Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

İsrail yerleşim birimleri

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
İsrail yerleşim birimleri, İsrail vatandaşlarının yaşadığı, neredeyse tamamen Yahudilerden oluşan, İsrail’in 1967 Altı Gün Savaşı’nda ele geçirdiği topraklar üzerine inşa edilmiş olan yerleşim alanlarıdır. İsrail yerleşim birimleri günümüzde, içinde Doğu Kudüs’ün de bulunduğu Batı Şeria’daki Filistin topraklarında ve Suriye sınırları içinde olan Golan Tepeleri’nde bulunmaktadır. Daha öncelerde, İsrail 2005 yılında tek taraflı çekilmeden, Gazze Şeridi’nde 21, Batı Şeria’da 4 ve 1978 Mısır-İsrail Barış Anlaşması öncesinde, Mısır sınırları dahilinde olan Sina Yarımadası’nda 18 ayrı yerleşim birimi daha vardı. İsrail, barış anlaşmasından sonra yarımadadaki birimleri boşaltıp dağıttı. Uluslararası toplum yerleşim birimlerini uluslararası hukuka aykırı bulmaktadır ve Birleşmiş Milletler ise İsrail’in yerleşim birimleri inşa etmesini Dördüncü Cenevre Sözleşmesini ihlal etme olarak görmektedir. İsrail Doğu Kudüs’te ve Golan Tepeleri’nin ele geçirilmiş kısımlarında, Yahudi mahalleleri kurdu ve her iki bölgeyi de fiilen işgal etti. Uluslararası toplum her iki bölgeyi de İsrail’in işgali altında görmektedir ve kurulan yerleşim birimlerini yasadışı tanımlamaktadır. Uluslararası Adalet Divanı da 2004 yılında Batı Şeria’daki duvarla ilgili açıkladığı tavsiye görüşünde yerleşim birimlerinin yasadışı olduğunu belirtti. İsrail, uluslararası toplumun baskılarına rağmen, Batı Şeria’daki yerleşim birimlerini genişletirken başka bölgelerde, yeni birimler açmaktadır. Filistinliler, var olan ve daima genişleyen, İsrail’in inşa ettiği yerleşim birimlerini İsrail-Filistin barış sürecine bir engel olmakla eleştirir ve bu duruşu aynı zamanda İslam İşbirliği Teşkilatı,, Birleşmiş Milletler , Rusya , Birleşik Krallık , Fransa ve Avrupa Birliği de paylaşmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri Trump yönetimine kadar yerleşim birimlerini “gayri meşru” olarak görmekteydi ama Trump, Kasım 2019’da ABD’nin pozisyonunu değiştirerek ve “İsrail’in Batı Şeria’da yerleşim birimleri oluşturmasının uluslararası hukuka aykırı olmadığını” deklare etti.". Doğu Kudüs dışında, Batı Şeria’daki 121 resmi yerleşim biriminin toplam nüfusu yaklaşık 400,000 olup yalnızca İsrail’in Yahudi vatandaşlarından oluşmaktadır. Doğu Kudüs 300,000 üzerinde İsrail vatandaşına (Arap ve Yahudi) ve Golan Tepeleri ise 20,000 Yahudi İsrail vatandaşına ev sahipliği yapmaktadır. Doğu Kudüs ve Golan Tepeleri İsrail tarafından ele geçirildiğinden, orada yaşayanlar İsrail kanunlarına göre eşit bir şekilde muamele görmektedirler. Batı Şeria’daki yerleşim birimleri İsrail sivil yasalarıyla değil, ordu kanunlarıyla yönetilmektedirler ama bu birimlerde yaşayanlar, İsrail’de yaşayanlara benzer haklara sahiptirler. Konut ücretleri ve devlet yardımları Yerleşim birimlerinin ekonomik bir boyutu da vardır ve bu, birimlerdeki konutların İsrailli yerleşimciler için oldukça ucuz olmasıdır. Ayrıca, ucuz konutların yanı sıra, yerleşim birimlerinde yaşayan İsrailliler için, yaşam masrafları da, İsrail’in diğer bölgelerine göre daha düşüktür. Yerleşim birimlerindeki kişi başına düşen kamu gideri, Tel Aviv ve Kudüs’teki vatandaşların yarattığı giderin iki katı ve millî ortalamanın ise üç katıdır. Harcamaların çoğu İsrailli vatandaşların güvenliği içindir. Yerleşim Birimlerinin Sayısı ve Nüfusları 30 Haziran 2014 tarihinde, Yesha Konseyi’ne göre, 382,031 İsrailli Batı Şeria’daki 121 resmi olarak tanınmış olan yerleşim birimlerinde yaşıyordu.. Bir grup Filistinli (İsrail vatandaşı olmayan) Doğu Kudüs’teki İsrailli yerleşim birimlerinde yaşamaktaydı, ama bu birimlerdeki Yahudi İsrailli ve Arap İsraillilerin nüfusları 300,000 üzerindeydi. Golan Tepeleri’ndeki İsrailli vatandaşı sayısı 20,000 üzerindeydi. Ocak 2015’te İsrail İçişleri Bakanı yeni nüfus verileri paylaştı ve buna göre, 389,250 İsrailli Batı Şeria’da ve 375,000 İsrailli ise Doğu Kudüs’te yaşıyordu. Karakterleri: Kırsal ve Kentsel Yerleşim birimleri farklı karakterlere sahiptirler. Bazıları çiftçilerin çoğunlukta olduğu kırsal kesimlerken, diğerleri oldukça kentsel alanlardır. En büyük dört birim, Modi'in Illit, Ma'ale Adumim, Beitar Illit ve Ariel’dir. Bu yerleşim birimleri şehir statüsüne sahiptir. Ariel’de sadece 18,000 yerleşimci varken, diğerleri genelde 37,000 ile 55,000 kişi arasında nüfusa sahiptir. Tarihi Ele Geçirilen Bölgeler 1967 Altı Gün Savaşı’ndan sonra, İsrail birkaç bölgeyi ele geçirdi.. Filistin Mandası’nın, içinde Doğu Kudüs’ün de bulunduğu Batı Şeria’daki bölgeyi Ürdün’den ve Gazze Şeridi’ni Mısır’dan ele geçirdi. Mısır 1949 yılından beri Gazze’yi işgal altında tutuyordu. Ayrıca Mısır’dan Sina Yarımadası’nı ve Suriye’den Golan Tepeleri’ni de ele geçirdi. Tepeler, 1981 yılından beri Golan Tepeleri Kanunları’yla yönetiliyordu. Yerleşim Politikası 1967 yılı Eylül’üne kadar İsrail yerleşim politikası, yenilikçi bir şekilde, Levi Eşkol’un İşçi Partisi hükümeti tarafından teşvik ediliyordu. Batı Şeria’da İsrailli yerleşim birimlerinin temeli Allon Plan’ıyla atıldı. Yaratıcısı Yigal Allon’un adını taşıyan plan, İsrail tarafından ele geçirilen yerlerin Doğu Kudüs, Gush Etzion ve Ürdün Vadisi gibi büyük kısımlarının işgali anlamına geliyordu. İzak Rabin’in yerleşim politikası, yine Allon planını temel alarak yürütüldü. İlk yerleşim birimi, Allon Planı’nın dışında olmasına rağmen, Batı Şeria güneyindeki Kfar Etzion’du. Birçok yerleşim birimi Nahal (askeri) yerleşim alanı olarak başladı. Haaretz tarafından ortaya çıkarılan ve 1970 yılına ait gizli bir dokümana göre, Kiryat Arba yerleşim birimine, sadece askeri amaçla kullanılacağı sebebiyle ve askeri emirle el konulmuştu. 1970’lerde bu tür toprak ele geçirme, bilinen bir sır olarak üstü kapalı bir gündemdi ama bu bilginin açıklanması ordu tarafından sansürleniyordu. 1977’den itibarıyla, Menahem Begin’in Likud hükümeti, Batı Şeria’nın diğer bölgelerine de yerleşimi çok destekliyordu ve yerleşim birimleri oluşturma girişimlerini artırdı. Yaptığı bir hükümet açıklamasında, Likud, İsrail’in bütün tarihi topraklarının Yahudi halkına ait bir hak olduğunu deklare etti ve Batı Şeria’nın hiçbir kısmının yabancı güçlere verilmemesinin gerektiğini belirtti.. Ariel Şaron, aynı sene (1977) 2000 yılına kadar 2 milyon Yahudinin Batı Şeria’ya yerleştirileceğini açıkladı. Hükümet Yahudilerin işgal edilen yerlerden toprak alma engelini kaldırdı ve “Drobles Planı” ile güvenlik sorunu öne sürülerek Batı Şeria’da geniş kaplı yerleşim birimleri kurmanın önü açıldı. Filistin devletinin kurulmasını engelleyecek bu plan, eski Knesset vekili ve Yahudi Ajansı direktörü Matityahu Drobles tarafından 1981 yılında yazıldı. Dünya Siyonist Teşkilâtı planı, “Judea ve Samarya’da Yerleşim Birimleri Geliştirme Ana Planı 1979-1983” olarak adlandırdı. Ocak 1981’de hükümet Drobles planına ek hazırladı ve “Judea ve Samarya’daki yerleşim birimlerinin güncel durumları” ismini verdikleri ekte yerleşim stratejisi ve politikası hakkında detaylar paylaştı. [[Dosya:2012.01.16.HebronGilbertCheckpoint.2.JPG|küçükresim|200px|Golan askerleri Tel Rumeida’da bir Filistinliyi ararken, 2012]] 1976’dan beri, devlet tarafından finanse edilen Batı Şeria’daki yerleşim birimi projeleri, Dünya Siyonist Teşkilâtı’nın “Yerleşim Bölümü” tarafından yürütülmektedir. Daha önce sivil toplum kuruluşu olmasına rağmen, teşkilat İsrail devleti tarafından finanse edilmektedir ve sivil idare tarafından kendisine ruhsatlanan toprakları yerleşim için kullanılmak adına kiraya vermektedir. Daha öncelerde, Yerleşim Birimi, Tarım Bakanlığı’na bağlıydı ama Oslo Anlaşmaları’yla birlikte, Başbakan Ofisi’ne bağlandı. Daha sonra, 2007 yılında, birim tekrar Tarım Bakanlığı’na bağlandı ve Netanyahu Hükümeti, yerleşim birimleriyle ilgili bütün girişimleri Başbakan ve Savunma Bakanlığı’nın onayına tabi tuttu. 2011’de Netanyahu, yerleşim birimini tekrar kendi ofisine bağlamak istedi. Bunun nedeni Savunma Bakanı Ehud Barak’ın otoritesini egale etmekti. İkinci Oslo Anlaşması’nın 5 Ekim 1995 tarihli Knesset sunumunda, Başbakan İzak Rabin, İsrail’in yerleşim politikasını Filistinle arasındaki savaşa kalıcı bir çözüm bulma bağlamında anlattı. İsrail, “Gazze Şeridi ve Batı Şeria’da devletten küçük bir statüye sahip, Filistinlilerin içlerinde yaşayabilecekleri toprak parçaları” istiyordu. Yerleşim birimlerini Doğu Kudüs’te Ma’ale Adumim ve Givat Ze’ev’in içinde bulunacağı şekilde Yeşil Hat’tın ötesinde tutmak genel amaçtı ve ayrıca Batı Şeria’da başka yerleşim alanları inşa edilmeliydi. Rabin 4 Haziran 1967 sınırlarına dönülmeyeceği sözünü de verdi. Haziran 1997’de, Binyamin Netanyahu’nun Likud hükümeti “Allon Artı Planı”nı sundu. Plan Batı Şeria’nın 60%ını elde tutuyordu ve bunun içinde Gush Etzion be Ma’aleh Adumim’in bulunduğu “Büyük Kudüs” bölgesi, Batı Şeria’daki diğer geniş yerleşim birimleri alanları, bütün Ürdün Vadisi, bir güvenlik bölgesi ve sadece İsraillilere yönelik baypas yollar vardı. Hiçbir zaman uygulanmayan 2002 yılındaki barış yol haritasında Filistin devletinin kurulması ve karakolların dağıtılacağı yer aldı. Buna rağmen, birçok yeni karakol kuruldu ve sadece birkaçı kaldırıldı. İsrail yerleşim birimleri politikası değişmedi. Doğu Kudüs ve Batı Şeria’da kalan birimler genişletildi. İsrail’in resmi politikalarına göre, yeni yerleşim birimleri kurulmadı ama 2002 yılından beri yüzlerce izinsiz karakol, devlet bütçesiyle kuruldu. Kurulan yerler Filistinlilerin kontrolü altında olmayan Batı Şeria’nın 60% lık bir bölümündeydi ve bu yerlerdeki nüfus artışı hiç azalmadı. 2005 yılında, Gazze’deki 25 yerleşim birimi ve Batı Şeria’daki 4 birim, İsrail tarafından boşaltıldı. Bu bazı İsrailliler tarafından kovulma olarak adlandırıldı".. Buna rağmen, bu çekilme, Batı Şeria’daki genişleyen yerleşim birimleriyle telafi edildi. Yol haritasının işe yaramaması sonucunda, Batı Şeria’nın büyük bir kısmına yerleşmek için birçok yeni plan ortaya çıktı. 2011 yılında, Haaretz, sivil idarenin Ocak 2011’de yazılan “Mavi Hat” planını ortaya çıkardı. Plana göre İsrail, Batı Şeria’daki toprakların “devlete ait topraklar” haline artarak getirilmesini amaçlıyor ve Ürdün Vadisi ile Kuzey Filistin Ölü Denizi bölgesi gibi stratejik yerlere yerleşim birimleri kurmanın önünü açıyordu.. Mart 2012’de, sivil idarenin, Batı Şeria’nın 10% unu geçen on yılda gizlice yerleşim birimleri için tahsis ettiği ortaya çıktı. Gelecekteki yeni yerleşim birimleri için geçici isimler hemen bulunmuştu ve genişleme planları da ortadaydı. A ve B bölgeleri gibi Filistinlilerin oluşturduğu yerler de yerleşim birimleri kurmak plana dahildi. Yerleşim birimlerinin nedenleri 1948’den önce yaşadıkları Batı Şeria’dan kovulan Yahudiler, evlerine dönmek istiyorlardı. Altı Gün Savaşı sonrasında, bazı İsraililer savaşın tekrar başlayacağına inanıyorlardı. Tepelerin üzerinde yerleşim birimleri kurarak erken uyarı sistemlerine gözlem noktaları oluşturdular. İsrailliler, stratejik olarak önemli toprakların geri verilmesi durumunda tehlikede olacaklarına inanıyorlardı. Suriye, yıllar boyunca, Golan Tepeleri’nden vadideki kibbutzlara saldırıyordu. Eğer Suriye Golan Tepeleri’ni tekrar alsa, bu saldırılara devam edecekti. İsrailliler Sina Yarımadası’nı ele geçirdikten sonra boşalttıklarını hatırlıyordu. Golan Tepeleri’nde sadece askeri karakol kursalar, askerlerin geri çekilmesi kolayca istenebilirdi. Bu nedenle Suriye tepelerinde sivil yerleşim birimleri kurdular. Böylece kolayca oradan ayrılmaları istenemeyecekti ve olası bir çekilme girişimi Knesset’te tartışmalara neden olacaktı. İsrail’in 1956 yılında Sina Yarımadasını fethedip geri verdiğini hatırlayan İsrailliler vardı. “Eisenhower’ın verdiği sözlerin içi ilk testte boş çıkmıştı ve savaşı engelleyememişti...” . Toprakları geri vermeye razıydılar ama tek şartları İsrail’in barış anlaşması imzalamasıydı. Yerleşim birimleri kurarak İsrail’in barış anlaşmasına ulaşmadan geri çekilmesini zorlaştırmak istiyorlardı. Bazı dini radikaller, Tanrı’nın planını gerçekleştirdiklerine inanıyordu.... Avraham Kook’a göre, “Yahudilerin rolleri dünyaya “ilahi fikri” taşıyan araç olmaktı. Dünyanın kefareti Yahudilerin İsrail topraklarında yaşamasına bağlıydı. Rav Tzvi Kook, “Tanrı’nın toprakları. Bir milimetresini bile vermek bizim elimizde mi?”dedi. İsrail Devleti “kefaretin başlangıcı”nı temsil etmekteydi ve kıyametten bahsettiklerinde “peygamberlerin ön gördüğü devletti” . “...Mukaddes Kitap Yahudilerin İsrail topraklarına senediydi...” Bazı laik İsrailliler, Batı Şeria’yı Yahudi halkın mirası olarak görürken, bölgenin kontrolünün tarihi öneme sahip olduğunu düşünmekteydi.". Cezalandırma amacıyla inşa edilen yerleşim birimleri. İsrail Radyosu’na göre yerleşim birimleri, 2014 yılında kaçırılıp öldürülen İsrailli gençlere cevaben ortaya konulmuştu. Müzakereler için yerleşim birimlerinin koz olarak kullanılacaktı. Coğrafya ve Kentsel Statü Bazı yerleşim birimleri, on binlerce sabit nüfusları, altyapısı ve diğer daimi vasıflarıyla kendine yeten şehirler oldu. Bu şehirlerin arasında, Beitar İllit (45,000’e yakın nüfusa sahip olan bir şehir), Ma'ale Adumim, Modi'in Illit, ve Ariel (neredeyse 20,000 kişi) vardır. Bazı 2,000 ile 20,000 arasında nüfusa sahip şehirler, yerel konseyler tarafından yönetilmektedir. Bunların arasında, Alfei Menashe, Eli, Elkana, Efrat ve Kiryat Arba vardır. Bazı köy grupları yerel şeçilen komiteler tarafından ve bölgesel konseyler aracılığıyla yönetilmektedirler ve bu konseyler belediyelik görevi görmektedir. Örnekler arasında Kfar Adumim, Neve Daniel, Kfar Tapuach ve Ateret vardır. Argaman, Gilgal, Niran ve Yitav, Kibbutz ve Moşavların bir kaçıyken, Hebron’daki gibi Arap bölgelerin etrafında inşa edilmiş Yahudi bölgeler vardır. Kudüs’te Yahudi ve Arapların beraber yaşadığı kentsel bölgeler arasında; müslüman çeyreği, Silwan, Abu Tor, Şeyh Jarrah ve Shimon HaTzadik gibi yerler vardır. Oslo Anlaşması’na göre Batı Şeria, A Bölgesi, B Bölgesi ve C Bölgesi diye üç bölgeye bölündü. Doğu Kudüs dışında, bütün yerleşim birimleri C Bölgesindedir ve bu bölge Batı Şeria’nın 60% ını oluşturmaktadır. Yerleşim Birimi Çeşitleri Şehirler/kasabalar: Ariel, Betar Illit, Modi'in Illit ve Ma'ale Adumim. Har Gilo gibi Kentsel ücra köşeler. Gush Etzion ve Nablus bölgesindeki yerleşim birimleri gibi olan blok birimler. Ürdün Vadisi etrafındaki köyler gibi olan cephe köyleri. Karakol alanlar, küçük yerleşim birimleri ve tepelerin üzerlerinde bazen izinli bazen de izinsiz yapılan evler. Ariel Şaron’un öncülüğünde hazırlanan Sasson Raporu’na göre, birçok bakanlık milyon dolarlar harcayarak izinsiz karakollar alanlar ve altyapı inşası için iş birliği yaptı. Eski Yahudi toplulukların yeniden iskan edilmesi Bazı yerleşim birimleri, Filistin Mandası, Birinci Aliya ve antik çağ dönemlerinde Yahudilerin yaşadıkları yerlerde inşa edildi. Golan Tepeleri – Bnei Yehuda, 1890 yılında yapıldı, 1920 yılında Arapların saldırıları sonucu terk edildi ve 1972 yılında orijinal alanın yakınlarında tekrar inşa edildi. Kudüs – Yahudilerin diğer insanlar arasında yaşaması, kutsal kitap dönemine dayanır. Silwan olarak da bilinen Kfar Shiloah’a, Yemenli Yahudiler, 1884 yılında yerleştiler. Burada yaşayan Yahudiler 1938 yılında bölgeyi terk etti. 2004 Yılında, bazı Yahudi aileler tekrar kazandıkları evlere yerleşti. Diğer topluluklar: 1967 sonrasında sanayi alanı olarak inşa edilen Şimon HaTzadik, Neve Yaakov ve Atarot’tur. Gush Etzion – 1927 ve 1947 arasında insanların yaşadığı 4 bölge, 1948 yılında yok edildi ve 1967 sonrasında tekrar inşa edildi. Hebron – Mukaddes Kitap döneminden beri Yahudilerin bulunduğu bir yerdir. 1929 Hebron katliamında yerlerinden edilen Yahudiler, 1931 yılında geri döndü ama İngilizler tarafından tahliye edildiler. 1967 yılından sonra sadece birkaç binayla tekrar buraya yerleşildi. Ölü Deniz, kuzey bölgesi – Kalia, 1934 yılında kalya taşı (potasyum hidrat) madeni için kibbutz olarak kurulmuştu. Beit HaArava ise 1943 yılında tarımsal topluluk olarak kuruldu. Her iki yer de 1948 yılında terk edilmişti ve Ürdün’lü güçler tarafından yokedilmişti. Altı Gün Savaşı sonrasında tekrar yerleşilmeye başlandı. Gazze şehri yüzyıllarca Yahudi toplumuna sahipti ve 1929 yılında ayaklanmalardan sonra tahliye edilmişti. Altı Gün Savaşı’ndan sonra, Yahudi yerleşim birimleri Gazze Şehri’nde inşa edilmedi ama Gazze Şeridi’nin güneybatısındaki Gush Katif’te yaşam alanları kuruldu. 1946 yılında kurulan Kfar Darom, 1948 yılında, Mısır’ın saldırıları sonucu tahliye edildi. 1970 yılında tekrar bu alana yerleşildi ama 2005 yılında, İsrail’in Gazze’den tek taraflı çekilmesiyle tekrar boşaltıldı. Demografi [[Dosya:IsraeliSettlementGrowthLineGraph.png|küçükresim|sağ|300px|Yıllara göre yerleşimci nüfusu Batı Şeria, Gazze Şeridi, Doğu Kudüs ve Golan Tepeleri 1972–2007]] 2010’un sonunda 534,224 Yahudi İsrailli, Doğu Kudüs’ün de içinde bulunduğu Batı Şeria’da yaşıyordu. 312,132 yerleşimci Batı Şeria’daki 121 ruhsatlı ve 102 ruhsatsız birimlerde, 198,629 kişi Doğu Kudüs’te ve neredeyse 20,000 kişi Golan Tepeleri’nde yaşamaktaydı. 2011’de Kudüs dışındaki Batı Şeria’da 328,423 İsrailli yaşıyorken, Golan Tepeleri’ndeki Yahudi sayısı 20,000’i geçiyordu. 2012 yılında, Kudüs dışındaki Batı Şeria’da yaşayan Yahudilerin sayısının 350,000’e ulaşması bekleniyordu. Mayıs 2014’te, kendisi Batı Şeria’daki Kfar Adumim yerleşim biriminde yaşayan İsrail İskan Bakanı Uri Ariel, yerleşimci nüfusunu 750,000’e çıkardı: 400,000’i Batı Şeria’da ve 350,000 kadarı Doğu Kudüs’te. Ariel, “Gelecek beş yılda 550,000 ile 600,000 arasında Yahudi, Judea ve Samarya’da yaşıyor olacak” dedi. Yesha Konseyi’ne göre, 30 Haziran 2014 tarihi itibarıyla, 382,031 İsrail vatandaşı Batı Şeria’daki resmen tanınan 121 İsrailli yerleşim biriminde yaşıyordu. Bir grup İsrailli olmayan Filistinli de Doğu Kudüs’teki İsrail birimlerinde yaşamaktaydı. Toplamda, 300,000 üzerinde İsrail vatandaşı (Yahudi ve Arap) Doğu Kudüs’te yaşıyordu ve 20,000 kadarı ise Golan Tepeleri’ndeki. birimlerdeydi. Ocak 2015’te İsrail İçişleri Bakanı, 389,350 İsrail vatandaşının Batı Şeria’da ve diğer 375,000 vatandaşın Doğu Kudüs’te yaşadığını paylaştı. 2016 sonuna doğru Batı Şeria’daki Yahudi nüfusu 420,899’a çıkarken, Doğu Kudüs’teki sayı 200,000 üzerindeydi. Not: tanımdaki bir değişiklikten dolayı Batı Şeria’daki yerleşim birimlerinin sayısı 1997 yılında 138 den 121 e düştü. Çeşitli kaynaklara göre nüfus dağılımıyla ilgili tahminler şöyledir: Sina da dahil Janet Abu-Lughod, 1978 yılında Gazze’de 500 ve 1980 yılında 1000 adet yerleşim birimi olduğunu belirtir Yerleşim birimleri, iç göçün yanı sıra, azalan ama geniş sayıda olan dış göçten de nüfus aldı. Her yıl 1000 civarında yeni göçmen, İsrail dışından Batı Şeria’daki yerleşim birimlerine göçmektedir. 1990'larda yıllık yerleşimci sayısı, İsrail’in yıllık nüfus artışından üç kat daha fazlaydı. Nüfus artışı 2000'li yıllarda devam etti. BBC’ye göre, Batı Şeria’daki yerleşim birimleri 2001 yılından itibaren yıllık %5,6 oranında artıyordu(96)2016 yılında, Batı Şeria’da 60,000 Amerikan İsrailli yaşıyordu In 2016, there were sixty thousand American Israelis living in settlements in the West Bank.. 1979 yılında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Komisyonu, Filistinli bölgelerde yerleşim birimlerinin kurulmasıyla Filistinli yerel nüfusun yerinden edilmesinin arasındaki ilişkiyi ortaya koydu. Komisyon bulgularından birisi, bölgede kalan Filistinlilerin ayrılmaları için daimi baskı altında olduklarıydı. Baskılar sonucu bölgeden ayrılan Filistinlilerin yerine yeni İsrailli yerleşimciler gelecekti. Sonuç olarak, komisyon yerleşim birimlerinin Filistinli bölgeler için, “derin ve geri dönüşü olmayan coğrafik ve demografik değişiklikler getirdğini” belirtti. İdare ve yerel yönetim Batı Şeria küçükresim|upright|220px|Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki İsrail yerleşim birimlerinin haritaları, 2007 küçükresim|Sina Yarımadası’ndaki Yamit, İsrail tarafından 1982 yılında boşaltıldı [[Dosya:Gush Katif-N-Dekalim02.jpg|küçükresim|sağ|2005 yılında İsrail’in tek taraflı çekildiği Neve Dekalim, Gaza Şeridi]] Batı Şeria’daki İsrailli yerleşim birimleri, Judea ve Samarya Bölgesi İdaresi altındadır. Aralık 2007 tarihinden beri, yerleşim birimleriyle ilgili her türlü girişim için hem İsrail Başbakanının hem de İsrail Savunma Bakanının onayı gerekmektedir. Planlama ve inşaat yetkisi, İsrail Güvenlik Güçleri Sivil Yönetimi elindedir. Bölge dört şehir, onüç yerel konsey ve altı bölgesel konseyden oluşmaktadır. Şehirler: Ariel, Betar Illit, Maale Adumim, Modi'in Illit; Yerel konseyler: Alfei Menashe, Beit Aryeh-Ofarim, Beit El, Efrat, Elkana, Giv'at Ze'ev, Har Adar, Immanuel, Karnei Shomron, Kedumim, Kiryat Arba, Ma'ale Efraim, Oranit; Bölgesel konseyler: Gush Etzion (Ezion Bloğu), Har Hebron (Hebron Dağı), Matte Binyamin (Bünyamin’in Asası, bölgede yaşayan antik İsrailliler adını taşır), Megilot (bölgede keşfedilen Ölü Deniz Yazmalarının adını taşır), Şomron Bölgesel Konseyi (Samarya), Big’at HaYarden (Ürdün Vadisi). İsrailli B’Tselem örgütüne göre İsrailli yerleşim birimlerinin olduğu binalar Batı Şeria’nın sadece yüzde birini kaplamaktadır, ama yetki alanları ve bölgesel konseyleri Batı Şeria’nın 42% sini kapsar. Yesha Konseyi başkanı Dani Dayan, bu rakamlara karşı çıkıp, yerleşim birimlerinin Batı Şeria’nın sadece %9,2 sini kapsadığını iddia etmektedir. 2001 ve 2007 arasında, 10,000 İsrailli yerleşim birimi inşa edilirken, Filistinlilere 91 izin verildi ve C bölgesindeki 1663 Filistinli yapı yıkıldı. Batı Şeria’daki Filistinlilerin duruşmaları İsrail askeri mahkemelerinde görülürken, Yahudi İsraillilerin mahkemeleri sivildi. Bu durum Birleşmiş Milletler Irksal Ayrım Komitesi tarafından “fiili ayrımcılık” olarak tanımlandı. 2012 yılında, İsrail Kanunlarını Batı Şeria’da geçerli kılma yasa tasarısı reddedildi. Batı Şeria’da geçerli olan basit askeri kanunlar, İsrail yasama organından esinleniyordu. “Çevrilmiş Bölge” kanunları, İsrail sivil kanunlarının büyük bir kısmından oluşup, İsrail yerleşim birimleri ve sakinlerine uygulanmaktaydı. İsrail 31 Ağustos 2014 tarihinde, Batı Şeria’daki 400 hektarlık alanı, 1000 İsrailli aileyi yerleştirmek için iskana açtı. Bu girişim geçen 30 yılda yapılan en büyük çaplı adımdı. İsrail Radyosu’ndaki rapora göre, bu girişim, 2014 yılında kaçırılıp öldürülen İsrailli gençlere bir cevaptı. Doğu Kudüs Doğu Kudüs, Kudüs Kanunu’nda İsrail’in ve başkenti Kudüs’ün bir parçasıdır. Bu nedenle, Kudüs’ün bir parçası olarak görülüp, o şekilde yönetilmektedir. 1967 öncesinde Doğu Kudüs’te yaşayanlar ve daha sonraki nesilleri oturum iznine sahipler ama birçoğu İsrail vatandaşlığını reddetmiştir. Bu nedenle, İsrail hükümeti bölgede yaşayan İsrail vatandaşları ve diğerleri arasında idari muamelede değişik tavır takınmaktadır. Kudüs Belediyesi için bu durum farklıdır ve herkese yönetimsel olarak aynı şekilde yaklaşır. Golan Tepeleri Golan Tepeleri İsrail sivil yasaları altında Kuzey ilçelerden birinin alt bölgesi olarak yönetilir. İsrail Golan Tepeleri’ndeki 1967 öncesi topluluklarla (çoğu Dürzü) 1967 sonrasındaki topluluklar arasında hiçbir ayrım yapmaz. Sina Yarımadası 1967 Altı Gün Savaşı’nda Sina Yarımadası’nı Mısır’dan ele geçirdikten sonra, kuzeydeki Akabe Körfezi’nde, Gazze Şeridi’nin tam altında yerleşim birimleri inşa edildi. İsrail, Yamit yerleşim birimini genişletip 200,000’lik nüfusa sahip bir şehir haline getirmek istiyordu, ama Yamit’in asıl nüfusu 3000’i geçmedi. Sina Yarımadası Mısır’da 1979 yılında, Mısır-İsrail Barış Anlaşması’yla başlayarak kademeli bir şekilde geri verildi. Anlaşmaya göre, 1982 yılında İsrail, Sina’daki 18 yerleşim biriminde bulunan sivilleri tahliye etti. Bazı noktalarda tahliyeler zorla yapıldı. Bütün yerleşim birimleri yıkıldı. Gazze Şeridi İsrailli yerleşim birimlerinin tahliye edilmesiyle sonuçlanan, İsrail’in tek taraflı çekilme planından önce, Gazze Şeridi’nde 21 yerleşim birimi vardı. Bu birimler Hof Aza Bölgesel Konseyi’nin yönetimi altındaydı. Bir İsrailli, bir Filistinli göçmenden 400 kat daha fazla toprağa sahipti ve İsrailli çiftçilerin sahip olduğu su, diğerlerine göre 20 kat daha fazlaydı. Yasal statüsü [[Dosya:Gilocrossing.jpg|küçükresim|Gilo, Doğu Kudüs]] [[Dosya:PisgatzeevS.jpg|küçükresim|Pisgat Ze'ev, Doğu Kudüs]] [[Dosya:Katzrinlibrary.jpg|küçükresim|Katzrin, Golan Tepeleri]] Uluslararası kamuoyu, Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Golan Tepeleri’ndeki yerlelim birimlerini uluslararası hukuka aykırı görmektedir. Dördüncü Cenevre Sözleşmesi’ne göre, “İşgalci bir kuvvet işgal ettiği topraklara kendi sivil nüfusunu yerleştirmemelidir” . Notlar Kaynakça Kategori:İsrail'deki yerleşim birimleri
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri