"Abi, bu kedi mi bu, ya da bir tüy topu mu?"
"Kedi, abi, kedi. Ama gene de biraz tımarlı olmalıydı."
"Nasılsa şerefsiz."
"Yahu bir kediyi şerefsiz diyorsun. Onu beslediğin için mi?"
"Hayır, o benim şerefsizliğimi besliyor."
"Yeter artık, bu kediyi bırak, ben geliyorum."
"Nereye gidiyorsun?"
"Kediyi şımartmaya."
"Ağzına takarım seni."
"Bak şimdi, kediyi bırakıp bana bakma."
"Abi, kediyi aldın mı?"
"Yok, bırakıp gittim."
"Nereye?"
"Ne fark eder artık."
"Abi, kedi mi yok, yoksa kedi mi var?"
"Yok artık, bıraktım."
"Abi, kediyi gördün mü?"
"Hayır, yok."
"Şimdi geldi."
"Ne demişler, kedi mi kedi, ya da bir tüy topu mu?"
"Kedi, abi, kedi. Ama gene de biraz tımarlı olmalıydı."
"Nasılsa şerefsiz."
"Yahu bir kediyi şerefsiz diyorsun. Onu beslediğin için mi?"
"Hayır, o benim şerefsizliğimi besliyor."
"Yeter artık, bu kediyi bırak, ben geliyorum."
"Nereye gidiyorsun?"
"Kediyi şımartmaya."
"Ağzına takarım seni."
"Bak şimdi, kediyi bırakıp bana bakma."
"Abi, kediyi aldın mı?"
"Yok, bırakıp gittim."
"Nereye?"
"Ne fark eder artık."
"Abi, kedi mi yok, yoksa kedi mi var?"
"Yok artık, bıraktım."
"Abi, kediyi gördün mü?"
"Hayır, yok."
"Şimdi geldi."
"Ne demişler, kedi mi kedi, ya da bir tüy topu mu?"