Çocukluğumun en keyifli anlarından biri, gece yarısına kadar süren Hıdrellez kutlamalarıydı. Birkaç gün boyunca arkadaşlarımla birlikte sokaklarda lastik toplamak ve bunları çalınmaması için komşu sokaktaki çocuklara karşı korumakla meşgul olurduk. Sonrasında ise sokak boyunca yanan ateşlerin etrafında toplanırdık. Sabahları annemin erken kalkıp bir gül ağacının altına, ya kibritten yapılmış bir ev ya da kağıda çizdiği sembollerle bıraktığı birkaç kuruşu hatırlarım. Bu geleneksel kutlama, gerçekleşip gerçekleşmediğine dair elimde herhangi bir kanıt olmamasına rağmen annem, gül ağacını bulabilecek mi diye bana sorardı. Evet, gül ağacını bulabilecek miyim acaba?