Seni çok iyi anlatmışsındır.. Sevdiklerinin seni çok iyi anladığına emin olmuşsundur kendi içinde.. Sonra bir an gelir.. En kolay anlaşılabilecek, bilinmesi gereken en minik özelliğin, o kadar basit özelliğin bilinmiyordur yıllardır aynı havayı teneffüs ettiğin insanlar tarafından.. Ya da ufak bir test.. En bilinebilecek soruların cevap bulduğu.. Seni tanımadığını düşündüğün insanlar bütün ayrıntısıyla anlatırlar seni, ama yıllardır en yakın olduğunu düşünenler bilemez hangi rengi sevdiğini.. Önce bi üzülürsün, "nasıl ya" dersin, "nasıl bilemezler burada böyle düşüneceğimi? nasıl bilemezler buna kızcağımı?" Aslında biliyorlardır. Bilmemeleri mümkün değildir ki zaten.. Yalnızca önemsemiyolardır. Yalnızca düşünmüyolardır neler hissedeceğini.. Çok umursarlar seni, hayatlarında çok önemlisindir. Harikasındır, özlüyolardır görüşmeyince, sensiz yapamıyolardır. Ama en ufak şeyi bilmiyolardır ki senle ilgili, belki de hiç öğrenmek istememişlerdir.. Belki de yalnızca kendilerini daha iyi hissediyolardır senin yanında ve senin önemin kendin olman değildir, kendileridir aslında hiç itiraf etmek istemedikleri gibi.. Can yakar, üzer insanı.. Ama olgunlaştırır, aslında önemli olanın ne olduğunu fark ettirir insana.. Kendine getirir, ne yapman gerektiğini öğretir en soğukkanlı hali ile.. Yaşanan her şeyin bir sebebi var nefes aldığın sürece ve herkesin..