Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

I. Gıyâseddin Keyhüsrev

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
[[Dosya:Alexios III -Angelos.jpg|küçükresim|250px|Keyhüsrev’i sarayında ağırlamış olan Bizans imparatoru III. Aleksios]] [[Dosya:Theodore I Laskaris miniature.jpg|küçükresim|250px| İznik İmparatoru I. Theodoros Laskaris ile savaşırken öldürüldü]] [[Dosya:Alaedin Camii.JPG|küçükresim|250px|Mezarı, Konya'daki Alâeddin Camii'ndedir]] I. Gıyaseddin Keyhüsrev (Arap alfabesiyle: غياث الدين كيخسرو بن قلج ارسلان (Gīyās el-Dīn Keyhüsrev bin Kılıç Arslān)) (ö. 1211) Türkiye Selçuklu Sultanı ve II. Kılıç Arslan'ın oğludur. İki değişik dönemde tahta çıktı. 1192’de çıktığı Anadolu Selçuklu tahtını dört yıl sonra II. Süleyman Şah’a terk etmek zorunda kalmış; dokuz yıl maceralı bir hayat sürdükten sonra Süleyman Şah’ın ölümü üzerine geri dönüp tekrar tahtı ele geçirmiştir. Saltanatı sırasında Antalya’yı fethederek Anadolu’yu milletlerarası ticaret yollarının merkezi haline getirdi. Kayseri’de kızkardeşi adına yaptırdığı Gevher Nesibe Dârüşşifâsı ve Tıp Medresesi İslami dönemde Anadolu’da yaptırılan en eski hastane ve dünyanın ilk tıp fakültelerindendir. Yaşamı Babası Anadolu Selçuklu Sultanı II. Kılıçarslan, annesi Bizanslı bir prensestir. II. Kılıçarslan'ın on bir oğlundan en küçüğüydü. 1186’da ülkesini oğulları arasında paylaştıran babası ona melik sıfatıyla Borgulu ve Kütahya yörelerinin yönetimini verdi. Meliklik döneminde idaresi altındaki uç bölgesinde oturan Türkmenler ve ağabeyleri Muhyiddin Mesud ve Kutbüddin Melikşah ile birlikte Bizans İmparatorluğu’na, Alman İmparatoru Friedrich Barbarossa kumandasındaki Haçlı ordularına ağır kayıplar verdirdi. Birinci saltanatı II. Kılıç Arslan hayattayken oğulları arasında veliahtlık mücadelesi başladı. Sivas Meliki Kutbüddin Melikşah Konya’da kendisini zorla veliaht ilân ettirince Borgulu’ya giden II. Kılıçarslan, Keyhüsrev’i veliaht ilan etti. Birlikte Konya’ya yürüyüp şehre hakim oldular. Aksaray’a kaçan Kutbeddin’in peşinden giden Gıyaseddin Keyhüsrev babası ile birlikte şehri kuşattı. Kuşatma sırasında II. Kılıçarslan hastalanıp ölmesi üzerine Gıyaseddin Keyhüsrev Konya’da tahta çıktı (1192). I. Gıyaseddin Keyhüsrev, 1196’ya kadar sürecek ilk saltanatı döneminde Menderes nehrine kadar uzanan Bizans topraklarını fethetmiş; bu sırada özellikle Karia ve Tantalus halkından esir aldığı Hristiyan halkı nüfuzu azalmış olan Akşehir bölgesine yerleştirmiştir. Kendilerine toprak, ziraat aletleri ve tohumluk verip beş yıl vergiden muaf tuttuğu esirler; Bizans’la anlaşma sağlandığında ülkelerine dönmediği gibi kimi Bizans şehirlerinin Hristiyan halkı da kitleler halinde Selçuklu ülkesine göç etti. Bu dönemde kardeşlerinden Tokat Meliki Rükneddin Süleyman Şah, onu devirip hükümdar olmak için hazırlıklar yapmaktaydı. Süleyman Şah, Keyhüsrev’in babasını zehirlediği iddiası ile onu yıpratmaya ve hükümdar olduğunda kardeşlerini yerlerinde bırakacağına söz vererek onları kendi yanına çekmeye çalıştı; Sonunda Konya üzerine yürüyerek şehri kuşattı. Dört aylık kuşatmadan sonra Gıyaseddin Keyhüsrev, Konya halkının çektiği sıkıntıyı bizzat yaşadığı için şehri terk edeceğini bildirdi, iki taraf arasında anlaşmanın imzalanmasından sonra şehri terk etti. İki saltanat arasındaki dönem Konya’dan ayrıldıktan sonra dokuz yıl sürecek gurbet hayatına başlayan Gıyaseddin Keyhürev, tahtı yeniden elde etmek ümidiyle diğer kardeşlerini çevredeki hükümdarları ziyaret etti. Önce Selçuklulara tâbi Kilikya Ermeni Kralı I. Levon'un prenslik merkezi Sis’te, ardından kardeşleri Tuğrul Şah ve Kayser Şah’ın yanında Elbistan ve Malatya’da kaldıktan sonra Eyyûbîlerin Suriye sultanı el-Melikü’l-Âdil’in yanına Halep’e gitti. Bir süre de Âmid’de ve Ahlatşahlar’dan Balaban’ın yanında kaldı. Ziyaret ettiği hükümdarlardan umduğu desteği bulamayınca Trabzon'a geçerek oradan bir gemiyle İstanbul'a gidip Bizans’a sığındı. İmparator III. Aleksios, onu Bizans'ın ileri gelen devlet adamlarından Manuel Mavrozomes'in kızı ile evlendirdi. Keyhusrev, Haçlıların İstanbul'u işgali üzerine (Şubat 1204) kayınpederinin malikanesine gitmek zorunda kaldı. İkinci saltanatı II. Süleyman Şah, 1204'te öldüğünde yerine bir süre II. Süleyman Şah'ın çocuk yaştaki oğlu III. Kılıç Arslan geçti ama 8 ay hüküm sürebildi. Kardeşinin ölüm haberini alan I. Gıyaseddin Keyhüsrev, Sultan’ın çocuk yaşta olmasından rahatsız olan devlet adamlarının çağrısına uyarak tahtını yeniden ele geçirmek üzere harekete geçti. Konya'ya gidebilmek için İznik İmparatorluğu topraklarından geçmek zorundaydı. Bu devletin başında olan Laskaris’in şartlarını kabul etmek zorunda kaldı: Denizli ile Honaz’ı iade etmesi ve şehzadelerini rehin bırakması gerekmişti (Tahtını geri aldıktan bir süre sonra oğullarına kavuşabildi.) Eski meliklik şehri Uluborlu’ya gidip hazırladığı ordu ile Konya üzerine yürüdü. Bir aylık kuşatma başarısız olunca Ilgın’a çekildi. Babasının askeri üssü olan Aksaray’ın halkı kendisini davet edince Aksaray ile Konya şehirleri arasındaki geleneksel el rekabet, Konyalılar’ın da onu davet etmesini ve Konya’da adına hükümdar olarak hutbe okunmasını sağladı. Hemen şehre giden Keyhusrev, ikinci kez tahta çıktı (1205. Konyalıların III. Kılıçarslan’a dokunulmaması şartı nedeniyle Tokat’ın idaresini yeğenine verdiyse de sözünde durmayıp onu Tokat’a göndermedi, ortadan kaldırdı Tahtını elde eder etmez kızkardeşi Nevher Nesibe adına Kayseri’de bir Dârüşşifâsı ve Tıp Medresesi inşa ettirdi. Bu çifte yapı, İslâmî dönemde Anadolu’da yaptırılan en eski hastahane ve dünyanın ilk tıp fakültelerindir. Haçlılar’ın İstanbul’u işgalinden sonra Komnenos ailesinden Aleksios ve David Komnenos|David İstanbul’dan kaçarak Trabzon’da Trabzon İmparatorluğu’nu kurmuştu. I. Gıyaseddin Keyhüsrev Karadeniz'deki ticaret yollarını kesen Trabzon İmparatorluğu üzerine bir sefer düzenleyerek bu yolu yeniden Türklere açtı. Yine Komnenos ailesinden Theodoros Laskaris ise İznik İmparatorluğu’nu kurmuştu. Gıyaseddin Keyhüsrev, Laskaris’in yayılma politikasına karşı tedbir olarak kayınpederi Manuel Mavrozomes’e Menderes vadisi, Denizli Honaz yöresinin idaresini verdi. Türkiye Selçukluları, kendilerini denizaşırı ülkelere ulaştıracak bir limanları olmadığından, Anadolu toprakları üzerinde gerçekleşen ticaretten yeterince yararlanamıyordu. Bunun farkında olan Gıyaseddin Keyhüsrev, önemli dış ticaret limanı olan ve Latinlerin İstanbul’u işgalinden sonra Aldo Brandini adlı bir İtalya’nın kontrolüne geçmiş bulunan Antalya'yı 1206’da kuşattı. Kıbrıs Kralı Gautier de Montbeliard’dan yardım alması kuşatmanın sonuçsuz kalmasına neden oldu. Sultan, kuşatmayı kaldıdı ancak ertesi sene şehrin Bizans ahalisi ile anlaşarak şehri tekrar kuşatma altına aldı. 5 Mart 1207’de şehir fethedildi. Antalya’ya atanan ilk vali, Mübarizeddin Ertokuş oldu ve bu görevi 22 yıl sürdürdü. Antalya’nın fethi ile güneyde önemli bir ticaret limanı ve şehrine sahip olan Selçuklular ilk defa Avrupalılar’la ticari ilişkilere girip antlaşmalar yaptılar. Gıyaseddin Keyhüsrev, güneydoğudaki ticari gelişmeye verdiği önem nedeniyle Antalya’nın fethinin arından Kilikya Ermeni Krallığı’na karşı harekâta girişti. Önce Eyyubilerin eline geçmiş bulunan Maraş’ı ardından Ermenilerin eline geçmiş olan Petrus'u Selçuklu topraklarına kattı. Ermeni Prensi Levon'la Anadolu Selçuklularına sadık kalması, Türkiye-Suriye ticaret yoluna ve Halep Eyyûbî sınırlarına saldırmaması, ayrıca savaş tazminatı ödemesi şartıyla bir barış antlaşması imzaladı. I. Gıyaseddin Keyhüsrev, sultanların ülke topraklarını oğulları arasında paylaştırma geleneğine son vererek merkezi yönetimi güçlendirdi. Vilayetleri yönetmekle görevlendirilen şehzadeleri merkezi yönetime bağlı birer vali durumuna getirdi. I. Teodor Laskaris yönetimindeki İznik İmparatorluğu’nun güçlenmesinden rahatsızlık duyan Sultan I. Gıyaseddin Keyhüsrev, geçmişte kendisini İstanbul’daki sarayda ağırlamış olan III. Aleksios’u Laskaris’in yerine İznik İmparatorluğu tahtına çıkarmak üzere 1211’de harekete geçti. Alaşehir Muharebesinde bir Frenk paralı askeri tarafından öldürüldü. Geçici olarak Alaşehir’e gömülen sultanın cesedi, daha sonra Konya’ya götürülüp Alâeddin Camii yanındaki Sultanlar Türbesi’ne defnedilmiştir. Kaynakça Kategori:1211 yılında ölenler Kategori:Anadolu Selçuklu sultanları Kategori:Savaşta ölen hükümdarlar Kategori:Bizans-Selçuklu savaşları Kategori:13. yüzyılda Türkler
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri