Hazal Kaya'nın Mükremin Gezgin'i Savunması: "Tahammülsüzlükle Karşılaşan Birine Gülen İnsanları Eğlendirmeyi Başardı"
Mükremin Gezgin, dokuz ay boyunca hamile taklidi yaparak 7 Mayıs 2022'de hastanede sezaryenla doğurduğunu ve Onur ismini verdiği bir erkek çocuk sahibi olduğunu iddia eden ve bu anı TikTok'tan yayınlayan kişi. Bu olay, Ayşe Arman ve Bergüzar Korel'in tepkisini çekti ve sosyal medyada büyük bir tartışma yarattı.
Bu noktada, Hazal Kaya Mükremin'e sahip çıkarak, "Öyle tahammülsüz bir yerde ona gülen insanları eğlendirmeyi başardı. Ne oldu bu kadar mevzu yaratacak? Ben bir şey mi kaçırdım?" diyerek konuya farklı bir bakış açısı getirdi. Kaya, Mükremin'i hedef gösterenlere seslenerek, "İsim verip hedef göstererek elinize ne geçiyor? Mükrem'in başına bir şey gelmesi halinde bu sorumluluğu almaya hazır mısınız?" sorularını yöneltti.
Kaya, daha sonra paylaştığı görselde ise, öfke ve tahammülsüzlükle yaptığı paylaşımı sildiğini ve şu sözleri ekledi: "Bu toplumda can güvenliğini bile sağlayamadığımız, teknik olarak 'kırılgan azınlık' diye çağırılan birilerini, aşağılayıcı bir biçimde ve tahammülsüzce, sadece size anlamsız geldiği için hedef göstermezsiniz."
Kaya'nın bu sözleri, Mükremin'e yönelik tepkileri yumuşattı ve birçok kişi onun bu duruşunu destekledi. Sonradan eklenen yorumda ise, "Gayet yerinde ve dozunda bir tepki vermiş Hazal Kaya. Mükremin Gezgin kendince uzun metrajlı bir film çekmiş. Dokuz ay boyunca rol yapmış, sonunda doğurdum diye çocuğu kucağına almış. Çocuğu anne babasından kaçırıp sahneye dahil etmemiş. Anne baba bile isteye çocuğu vermiş." denildi.
Peki, bu olay bize ne anlatıyor? Filmlerde ve dizilerde bebekler kullanılmıyor mu? Bergüzar Korel rol aldığı dizilerde çocuk oyuncu kullanmadı mı? Dizi ve filmlerde hep çok iyi anneler mi anlatıldı? O zaman neden bu kişiler, anneliği kutsal sayıp bu dizi ve filmleri taşlamadı? Mükremin'in yaptığı doğru mu, yanlış mı? Bu soruların cevabı kişisel değerlere ve inançlara bağlı olarak değişebilir. Ancak unutulmamalıdır ki, her birey kendi seçimlerini özgürce yapabilir ve bu seçimlerin sonuçları da ona aittir. Toplum olarak yargılamaktan ve hedef göstermekten ziyade, farklılıklara saygı duymayı ve herkesi olduğu gibi kabul etmeyi öğrenmeliyiz.
Mükremin Gezgin, dokuz ay boyunca hamile taklidi yaparak 7 Mayıs 2022'de hastanede sezaryenla doğurduğunu ve Onur ismini verdiği bir erkek çocuk sahibi olduğunu iddia eden ve bu anı TikTok'tan yayınlayan kişi. Bu olay, Ayşe Arman ve Bergüzar Korel'in tepkisini çekti ve sosyal medyada büyük bir tartışma yarattı.
Bu noktada, Hazal Kaya Mükremin'e sahip çıkarak, "Öyle tahammülsüz bir yerde ona gülen insanları eğlendirmeyi başardı. Ne oldu bu kadar mevzu yaratacak? Ben bir şey mi kaçırdım?" diyerek konuya farklı bir bakış açısı getirdi. Kaya, Mükremin'i hedef gösterenlere seslenerek, "İsim verip hedef göstererek elinize ne geçiyor? Mükrem'in başına bir şey gelmesi halinde bu sorumluluğu almaya hazır mısınız?" sorularını yöneltti.
Kaya, daha sonra paylaştığı görselde ise, öfke ve tahammülsüzlükle yaptığı paylaşımı sildiğini ve şu sözleri ekledi: "Bu toplumda can güvenliğini bile sağlayamadığımız, teknik olarak 'kırılgan azınlık' diye çağırılan birilerini, aşağılayıcı bir biçimde ve tahammülsüzce, sadece size anlamsız geldiği için hedef göstermezsiniz."
Kaya'nın bu sözleri, Mükremin'e yönelik tepkileri yumuşattı ve birçok kişi onun bu duruşunu destekledi. Sonradan eklenen yorumda ise, "Gayet yerinde ve dozunda bir tepki vermiş Hazal Kaya. Mükremin Gezgin kendince uzun metrajlı bir film çekmiş. Dokuz ay boyunca rol yapmış, sonunda doğurdum diye çocuğu kucağına almış. Çocuğu anne babasından kaçırıp sahneye dahil etmemiş. Anne baba bile isteye çocuğu vermiş." denildi.
Peki, bu olay bize ne anlatıyor? Filmlerde ve dizilerde bebekler kullanılmıyor mu? Bergüzar Korel rol aldığı dizilerde çocuk oyuncu kullanmadı mı? Dizi ve filmlerde hep çok iyi anneler mi anlatıldı? O zaman neden bu kişiler, anneliği kutsal sayıp bu dizi ve filmleri taşlamadı? Mükremin'in yaptığı doğru mu, yanlış mı? Bu soruların cevabı kişisel değerlere ve inançlara bağlı olarak değişebilir. Ancak unutulmamalıdır ki, her birey kendi seçimlerini özgürce yapabilir ve bu seçimlerin sonuçları da ona aittir. Toplum olarak yargılamaktan ve hedef göstermekten ziyade, farklılıklara saygı duymayı ve herkesi olduğu gibi kabul etmeyi öğrenmeliyiz.