Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Jack London

bullvar_katip

Administrator
Katılım
21 Mayıs 2024
Mesajlar
532,105
John Griffith London (John Griffith Chaney; 12 Ocak 1876, San Francisco - 22 Kasım 1916, Kaliforniya), Amerikalı gazeteci ve roman yazarı. Vahşetin Çağrısı, Martin Eden, Demir Ökçe, Beyaz Diş ve Deniz Kurdu başta olmak üzere elliden fazla kitabın yazarı olan Jack London, Dünya ticari dergi romanının öncüsü ve yazarlıktan yüksek gelir elde edebilen Amerikalıların ilklerindendir. Ailesi Jack London'ın annesi Flora Wellman spiritüalist bir müzik öğretmeniydi. Tahminen Jack'in babası olduğu düşünülen William Chaney ise astrologdu. San Francisco Chronicle gazetesinin 4 Haziran 1875 tarihli yayınında çıkan bir habere göre Flora Wellman; Chaney'nin bebeğin aldırılmasını istediğini; fakat onun bu talebi reddettiğini öne sürmüştür. Bunun üzerine Flora kendisini vurmaya kalksa da ciddi bir yara almamış, ardından geçici olarak akli dengesini yitirmiştir. Doğumdan sonra bebeğin bakımı eski bir köle olan Virginia Prentiss'e verilir. Prentiss, London'ın hayatındaki başlıca anne imgesi olarak kalacaktır. Aynı yılın sonlarına doğru Flora Wellman, Amerikan İç Savaşı gazisi John London ile evlenince, sonradan Jack olarak anılacak bebek John da onlarla birlikte yaşamaya başladı. Jack ilkokulu Oakland'da okudu. 1897'de Berkeley Üniversitesi'nde öğrenciyken ise annesinin intihar girişimi ve biyolojik babası ile ilgili gazete haberlerini araştırmaya koyuldu. Edindiği bilgilerden sonra Chicago'da yaşarken William Chaney'ye bir mektup yazdı. Chaney'den gelen yanıt ise oldukça ilginçti. Jack'in babası olmasının mümkün olamayacağını, çünkü iktidarsız olduğunu söyleyen Chaney, Jack'in annesinin başka adamlarla ilişkisi olduğunu iddia ederek annesine bebeği aldırması konusunda ısrar ettiği konusunun ise iftiradan ibaret olduğunu belirtti. Biyografi yazarı Clarice Stasz ve diğer bazıları, her ne kadar yasal olarak evli olup olmadıkları bilinmese de, Jack London'ın babasının astrolog William Chaney olduğuna inanmaktadırlar. 1906 depremini izleyen büyük yangınlar sebebiyle San Fransisco'nun çoğu resmi kaydı yok olduğundan Wellman ile Chaney'nin yasal olarak evli olup olmadıkları kesin olarak bilinmemektedir. (Aynı nedenle Jack London'ın doğum belgesinde hangi adın yazılı olduğu da bilinmiyor.) Stasz bu iddiasına kanıt olarak, Chaney'nin anılarında; Jack London'ın annesi Flora Wellman'dan karısı olarak söz etmesini ve Flora'nın bir reklamda kendisini Florence Wellman Chaney olarak takdim etmesini kaynak göstermektedir. İlk yılları Jack London San Francisco'daki 3. cadde ile Brannan caddesi yakınlarında 12 Ocak 1876'da doğdu. Doğduğu ev 1906 San Francisco depremi sırasında çıkan yangında tamamen yandı ve bunu belirtmek için 1953 yılında Kaliforniya Tarih Derneği tarafından bir tabela koyuldu. London ailesi işçi sınıfından geliyor olsa da aslında Jack London'ın ileride yazdıklarında iddia ettiği kadar yoksul değillerdi. Jack London, özellikle yerel kütüphanede kitap okuyarak kendi kendisini eğitmiştir. 1885'te, Ouida'nın eğitimsiz bir İtalyan köylü çocuğunun opera bestecisi olarak ün kazanmasını anlatan romanı Signayı okudu. Bu romandaki karakter onun edebiyat alanındaki kendi hedeflerine ulaşması açısından prototipi olacaktı.. 1886’da Oakland Yerel Kütüphanesi’nin sempatik kütüphanecisi Ina Coolbrith’ı (sonraları Kaliforniya’nın ilk sayılan şairlerinden ve San Fransisko edebiyat topluluğunun önemli bir şahsiyeti olmuştur) keşfetmesi Jack London için önemli bir gelişme olmuştur. London 1889 yılında Hickmott konserve fabrikasında günde 12-18 saat çalışmaya başladı. Bu ağır iş koşullarından kurtulmak için siyahi sütannesi Virginia Prentiss’den borç para alarak French Frank adındaki bir istiridye korsanından Razzle-Dazzle adlı şalopayı satın aldı. Böylelikle o da bir istiridye korsanı oluyordu. John Barleycornda French Frank’ın metresi Mamie’yi kaçırdığından söz edilir. Birkaç ay sonra yelkenlisi tamir edilemeyecek düzeyde zarar gördü. Bu olaydan sonra safını değiştirerek Kaliforniya Balık Devriyesi'nin bir üyesi oldu. 1893 yılında Japonya sahillerine gitmek üzere Sophia Sutherland adlı fok balıkçısı uskunaya girdi. Döndüğü zaman ülkesi 1893 Krizi’nin ve Oakland’daki işçi huzursuzluklarının etkisi altındaydı. Bir hint keneviri fabrikasında ve bir elektrik santralinde ağır iş koşulları altına çalıştıktan sonra serserilik yaşantısına başladı. 1894 yılında serseriliği nedeniyle Buffalo'daki Erie County Cezaevi'nde 30 gün hapis yattı. Daha sonraları Yol adlı kitabında bu hapishanedeki ortamı "düşünülemeyecek" korkunçlukta, "insanın düşebileceği en derin çukur" olarak tarif etti. Serserilik ve denizcilik deneyimlerinden sonra Oakland'a döndü ve Oakland Lisesi'ne kaydoldu. Burada Aegis isimli okul dergisine birkaç yazısıyla katkıda bulunmuştur. Bu yazılardan yayınlanan ilk eseri "Japon Kıyılarında Tayfun", denizcilik deneyimlerinin bir meyvesidir. Jack London Berkeley Üniversitesi'ne girmeyi çok istedi ve 1896 yılında bir yaz dönemi yoğun ders çalıştıktan sonra başardı fakat maddi zorluklar yüzünden 1897 yılında ayrılmak zorunda kaldı ve bu yüzden hiçbir zaman diploması olmadı. Üniversitedeki öğrenci yayınlarında yazısı olduğuna dair kayıt yoktur. Altın avcılığı ve yazarlığındaki ilk başarısı 25 Temmuz 1897'de London, kayınbiraderi James Shepard ile Klondayk Altın Avı'na (Klondike Gold Rush) katılmak üzere yola çıktı. İlk başarılı öykülerini de burada yazacak olan London için Klondayk dönemi sağlığı açısından pek de iyi gitmedi. Klondayk'taki diğer birçok kişi gibi o da beslenme yetersizliğinden iskorbüt hastalığına yakalandı. Bu hastalık dişetlerinin şişmesine ve ardından dört ön dişini kaybetmesine neden oldu. Aynı dönemde karın ve bacak kaslarındaki ağrılar da ona ıstırap veriyordu. Neyse ki "Dawson City'nin ermişi" peder William Judge, ona ve onun gibi çeşitli hastalıklarla boğuşan birçok insana barınacak yer, yemek ve ilaç temin etti. London'ın sağlığı bu sayede düzeldi ve bu cizvit papazı tarafından belki de hayatı kurtarılmış oldu. London, Klondayk'ın tüm güçlüklerine karşın hayatta kalmayı başardı. Bu çabası onun en iyi eserlerinden sayılan Ateş Yakmak adlı kitabını yazmasına esin kaynağı olmuştur. Dawson'daki ev sahibi Bond ailesiydi. Marshall ve Louis; Yale ve Stanford'dan mezun maden mühendisleri, babaları Hiram Bond ise şirket avukatlığının yanı sıra zengin bir altın madeni yatırımcısıydı. Bondlar, başta Hiram olmak üzere, aktif birer cumhuriyetçiydiler. Jack, Oakland'ı iş etiğine bağlı, sosyal vicdan sahibi, sosyalist eğilimli biri olarak terk etti ve sosyalizmin aktif bir destekçisi haline dönüştü. Ayrıca kendisi için yoksulluktan tek çıkış yolunun eğitim alıp "beynini satmak" olduğu kararına vardı. 1898'de Oakland'a döndüğünde ciddi olarak yazdıklarını yayınlatma çabasına girişti. Bu dönemi "Martin Eden" adlı romanında akıllara kazınacak bir biçimde anlatır. Yayımlanan ilk öyküsü "Yoldaki Adam"dı. Bu öyküsü için "Overland Monthly" ona yalnızca 5 dolar teklif edince Jack London yazarlık kariyerini sonlandırmanın eşiğine gelmişti. Ancak "The Black Cat" dergisi "A Thousand Deaths" adlı öyküsünü yayınlamak için 40 dolar ödemesiyle, kendi deyimiyle, "kelimenin tam anlamıyla paçayı kurtarmıştı". Jack London yazarlık kariyerindeki zamanlama konusunda şanslıydı. Tam da düşük maliyetli dergi üretimini mümkün kılan yeni basım teknolojilerinin çıktığı ve bunun sonucunda geniş kitleleri hedefleyen popüler dergilerin patlama yapıp büyük bir kısa öykü pazarının oluştuğu dönemde yazarlık mesleğine adım atmıştı. 1900'lerde yazarlıktan 2.500 dolar (90'lerin 75.000 doları) kazandı. "Batarde" ve "Diable" olarak iki farklı adla dergilere sattığı bir kısa öyküsünde, zalim bir Fransız asıllı Kanadalı ile köpeği anlatılır. Köpek vahşileşir ve sonunda intikam için sahibini öldürür. London, köpeği kötülüğün simgesi olarak gösterdiği için yapılan eleştirilere karşı, hayvanın davranışının asıl sebebinin adamın tutumu olduğunu dile getirmiş, Saturday Evening Post için yazdığı "Vahşetin Çağrısı" adlı öyküsünde bu görüşünü ayrıntılandırmıştır. Santa Clara vadisinde geçen bu öykü Buck adındaki St. Bernard-çoban köpeği kırması bir köpek üzerine kuruludur. Aslında açılış sahnesi Bond çiftliğinin bir tarifidir ve Buck da Dawson'da ev sahipleri tarafından ödünç verilen bir köpeğe dayanmaktadır. Şair George Sterling ile Oakland'ın Lake Merritt bölgesinde kiralık villasında yaşarken tanışan London ve Sterling zamanla birbirlerinin en iyi arkadaşı oldular. 1902'de Sterling London'a California Piedmont'daki kendi evinin yakınlarında bir ev bulması konusunda yardımcı oldu. London, mektuplarında karga burnu ve klasik karakteri nedeniyle Sterling'e "Greek" diye hitap etmiştir ve bunları "Wolf" adıyla imzalamıştır. Sonradan London Sterling'i; otobiyografik eseri Martin Eden'de Russ Brissenden karakteriyle, "Ay Vadisi"nde ise Mark Hall karakteriyle betimleyecekti. Daha sonraki yaşamında London geniş kapsamlı şahsi kütüphanesine kendini adadı. London 15.000 ciltlik bu kütüphaneye "Benim Ticari Araçlarım" derdi." İlk evliliği (1900-1904) Jack London 7 Nisan 1900'de, Kurdun Oğlunun yayınlandığı gün, Bess Maddern ile evlendi. Bess birkaç yıldır arkadaş çevresinin bir parçası olmuştu. Stasz'e göre "Her ikisi de açıkça evliliklerinin aşktan yoksun olduğunu söylemekteydiler; fakat evliliklerinin sağlıklı meyvelerini verecek olan arkadaşlıkları ve birbirlerine olan inançlarıydı." Kingman'a göre de: "Birlikte rahatlardı... Jack, Bessie'ye ona aşık olmadığını açıklamıştır fakat başarılı bir evlilik yapabilecek kadar onu sevmiştir." Evliliği sırasında, "Kempton-Wace Mektupları"nı birlikte yazdığı Anna Strunsky ile arkadaşlığını sürdürmüştür. "Kempton-Wace Letters" aşka iki bakışı karşılaştıran mektuplardan oluşan bir romandır. Anna Strunsky'nin kaleme aldığı Dane Kempton'ın mektuplarında evlilik romantik bir bakış açısıyla yorumlanırken Jack London'ın kaleminden çıkan Herbert Wace'in mektuplarında Darwinizm ve Öjenik'e dayanan bilimsel bir bakış açısıyla yorumlanmıştır. Romanın kurgusal karakteri Wace tanıdığı iki kadını şöyle karşılaştırmaktadır: "[İlki] çılgın, oyunbaz, harika, ahlaksız ve hayat dolu bir varlıktı. Şu anda bile onu hatırladığımda kalp atışlarım hızlanır... [İkincisi] göğüs kabartan, harika bir anneydi. Bu türü bilirsiniz, onlara "İnsanlığın anneleri" derim. Bu türden dünya üzerinde o kadar çok var ki, emzirilirken imanla doluyoruz. Oynak olanı yatılacak bir kadındı; fakat bu Ana idi. Öyle ki hayatın hiyerarşik düzeni içerisinde en son, en yüksek ve en kutsal basamakta yer alır." Wace şunu da itiraf eder: "Ben, gönül maceralarımı akılcı bir davranışla düzenlemeyi tercih ederim... Bu sebeple Hester Stebbins ile evlendim. Ne modası geçmiş hayvansı seks çılgınlığı, ne de eskimiş romantizmin büyüsüne kapılıp evlenmeye zorlandım. Ben, beden ve ruh sağlığı ile uyumlu bir beraberlik için sözleşme imzaladım. Benim akıl gücüm bu sözleşmeden zevk almalı." Onu evlenmek niyetinde olduğu kadına mecbur eden şeyin ne olduğunu araştırırken de Wace şöyle der: "İçimizdeki, her erkek ve kadının içindeki Doğa Ana, soy sop diye haykırır." Gerçek hayatta Jack'in Bess'e taktığı ad "Mother-Girl", Bess'in Jack'e taktığı ise "Daddy-Boy"du. İlk çocukları Joan 15 Ocak 1901'de, ikinci çocukları Bessie (sonradan Becky denildi) 20 Ekim 1902'de doğdu. Her ikisi de London'ın en ünlü çalışmalarından "Vahşetin Çağrısı"nı yazdığı yer olan California Piedmont'ta doğdular. Joseph Noel'e göre "Bessie ebedi bir anneydi. Başta Jack için yaşıyordu, onun el yazılarını düzeltiyordu, ona gramer öğretiyordu ancak çocuklar olunca onlar için yaşamaya başladı. Bu nokta onun en büyük gururu ve ilk gafı idi. Jack, Noel ve George Sterling’e şunları yakındı, "O namusuna bağlı biri. Onun ahlakının basit soyunun baskısı olduğunu söylediğim zaman benden nefret ediyor. O kahrolasıca namusu için beni ve çocuklarını satabilir. Bu berbat bir şey. Evden ayrı geçirdiğim zamanların sonunda her eve dönüşümde aynı odada kalmama bile izin vermiyor.". Stasz'a göre "bunlar Jack’in hayat kadınlarıyla ilişkiye girip, eve zührevi hastalık getirmesinden korkan Dess'in aldığı önlemlerdir." 24 Temmuz 1903'te Jack London, Bessie'ye ayrılmak istediğini söyledi ve evden taşındı. 1904 yılı boyunca boşanma şartlarını görüştüler ve 11 Kasım'da boşanma karara bağlandı. İkinci evliliği 1904 yılında Maddern'den boşandıktan sonra, 1905'te Charmian Kittredge ile ikinci evliliğini yapmıştır. Biyografi yazarı Russ Kingman, London'un ikinci eşi Charmian'ı şöyle tanımlar: "Jack'in ruh eşi, her zaman her konuda onun tarafındadır; mükemmel bir çift!". Jack "Anne Kadın" ve "Arkadaş Kadın" kavramlarını "Kempton-Wace mektupları"nda karşılaştırmıştı. Bess'e taktığı ad "Anne Kız" iken, Charmian'a taktığı ad "Anne Kadın"dı. Charmian'ın Victoria Woodhull'un öğrencisi olan teyzesi ve süt annesi onu rahat yetiştirmişti. Her biyografi yazarı Charmian'ın sınır tanımayan cinselliğine atıfta bulunur; Noel muzipçe, "Charmian Kittredge adındaki genç bir bayan Piedmont'ta pamuklu sütyenler ve güzel bir kalçaya sıkıca oturan kısa kesim eteklerle ortaya çıktı." Stasz ise doğrudan, "Titiz ve nazik bayanı şehvet dolu ve özel olarak cinsel açıdan zinde bulmak gizli bir hazine keşfetmek gibiydi." ve Kershaw da kaba bir şekilde, "Sonunda zinaya tapan bir kadın vardı, Jack'in onu orgazm etmesini istiyor ve bunu sıkça yapmayı umuyordu; ağzına indirilen sadistçe yumruk bile onu gözyaşlarına boğmuyordu." demiştir. Noel, 1903'ten 1905'e kadar geçen olayları "İbsen'in ilgisini çeken bir aile dramı... London bir tür kaygısız romantizm ve komedi rahatlığı içindeydi," diye anlatır. Ana hatlarıyla, Jack London evliliğinde hareketliydi; evlilik dışı cinsel olaylar arıyordu ve bunu Charmian'da buldu, yalnızca cinsel olarak aktif ve maceracı bir partner değil aynı zamanda geleceğinin hayat arkadaşı olacaktı. Charmian Bessie'ye cana yakın gözükmeye çalışarak niyetini gizlerken Bessie ve diğerleri Anna Strunsky'yi rakipleri olarak algılayarak yanıldılar. Çocuk sahibi olmak istedilerse de bebeklerinden biri doğum sırasında öldü öteki hamilelik ise düşükle sonuçlandı. 1906'da "Collier's Weekly" dergisinde 1906 San Fransisco depremi üzerine görgü tanıklığı raporu yayımlandı. Çiftlik hayatı (Beauty Ranch, 1910-1916) küçükresim|250px|Jack London'ın 22 Kasım 1916'da, soldaki uyku sundurmasında öldüğü kulübe 1910'da Jack London 26.000 dolara California Glen Ellen'da Sonoma Dağının doğu yamacında 4km2'lik bir çiftlik satın aldı. "Eşimin yanında, çiftlik bana dünyanın en güzel şeyi olarak gözüküyor." der, çiftliğin başarılı bir ticari girişim olmasını isterdi. Yazarlık her zaman için London'a göre ticari bir girişimken şimdilerde ise anlamını tamamen yitirdi; "Bana ait olan Beauty Ranchten başka bir amaç için yazmam. Muhteşem mülküme bir ya da iki dönüm eklemek dışında bir amaçla kitap yazmam." 1910'dan sonraki edebi eserleri daha çok ticari amaçlıydı. Çiftliğe kazanç sağlama ihtiyacıyla yazılmışlardı. Joan London, "Çok az sayıda eleştirmen onun eserlerini ciddi olarak inceleme gereği hissediyordu ki Jack'in artık çaba göstermediği ortadaydı." diye yazmıştır. sol|250px|küçükresim|Jack London, 1914'te Çiftlik birçok yönden büyük bir fiyaskoydu. Stasz gibi iyimser yorumcular onun projelerini potansiyel olarak uygulanabilir görmüşlerdir ve başarısızlığı kötü şansa ya da döneminin ilerisinde olduğuna bağlamışlardır. Oysaki Kevin Starr gibi kötümser tarihçiler onun kötü bir yönetici olduğunu, başka endişelerinden etkilendiğini ve alkolik olmasından zarar gördüğünü iddia etmektedir. Starr, London'ın 1910 ile 1916 arasında yılda altı ay çiftliğinden uzakta olduğunu belirtir ve "Yönetsel gücün gösterişini sevdi, bunaltan ayrıntılara dikkat etme konusunu değil... London'ın çalışanları onun büyük bir çiftlik sahibi zengin bir kişi rolünü oynaması çabasıyla alay ediyorlardı." diye yazar. Jack London Hawai'yi son kez Aralık 1915'te ziyaret etti. Hawai'de bulunduğu 8 aylık sürede Dük Kahanamoku, Prens Jonah Kūhiō Kalaniana'ole, Kraliçe Lili‘uokalani ve diğer birçok kişiyle tanıştı. Temmuz 1916'da çiftliğine geri dönen London, böbrek yetmezliği şikayetine rağmen çalışmaya devam etti. Çiftlik şu anda koruma altında olup Jack London Millî Parkı içindedir. İntihal (eser hırsızlığı) suçlamaları Jack London kariyeri boyunca defalarca intihalden suçlandı. Saldırıya açıktı, sırf dikkat çekici ve başarılı bir yazar olmasından değil çalışma yöntemleri nedeniyle de. Elwyn Hoffman'a yazdığı bir mektupta, "ifade etmek icat etmekten daha kolaydır," demiştir. Sinclair Lewis'ten öykü ve roman için taslaklar satın almış, öyküleri için gazete kupürlerini çokça kullanmıştır. Egerton R. Young "Vahşetin Çağrısı"nın kendi kitabı "Northland'daki Köpeklerim"den alındığını iddia etmiştir. Jack London yanıt olarak onun kitabını kaynak olarak kullandığını kabul etmiş ve Young'a bir teşekkür mektubu yazdığını ileri sürmüştür. Temmuz 1902'de, iki ayrı kurgu aynı ayda ortaya çıktı: Jack London'ın San Fransisco Argonauttaki Moon-face i ile Frank Norris'in Centurydeki The Passing of Cock-eye Blacklocku... Gazetelerin karşılaştırmalarına göre London’ın karakter tanımlamaları davranış olarak tamamen farklı, temelde ve dürtülerde ise açık bir şekilde aynıydı. Jack London bunu, iki yazarın da hikâyelerini aynı gazete için yazmış olmalarına bağladıysa da daha sonra Charles Forrest McLean’in aynı olayı kurguladığı romanının bir yıl önce yayınladığı ortaya çıktı. The New York World’ün 1906 yılında yayınladığı "ölümcül benzerlik" isimli makalede, Jack London’ın “Love of Life” isimli kısa hikâyesinin 18 bölümü, Augustus Biddle’ın kurgudışı makalesi ve J. K. Macdonald’ın “Gece Yarısının Güneşi Diyarında Kayıp” isimli yazılarıyla yan yana karşılaştırmıştır. London’ın Biddle’ın yazısını yeniden düzenlediği kanıtlandıktan sonra London da ilgili eserlerden esinlendiğini kabul etmiştir. En ciddi suçlama, Jack London’ın dünyaca ünlü Demir Ökçe romanının “Piskopos’un Gördüğü Hayalet” isimli 7. Bölümü hakkında ortaya atılmıştır. Bu bölüm, Frank Harris’in 1901 yılında yayınlanan “Londra Piskoposu ve Halk Ahlâkı” isimli ironik denemesinin birebir kopyasıdır. Bu olaydan dolayı öfkelenen Harris, kitabın telif haklarından 1/60 oranında hisse talep etti. Jack London ise bu bölümün bir gazete kupürü olarak eline geçtiğini, yazıyı gerçek Londra Piskoposunun gerçek bir konuşması olduğunu zannederek kullandığını öne sürdü. Joan London ise bu savunmayı “gerçeklerden uzak” olarak yorumladı. Politik görüşleri Jack London 20 yaşında sosyalizmi benimsedi. Bundan önce sağlıklı ve güçlü bünyesinden kaynaklanan bir iyimserliğe sahip, çok çalışan ve dünyaya olumlu gözle bakan bir kişiydi. Fakat "Nasıl Sosyalist Oldum” adlı makalesinde de belirttiği gibi halkın en alt tabakalarını daha yakından gördükçe sosyalist fikirleri oluşmaya başladı. İyimserliği ve ferdiyetçiliği yavaş yavaş söndü ve mecbur olmadıkça hiçbir zaman daha fazla çalışmamaya karar verdi. Yazılarında ferdiyetçiliğinin bünyesinden sökülüp çıktığını ve bir sosyalist olarak tekrar doğmuş olduğunu belirtir. London Sosyalist İşçi Partisi'ne ilk kez Nisan 1896'da katıldı. 1901'de Sosyalist İşçi Partisi'ni bırakıp yeni kurulan Amerikan Sosyalist Partisi'ne girdi. 1896'da San Francisco Chronicle gazetesi, Oakland Hükûmet Konağı bahçesinde geceleri halka sosyalizm üzerine konuşmalar yapan 20 yaşındaki London'ı yazıyordu. Bu faaliyetlerinden ötürü 1897 yılında tutuklandı. Önce 1901'de (245 oy alarak) daha sonra da 1905'te (oylarını 981'e çıkararak) Oakland'ın belediye başkanlığına aday oldu ancak seçilemedi. 1906'da sosyalizm üzerine konuşmalar yapmak üzere ülke gezisine çıktı ve sosyalizm üzerine makale derlemelerini yayınladı [The War of the Classes (Sınıflar Savaşı), 1905; Revolution, and other Essays (Devrim ve Diğer Makaleler, 1910)]. Çoğunlukla mektuplarını "Devrim için" diye imzalardı. Demir Ökçe isimli romanı başta olmak üzere yazarın birçok eserinde sosyalist bakış açısını açıkça görebiliriz. Yazarın bu bakış açısı kuramcı veya entelektüel sosyalizmden değil, daha çok yaşam tecrübelerinden ve kendi içinden gelmektedir. Glen Ellen'daki çiftlik yıllarında London, sosyalizme karşı karışık duygular beslemeye başlamıştı. Yazar olarak büyük mali başarıya ulaşan London aynı başarıyı çiftlikte de yaşamayı çok arzuluyordu fakat bu gerçekleşmedi. Çalışanları arasındaki İtalyan işçilerin verimsiz olmasından şikayetçi olan yazar 1916'da çiftlik işletmesine son verdi. Irklar hakkındaki tartışmalı görüşleri London'ın 1904 tarihli, The Yellow Peril makalesi, o dönemde yaygın basmakalıp görüşlerin tekrarıdır: "Koreli tam bir verimsizlik örneği, Çinli tam bir sanayi tipidir". "Büyük ırk maceramızın, denizdeki ve karadaki yağmalarımızın, tutku ve vahşetimizin ve yaptığımız tüm kötülüklerin arkasında gene bize ait, hiç kuşkusuz tamamen bizim olan belirli bir tutarlılık, bilinçli bir sertlik, melankolik bir yaşam sorumluluğu, bir yakınlık ve yoldaşlık ve sıcak insan duyguları ... vardır." Gene de aynı yazı London'ın bu konudaki çelişkili duruşunu sergiler. "Büyük ırk maceramız"ın etik yönü üzerinde durduktan sonra yazıyı, "yukarıdaki önermenin kendisinin de Batılı ırk-egotizminin bir ürünü olduğu dikkate alınmalıdır," diye bitirir. Jack London Asyalı göçmenlere karşı kendi döneminin yaygın Kaliforniyalı bakış açısına ve kalıplaşmış görüşlerine pek karşı çıkmaz. Örneğin Öte yandan, Jack London'ın pek çok öyküsünde Meksikalı, Havaili, Asyalı karakterler önemli yer tutar. Rus-Japon Savaşı sırasında savaş muhabirliği yaparken yazdıkları ve yarım kalan romanı "Cherry", Japon adetleri ve meziyetlerini çok takdir ettiğini gösterir. 1996 yılında Kanada'nın Yukon bölgesindeki Whitehorse şehrinde bir bulvara Jack London'ın ismi verildi; fakat sonrasında, London'ın ırkçı söylemleri sebep gösterilerek tekrar eski ismi "Two-mile Hill"e çevrildi. Ölümü framed|sağ|Jack ve Charmian London'ın mezarı Jack London'ın ölüm sebebi çok tartışılmıştır. Pek çok eski kaynakta intihar ettiği anlatılmıştır. Ölüm raporunda ölüm sebebi üremi olarak gösterilmiştir. 22 Kasım 1916'da, çiftliğinde bir uyku sundurmasında ölmüştür. Son döneminde çok acı çektiği ve morfin aldığı biliniyordu, kazayla ya da kasıtlı olarak aşırıdoz olması da ihtimaller dahilindedir. Clarice Stasz'a göre "London'ın ölümünü takiben, bazı nedenlerle, onun sonunda intihar etmiş bir kadın avcısı olduğu yolunda bir biyografik efsane gelişti. Birinci el kaynaklara dayanan yakın zamanlı ciddi çalışmalar bu karikatürü reddetmektedir." London'ın eserlerinde intihar pek çok kez karşımıza çıkar ve bu durum söz konusu "biyografik efsane"nin oluşmasına katkıda bulunmuş olabilir. Yaşamöyküsünü yazan Russ Kingman London'ın "inme ya da kalp krizi" nedeniyle öldüğünü düşünmüştür. Jack London'ın külleri, eşi Charmian'ınkilerle birlikte, Glen Ellen, California'daki Jack London Eyalet Tarih Parkı'na gömüldü. Çok sade olan mezarda sadece yosun tutmuş bir kaya parçası dikilidir. Eserleri Öyküleri Yazar ve tarihçi Dale L. Walker'a göre "London'ın gerçek dehası kısa, 7500 ve altında sözcükten oluşan, imgelerle dolu beyninin ve üstün anlatım yeteneğinin özgürce boşaldığı, yazılardır. Bu sihirli 7500'den daha uzun öyküleri genellikle, elden geçirilip düzeltilmeye muhtaçtır." Jack London'ın şaşırtıcı derecede çok sayıda hikâyesi bugün bilimkurgu olarak sınıflanabilir. "The Unparalleled Invasion" Çin'e karşı bir biyolojik savaşı, "Goliah" nükleer denilebilecek bir enerji silahını, "The Shadow and the Flash" görünmezlik peşinde farklı yollar tutan iki rakip kardeşi, "A Relic of the Pliocene" çağdaş insanın bir mamutla karşılaşmasını, Londra'da Jung'un kuramlarına ilginin yoğun olduğu döneme ait daha geç bir hikâyesi "The Red One" dünya dışı bir nesnenin etkisindeki bir ada kabilesini konu edinir. Negatif ütopya ya da distopi örneği olarak yazdığı Demir Ökçe romanı da bugünün "Soft" bilimkurgu tanımına uygun düşer. Romanları thumbnail|sağ|Jack London'ın Turtles of Tasman kılıfı A Son of the Snow (1902) Children of the Frost (1902) Vahşetin Çağrısı (1903) The Kempton-Wace Letters (1903) Published anonymously, co-authored by Jack London and Anna Strunsky. Deniz Kurdu (1904) The Game (1905) Beyaz Diş (1906) Adem'den Önce (1907) Demir Ökçe (1908) Martin Eden (1909) Yanan Gün Işığı (1910) Adventure (1911) Kızıl Veba (1912) The Abysmal Brute (1913) Ay Vadisi (1913) The Mutiny of the Elsinore (1914) The Star Rover (1915, published in England under the title The Jacket) The Little Lady of the Big House (1916) Jerry of the Islands (1917) Michael, Brother of Jerry (1917) Hearts of Three (1920, novelization by Jack London of a movie script by Charles Goddard) The Assassination Bureau, Ltd (1963, half-completed by Jack London; completed by Robert Fish) Hikâye derlemeleri Tales of the Fish Patrol (1906) Smoke Bellew (1912) The Turtles of Tasman (1916) Otobiyografik anıları Demiryolu Serserileri (1907) John Barleycorn (Bir Alkoliğin Anıları) (1913) Ay Kurgu dışı eserleri ve makaleleri The People of the Abyss (1903) Revolution, and other Essays (1910) The Cruise of the Snark (1913) How I became a socialist Kısa öyküleri Oyunları The Acorn Planter: a California Forest Play (1916) Ardından yapılan eklemeler Jack London Credo Irving Shepard 1956 tarihli bir Jack London hikâyeleri derlemesinin ön sözünde bir "Jack London Credo"dan alıntı yaptı: Toz olmaktansa kül olmayı yeğlerdim! Kıvılcımın çakmasını isterdim parlak bir ışıkta, boğulmasındansa çürük bir kerestenin oyuğunda Muhteşem bir gök taşı olmak isterdim, varlığımın her zerresinin görkemli bir ışıltıda olmasını, uykulu ve hareketsiz bir gezegendense. İnsanın işlevi yaşamaktır sadece var olmak değil. Harcamayacağım günleri, onları uzatmaya çabalayarak. Kullanacağım her anını zamanımın. Shepard kaynak belirtmemiştir. Alıntıladığı sözcükler San Francisco Bulletin'ın 2 Aralık 1916 tarihli sayısında, London'ın çiftliğini ölümünden birkaç hafta önce ziyaret eden gazeteci Ernest J. Hopkins'in bir yazısında geçer.Clarice Stasz bu parçanın "London'ın üslubundan pek çok iz taşıdığı"nı yazmıştır. The Scab "The Scab" (grev kırıcı) başlıklı kısa yazı Amerikan işçi hareketi tarafından çokça alıntılanmış ve Jack London'a atfedilmiştir: "Tanrı çıngıraklı yılan, kurbağa ve vampiri tamamladıktan sonra elinde kalan iğrenç artık malzemeyle grev kırıcıyı yaptı. Bu iki ayaklı hayvanın dönek bir ruhu, sıvı bir beyni, jelatin ve tutkal karışımı bir omurgası vardır .... Bu parça, 1974 tarihli bir Yüksek Mahkeme davasında tümünü alıntılayıp "genellikle yazar Jack London'a atfedilen, sendika edebiyatının iyi bilinen bir parçası" olarak niteleyen hakim Thurgood Marshall'ın ağzından tutanaklara da geçmiştir. Bu alıntı Jack London'ın yayınlanmış eserleri içinde bulunmaz. Bir zamanlar "The Scab" başlıklı bir konuşma yapmış ve The War of the Classes (Sınıfların Savaşı) kitabında yayınlamıştır fakat bu konuşma içerik ve tarz olarak söz konusu alıntıdan tamamiyle farklıdır. Might is Right Anton LaVey'in "Şeytan Kilisesi", 1896 tarihli Might is Right kitabının yazarı Ragnar Redbeard'ın aslında Jack London olduğunu ileri sürer. London'ın hiçbir biyografisinde buna değinilmez ve Rodger Jacobs bir yazısında bu iddiayı reddeder. B. Traven Sierra Madre Hazineleri filminin senaryosuna temel olan kitabın yazarı olarak ünlenen gizemli yazar B. Traven, 1930'larda, "Alman Jack London" olarak nitelendi. Siyasi eğilimi, konuları, yazı üslubu ve mekanları gerçekten de Jack London'inkilerle büyük benzerlik gösterir. Traven tüm ömrünce gerçek kimliğini saklı tutmuştu. Traven üzerine yazan her yorumcu, onun aslında Jack London olduğu, kendi ölümünü insanları yanıltan bir oyun şeklinde sahneleyen London'ın yeni bir kimlikle yazmaya devam ettiği yolundaki spekülasyona değinir. London'ın hiçbir biyografisi bu konuyu ele almaya değer bulmaz. 1990'da Traven'in dul eşi kendisiyle yapılan bir söyleşide Traven'in Almanya'da 1. Dünya Savaşı'nda yaşamış sol devrimci Ret Marut olduğunu açıkladıktan sonra spekülasyonlar da dinmiş oldu. Diğer Jack London, Star Trek: TNG "Time's Arrow (Zamanın Oku)" bölümünde teğmen Commander Data'ya yardımcı olan bir otel çalışanı karakterinde gözükür. Mark Twain, O'na Alaska'ya gidip iyi bir yazar olması öğüdünü verir. İnternette erişilebilen eserleri Jack London's Writings Jack London's Unpublished Poetry Forty poems by Jack London, published for the first time in 2005 by Dan Wichlan. Of interest mostly to Jack London buffs, his poetry being unsuccessful. Plays by Jack London Full text, online, of The Acorn-Planter, The Birth Mark, The First Poet, Daughters of the Rich, Scorn of Women, and A Wicked Woman. Of interest mostly to Jack London buffs, his plays being unsuccessful. Gutenberg Projesi Google Books search on "Jack London" for "full view books" finds many complete works in the form of facsimile page images, downloadable as PDF files. Jack London hakkındaki siteler The Jack London Collection Site featuring Information about Jack London's life and work, and a collection of his writings. The World of Jack London Biographical information and writings Jack London - his life and books Capsule biography from Jack London State Park website Jack London's Ranch Album Jack London State Historic Park Çeşitli bilgiler Obituary, NY Times, 23 Kasım 1916 Jack London Dies Suddenly On Ranch From 1904 on, Jack London was a member of the Bohemian Grove, which at that time had a more literary emphasis than it does today. Charmian London wrote that "whenever feasible, our world-wanderings led us homeward in mid-summer, that he might spend at least one week of Hi-Jinks at the Bohemian Grove, situated but a few miles from the Ranch. He dreaded foregoing the marvellous annual Grove Play, words and music, acting and staging, all done by members of the Grove only." Other members of the Grove at that time included Ambrose Bierce, Gelett Burgess, John Muir, Frank Norris, and George Sterling. Refs: Charmian London (1921), The Book of Jack London, p.19. Other members: Peter Booth Wiley (2000), National Trust Guide/San Francisco, Wiley, ISBN 0-471-19120-5 Jack London: The Man, The Socialist, The Fighter San Francisco'da doğan Jack London, İrlanda asıllıdır. Çocukluğu yoksulluk içinde geçen London, kitaplarla 10 yaşında tanışmıştır. Birkaç yıl serseriler arasında yaşayıp bu durumdan kendini kurtarmak için yük gemilerinde çalışmaya başlayan yazar, bu iş sayesinde denize açılmış ve Japonya'ya, Sibirya'ya gitme şansı bulmuştur. 1896 yılında ise altın arayıcılarının peşine takılmıştır. Burada başından geçenleri Vahşetin Çağrısı (1903) adlı kitabında anlatan London, bu kitabıyla üne kavuşmuştur. Okuma alışkanlığını hiç bırakmadığı ve durmadan yazdığı bilinmektedir. En ünlü eseri olarak bilinen ve yarı-otobiyografik özellik taşıyan Martin Eden romanında anlattığına benzer biçimde 1916 yılında intihar etmiştir. London'ın ölümünden sonra hayatını romansı bir dille anlatan biyografik kitap "Doludizgin Bir Denizci" (Sailor on Horseback) Irving Stone tarafından yazıldı. Kaynakça Kaynak kitaplar Stasz describes this as "Comments on 400 books in London's personal library, and their relationship to particular writings. An exceptional guide to London's intellectual influences." (Reprint; originally published anonymously by the Macmillan Company, 1903). Complete original edition also available as page images at Google Books . Includes: The Call of the Wild, White Fang, The Sea-Wolf, eleven "Selected Klondike Short Stories," thirteen other "Selected Short Stories" Includes The People of the Abyss, The Road, The Iron Heel, Martin Eden, John Barleycorn, and his essays How I Became a Socialist, The Scab, The Jungle, and Revolution. Stone, Irving (1938) Sailor on Horseback. Dale L. Walker notes : "Sailor on Horseback was a massively flawed book .... The author depended too much on London's fiction ... to recreate the author's life .... Stone the novelist could not escape novelizing Sailor on Horseback (later editions were more factually subtitled A Biographical Novel)." Starr, Kevin (1973) Americans and the California Dream 1850-1915.'' Oxford University Press. 1986 reprint: ISBN 0-19-504233-6 Dipnotlar Kategori:1876 doğumlular Kategori:San Francisco doğumlu yazarlar Kategori:1916 yılında ölenler Kategori:Dizanteriden ölenler Kategori:Kaliforniya'da enfeksiyon hastalıklarından ölenler Kategori:19. yüzyıl Amerikalı roman yazarları Kategori:20. yüzyıl Amerikalı roman yazarları Kategori:19. yüzyıl Amerikalı hikâye yazarları Kategori:20. yüzyıl Amerikalı hikâye yazarları Kategori:Amerikalı psikolojik kurgu yazarları Kategori:Amerikalı siyasi yazarlar Kategori:Amerikalı savaş muhabirleri Kategori:1906 San Francisco depremi Kategori:İntihar eden yazarlar Kategori:Amerikalı ateistler Kategori:Ateist yazarlar Kategori:Amerikalı demokratik sosyalistler Kategori:Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley'de öğrenim görenler Kategori:Amerikalı öjenikler Kategori:Amerikalı denizciler Kategori:Amerikalı gezi yazarları Kategori:Amerika Sosyalist İşçi Partisi mensubu siyasetçiler Kategori:Klondike Altına Hücumu'nda kişiler Kategori:Rus-Japon Savaşı muhabirleri Kategori:Amerikalı erkek roman yazarları Kategori:Amerikalı hikâye yazarları Kategori:19. yüzyıl Amerikalı erkek yazarları Kategori:20. yüzyıl Amerikalı erkek yazarları
 

Tema özelleştirme sistemi

Bu menüden forum temasının bazı alanlarını kendinize özel olarak düzenleye bilirsiniz.

Zevkine göre renk kombinasyonunu belirle

Tam ekran yada dar ekran

Temanızın gövde büyüklüğünü sevkiniz, ihtiyacınıza göre dar yada geniş olarak kulana bilirsiniz.

Izgara yada normal mod

Temanızda forum listeleme yapısını ızgara yapısında yada normal yapıda listemek için kullanabilirsiniz.

Forum arkaplan resimleri

Forum arkaplanlarına eklenmiş olan resimlerinin kontrolü senin elinde, resimleri aç/kapat

Sidebar blogunu kapat/aç

Forumun kalabalığında kurtulmak için sidebar (kenar çubuğunu) açıp/kapatarak gereksiz kalabalıklardan kurtula bilirsiniz.

Yapışkan sidebar kapat/aç

Yapışkan sidebar ile sidebar alanını daha hızlı ve verimli kullanabilirsiniz.

Radius aç/kapat

Blok köşelerinde bulunan kıvrımları kapat/aç bu şekilde tarzını yansıt.

Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Geri