Kitap versiyonunu bilmiyorum, kutsal bilgi kaynağına bu konuda eyyorlamam yok. Kişisel gelişemeyişimi şöyle bir arka planda tararken, başlığı görünce aklıma geldi; bana bundan yapmam lazım. Karakterimin yapısı gereğiyle bazen kaçtım bazen savaştım. Savaşırken aklımda kazanmak hiç olmadı ne yalan söyleyeyim. Artık bitse de gitsem buradan dedim. Belki de işler benim için artık böyle ilerlemiyordur. Şu instagram gönderilerinde sıklıkla paylaştıkları film kesiti var ya hani "olmak istediğin yere bir parmak şıklatarak gitseydin de aynı hissedecektin. O yüzden sadece hayatı yaşa" özetle, çok derin anlamı da yok aslında ama zihnin sustuğu vakitte bir daha okuyunca aydınlanıyorsun az biraz. Kaçmayacağım, savaşmayacağım da. Sizin alınız al morunuz mor inandım tamam. Benden uzak durun da demeyeceğim çünkü durmuyorsunuz. Bu da bitti tarihe not düşelim. Gemi batarsa ihtimalini hesaplamayı da bıraktım bu arada. Benden ancak çalmaya devam eden orkestra çıkar şu saatten sonra o da piyano. Rafine zevkleri olan biriyimdir, onu bıramam, o kadar da değil Ali Sami ya. Hayatımın bu döneminde kendimi mi keşfedeceğim ne olacaksa artık pek mühim değil de, benim maceranın keşfetmek üzerine olduğunu anladım o daha fena. Hayatımın nasıl görüneceğini deneme riski içeriyor. Bir üşengeç için ne zordur bilemezsiniz. Ben kimseye değmeden, çizgilere basmadan yürümeye çalışanlardan olmaya uğraşırken; hayatım, kollarını aç, önüne çıkana 100 tekme at ve ilerle diyor. Büyük sözü dinleme vaktim gelmiş. Kendi bildiklerim köy buçuktan kasaba olmuyor. Ama aynı zamanda da tükendim yemin ederim bak inanın. Ecnebinin "all my tears have been used up" dediği noktada, çok haklısın kardeş diyorum. Diyorum ama diyesim de yok artık. Karşımda benim ne kadar "muazzam" ve "değerli" olduğumun ama uğruma minnacık şeylerin bile göze alınmayacağının altının çizilmesine artık maruz kalmayacağım. Bunun insana edilebilecek en kötü hakaretlerden birinin olduğunun ayırdında bile olmayanlar için kendimi yıprattım da yıprattım. Ama bu kısım onlarla ilgili değil, full paket benim salaklığımdı ya. Ben olsam bana böyle bok gibi davranmazdım. Herkes ben değil. Herkes ben olsa ne biçim eğlenirdik var ya üf. Neyse ki herkes ben değil, çoğunuz iyi şeyleri hak etmiyorsunuz. Karar mercii benim. Neyse ne diyordum, çok uzadı. Kendim olmayı bırakıyorum, kendim olmamaya da çalışmayacağım ama. Yarın bir gün yumuşak yumuşak aşk meşk, insan iyiliği vs dersem şu saatte beni uyutmayanı hatırlayayım da fırıncı küreğiyle ağzıma vurayım diye profilime sabitleyeceğim. Previously on tedinibulamamıştracyverobinkarışımı. Ne biçim nick almışım ya pişmanım sözlük.