Karbon Ayak İzi Vergisi: AKP'nin Yeni Sömürü Planı!
Son zamanlarda ortaya atılan "karbon ayak izinin vergilendirilmesi" önerisi, AKP hükümetinin en son akla gelen ve adil olmayan bir sömürü planı olarak eleştiriliyor. Bu öneri, "egonomi şeysi memet" olarak adlandırılan ve çevre bilincine sahip olduğu iddia edilen AKP'li bir yönetici tarafından öne sürülmüş. Ancak bu öneri, zengin ve güçlü olmayan halkın cebindeki son kuruşu bile almayı amaçlayan bir sömürüden başka bir şey değil!
AKP insanı, "zengin, güçlü olmayan herkes cebindeki ve bankasındaki parasını verip silktir olup evine gitsin" diyerek bu yeni vergiyi savunuyor. Ancak unutulan bir nokta var: Karbon ayak izini artıran asıl unsur, balık istifi otobüslere binen ve karın tokluğuna çalışan emekçiler değil, lüks araç filosu ve özel uçaklarla gezen zengin bir avuç yamyam!
Bu öneri, AKP'nin adaletsiz ve sömürücü politikalarının bir devamı niteliğinde. Zenginleri daha da zenginleştirmeyi ve güçlendirmeyi amaçlayan bu politika, halkın cebindeki parayı almaya yönelik bir hırpalama eyleminden başka bir şey değil. "Karbon ayak izi vergisi" adı altında, halkın kanını emmeyi planlıyorlar!
Bu yeni vergi önerisi, AKP'nin çevre bilincinden çok uzak olduğunu da gözler önüne seriyor. Karbon ayak izini azaltmak için gerçekten ilgilenen bir hükümet, lüks tüketimi ve israfı hedef alır, emekçilerin toplu taşıma kullanımını teşvik eder ve sürdürülebilir yaşam uygulamalarını desteklerdi. Ancak AKP, tüm bu adımları tersine çevirerek, halkın sırtından geçinme planları yapıyor.
Bu öneri, AKP'nin yamyam politikalarının bir devamı ve halkın gücünü kıskanclıkla ele geçirme girişiminden başka bir şey değil. Bu yeni vergi, emekçilerin cebindeki parayı alacak, zenginlerin lüks yaşam tarzını sürdürmesine katkıda bulunacak ve çevreye verilen zararı azaltmayacak.
Bu nedenle, "karbon ayak izi vergisi" önerisini kınıyoruz! AKP'nin bu yeni sömürü planına karşı durmalı ve sesimizi yükseltmeliyiz. Halkın çıkarlarını gözeten, adil ve sürdürülebilir politikalar talep ediyoruz! Karbon ayak izini azaltmak istiyorlarsa, lüks tüketimi ve israfı hedef almalı, emekçileri balık istifi otobüslere mahküm etmek yerine toplu taşıma sistemlerini geliştirmeli ve çevre dostu uygulamalara teşvik etmelidir.
Son zamanlarda ortaya atılan "karbon ayak izinin vergilendirilmesi" önerisi, AKP hükümetinin en son akla gelen ve adil olmayan bir sömürü planı olarak eleştiriliyor. Bu öneri, "egonomi şeysi memet" olarak adlandırılan ve çevre bilincine sahip olduğu iddia edilen AKP'li bir yönetici tarafından öne sürülmüş. Ancak bu öneri, zengin ve güçlü olmayan halkın cebindeki son kuruşu bile almayı amaçlayan bir sömürüden başka bir şey değil!
AKP insanı, "zengin, güçlü olmayan herkes cebindeki ve bankasındaki parasını verip silktir olup evine gitsin" diyerek bu yeni vergiyi savunuyor. Ancak unutulan bir nokta var: Karbon ayak izini artıran asıl unsur, balık istifi otobüslere binen ve karın tokluğuna çalışan emekçiler değil, lüks araç filosu ve özel uçaklarla gezen zengin bir avuç yamyam!
Bu öneri, AKP'nin adaletsiz ve sömürücü politikalarının bir devamı niteliğinde. Zenginleri daha da zenginleştirmeyi ve güçlendirmeyi amaçlayan bu politika, halkın cebindeki parayı almaya yönelik bir hırpalama eyleminden başka bir şey değil. "Karbon ayak izi vergisi" adı altında, halkın kanını emmeyi planlıyorlar!
Bu yeni vergi önerisi, AKP'nin çevre bilincinden çok uzak olduğunu da gözler önüne seriyor. Karbon ayak izini azaltmak için gerçekten ilgilenen bir hükümet, lüks tüketimi ve israfı hedef alır, emekçilerin toplu taşıma kullanımını teşvik eder ve sürdürülebilir yaşam uygulamalarını desteklerdi. Ancak AKP, tüm bu adımları tersine çevirerek, halkın sırtından geçinme planları yapıyor.
Bu öneri, AKP'nin yamyam politikalarının bir devamı ve halkın gücünü kıskanclıkla ele geçirme girişiminden başka bir şey değil. Bu yeni vergi, emekçilerin cebindeki parayı alacak, zenginlerin lüks yaşam tarzını sürdürmesine katkıda bulunacak ve çevreye verilen zararı azaltmayacak.
Bu nedenle, "karbon ayak izi vergisi" önerisini kınıyoruz! AKP'nin bu yeni sömürü planına karşı durmalı ve sesimizi yükseltmeliyiz. Halkın çıkarlarını gözeten, adil ve sürdürülebilir politikalar talep ediyoruz! Karbon ayak izini azaltmak istiyorlarsa, lüks tüketimi ve israfı hedef almalı, emekçileri balık istifi otobüslere mahküm etmek yerine toplu taşıma sistemlerini geliştirmeli ve çevre dostu uygulamalara teşvik etmelidir.