Kemal Kılıçdaroğlu'nun son açıklamaları, özellikle terör örgütleriyle ilgili kısmı, büyük bir tartışma konusu oldu. Açıklamaları neticesinde ortaya çıkan soruları cevaplamalı ve tutarsızlıklarını açıklamalıdır.
Su gibi aziz biri olduğu söylenebilir, ancak bazı noktaları gözden kaçırmış veya lafı nereye çekeceğini hesaplamamış olabilir:
1. Parti sözcüsü sussa bile, kemal kılıçdaroğlu'nun açıklamaları halktan kopuk bir görüntü yaratmıştır.
2. "Terörist" olarak tanımlanan kişiler, Türk vatandaşı ve TC hastanelerinde tedavi görüyor. Peki, bu vatandaşları terörist olarak tanımlayıp, hastanelere kabul etmeme veya ziyaretlerini kısıtlamayı düşünüyor mu?
3. Ziyarette bulunanlar, terör örgütü üyeleri değil mi? Eğer öyleyse, neden bu kişiler terörist olarak tanımlanıyor ve vatandaşlıktan çıkarılmıyor?
4. Oslo görüşmelerini, 14 yıllık AKP hükümeti mi yaptı, yoksa oto sanayideki Ahmet Usta mı? Bu görüşmelerin sorumluluğu kime ait?
Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının tam metni: “Biz hapiste hasta yatan PKK’lıya da gittik, DHKP-C’liye de, Kader Mahkûmlarına da, İslami kesimden kendisini tanımlayan hapiste yatan, sağlığı zor olan insanlara da gittik. Hiçbir ayrım yapmadık.”
Bu açıklama neticesinde, Kılıçdaroğlu'nun terör örgütleriyle ilgili tutumu ve açıklamaları tartışma yaratmıştır. Sorulara net cevaplar vermekten kaçınan bir tutum sergilemesi, muhalefet partisi lideri olarak sorumluluklarından kaçındığı izlenimini uyandırmaktadır.
Su gibi aziz biri olduğu söylenebilir, ancak bazı noktaları gözden kaçırmış veya lafı nereye çekeceğini hesaplamamış olabilir:
1. Parti sözcüsü sussa bile, kemal kılıçdaroğlu'nun açıklamaları halktan kopuk bir görüntü yaratmıştır.
2. "Terörist" olarak tanımlanan kişiler, Türk vatandaşı ve TC hastanelerinde tedavi görüyor. Peki, bu vatandaşları terörist olarak tanımlayıp, hastanelere kabul etmeme veya ziyaretlerini kısıtlamayı düşünüyor mu?
3. Ziyarette bulunanlar, terör örgütü üyeleri değil mi? Eğer öyleyse, neden bu kişiler terörist olarak tanımlanıyor ve vatandaşlıktan çıkarılmıyor?
4. Oslo görüşmelerini, 14 yıllık AKP hükümeti mi yaptı, yoksa oto sanayideki Ahmet Usta mı? Bu görüşmelerin sorumluluğu kime ait?
Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarının tam metni: “Biz hapiste hasta yatan PKK’lıya da gittik, DHKP-C’liye de, Kader Mahkûmlarına da, İslami kesimden kendisini tanımlayan hapiste yatan, sağlığı zor olan insanlara da gittik. Hiçbir ayrım yapmadık.”
Bu açıklama neticesinde, Kılıçdaroğlu'nun terör örgütleriyle ilgili tutumu ve açıklamaları tartışma yaratmıştır. Sorulara net cevaplar vermekten kaçınan bir tutum sergilemesi, muhalefet partisi lideri olarak sorumluluklarından kaçındığı izlenimini uyandırmaktadır.