Dış görünüş, sadece dışarıdan görülen bir yüzey değildir. Aslında, bir insanın dış görünüşü, onun hayata bakış açısını, tarzını ve üslubunu yansıtır. Metalcilerden emoculara, sanatseverlerden iş adamlarına, "kıroyum ama para bende" diyenlerden tek tip memurlara ve öğretmenlere kadar herkesin bir tarzı vardır. Bu insanları tanıdığınızda kafanızda bir tip, tarz veya giyim şekli canlanmaz mı? Bir zamanlar bir kız arkadaşım, kot pantolonun altına kösele ayakkabı giyen biriyle ilişki yaşamayacağını söylerdi. Ona bu durumun değiştirilebileceğini söylediğimizde, sorunun sadece kıyafet seçimi olmadığını, bu kişinin asıl "tarzının" o olduğunu savunmuştu. Çünkü o adamın hayata bakışı buydu. Bu nedenle, bu adamın konuşma tarzı, yemek tercihi ve yaşam tarzı da ona göre olacaktı. Dış görünüşüyle çok ilgilenen insanlar genellikle karşı taraftaki kişiyi ilk olarak dış görünüşüyle yargılarlar. Bu basit bir genelleme olabilir ama doğrudur. İç güzellik de önemlidir elbette, fakat Recep İvedik'in de dediği gibi, "ruhlar aleminde yaşamıyoruz." Herkesin iç dünyası önemlidir ama dış görünüşü de hayati bir öneme sahiptir. "Yargılamak" kelimesi biraz rahatsız edici gelebilir, ancak aslında, sadece kişi hakkında bir değerlendirme yapmaktır. Baktığınızda zaten ne demek istediğimi anlamıyor musunuz? Eleştirmek, aşağılamak veya küçümsemek gibi niyetlerimiz olmadan sadece kişi hakkında bir değerlendirme yapmak önemlidir. Evet, yaparım bunu. Çünkü herkes, göründüğü gibidir bir şekilde. Düşündüğü ve olmak istediği gibi... Sizce de öyle değil mi?