Hiç Birayan devreye giriyor. Bu konuyla ilgili "Soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar için hükümlerimiz var." diyen Khan şöyle devam ediyor: "Sadece doğrudan failleri, tecavüz ettiği, öldürdüğü ya da bombaladığı iddia edilen kişileri değil, askeri veya siyasi amirleri de suçlama kapasitemiz var. Bu, Roma Statüsü kapsamında yasal bir araç olarak sahip olduğumuz bir şey ve kanıtlar bunu gerektirense bunu kullanacağız." UCM'de devam eden 17 soruşturmada şu ana kadar 42 tutuklama emri çıkartıldı ve 21 şüpheli gözaltına alındı. 20 şüpheliyi mahkum edilirken dördünü beraat etti. Yüksek mahkeme 2015 yılında "Filistin Devleti"ni üye olarak kabul etti. Khan'ın selefi de bu kararın ardından Filistin topraklarında işlenebilecek olası suçlara ilişkin soruşturma açacağını duyurdu. Netanyahu daha önce bu kararı önyargılı bularak kınamıştı. Aralık ayında Ramallah ve İsrail'i ziyaret eden Khan, hem Filistinli yetkililerle hem de Hamas'ın 7 Ekim saldırısında öldürülen ya da rehin alınan İsraillilerin aileleriyle görüştü. Ziyaretin ardından Khan, Hamas militanları ve İsrail güçleri tarafından işlenen olası suçlara ilişkin bir UCM soruşturmasının "ofisi için bir öncelik olduğunu" söyledi. Mahkeme geçen yıl Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında, çocukların Ukrayna'dan Rusya'ya kaçırılmasından sorumlu olduğu iddiasıyla yakalama emri çırmıştı. Mahkeme tarafından suçlanan diğer yüksek profilli liderler arasında, soykırımdan sorumlu olmakla suçlanan Sudan'ın devrik lideri Ömer El Beşir de bulunuyor. Eski Libya lideri Muammer Kaddafi de UCM'nin 2011 yılında hükümet karşıtı protestoların bastırılmasıyla bağlantılı suçlamalar nedeniyle hakkında tutuklama emri çıktı. UCM tarafından tutuklama emri çıkarılması tarihinde ilk kez Batı'nın bir müttefiki ve Batı tarzı bir demokrasinin liderinin mahkemeye çıktığı anlaşılmıyor.