinin bireysel ve toplumsal sonuçlarının anlatıldığı kitap serisi." Of abi of. Bu abartılmış balon olduğunun kanıtı değildir de nedir? 1984, Cesur Yeni Dünya gibi kitapların varlığı söz konusuyken bir insan bunu söylemeye nasıl utanmaz anlamak mümkün değil. Ya saygısızlık ya cahillik. Ya da ikisi. Adamlar serinin doğadaki her canlıyı sevmeyi anlattığını, öğrettiğini söylüyor ama serinin fanları sırf kendileri gibi düşünmediğim için içleri nefret dolup kafalarına estiği gibi hakaret ediyorlar. Sığ kaynakların fanı olup bir takım değerlere sahip olduğunuzu düşünürseniz ve kendinizi sorgulayacak gelişime sahip olamadığınızı da düşünürsek bunda da pek şaşıracak bir şey yok. Sığlık hayat mottosu yapılan sözden belli oluyor zaten. Paçalardan akıyor. Kitabın felsefesi olduğunu iddia edenlerin hayatında felsefe alanında herhangi bir çaba göstermiş olduğunu düşünmüyorum. Ufaktan felsefeyle ilgilenmeye çalışan bir insan bu dipsiz kuyuyu farkedince bunu söyleyecek cesareti kendinde bulamayacaktır. Bir diğer nokta ise benim gibi düşünen insanların hayatının gri olduğu yanılgısı. Hayatı gri olan sizlersiniz. Yalnızsınız, yalnızlıktan ölüyorsunuz ve gri hayatlarınızdan kaçmak için hayal dünyasının güzelliklerinde arayışlara giriyorsunuz ve bir takım erdemler kazandığınızı düşünüyorsunuz. Kendinizle hesaplaşmaya cesaretiniz yok. Yüzünü görmediğiniz, sosyal medyada tanıştığınız insanlara can dostum muamelesi yapan zavallılığın doruklarında yaşadığınızı farketmeyen insanlarsınız. Çok ciddi takıldığımızı falan zannediyorsunuz ama merak etmeyin; baya dolu dolu yaşıyoruz. Gönlünüz ferah olsun. Son olarak ben seriye yarrak gibi bir seridir demiyorum, "abartılmıştır" diyorum. Çok sevebilirsin, ama bana hayır abartılmamıştır dersen bu seriye masterpiece muamelesi çekmiş olursun. Ama değil.