Osmy'nin bir cilvesi ile yerleştiğim ve 10 yıldır keyifle yaptığım meslek. Geçen yıllar artık bu meslek hakkında iki kelam hakkını veriyor diye düşünüyorum. Başlıyorum.
Üniversite yılları: İlk yıl tüm mühendisliklerde aynı olan temel mühendislik derslerine ek olarak bölümün temelini oluşturan kimya mühendisliğine giriş ve kütle ve enerji denklikleri dersi var. Kütle ve enerji denkliklerini iyi öğrenin, her zaman işinize yarayacak. Bu dönem bol bol fizik ve kimya lab raporu yazılır, bi de iskencesiz, soft bir yıl.
İkinci yıl bence en keyifli yıl. Akışkanlar mekaniği, ısı transferi, termodinamik, analitik kimya, fizikokimya, mühendislik matematiği ile bence keyifli zamanlar geçirirsiniz. Enstrumental analiz laboratuvarında farklı analizlerin nasıl yapıldığını öğrenirsiniz. Ödevi çok, raporu çok ama daha acışık.
Üçüncü yıl en acil 2. yıl. Ama hayatınıza termodinamik 2, programlama (matlab), kütle transferi ve reaksiyon kinetiği dersleri girmişsiniz. Hesap makinesi ile ilişkiniz artık seviyesiz bir hal almaya başlamış. Ödevi çok. Bu dönemin güzel tarafı o kadar çok ödev yapıyorsunuz ki, arada tüm güzel albumleri dinleyerek hoş bir müzik arşivi olur.
Dördüncü yıl acil. Lab ve tasarım grubu kavgaları ve dedikoduları çok olur. Çok çalışırsınız, çok. Ve mezuniyet... (Baştan söyleyeyim, maaşlarınız kolay kolay bir makine mühendisi seviyesinde olmayacak.)
Ben hep üretimde ve mühendislik alanında çalışmak istedim. Bunu söyleyebilirim, bu alanlarda çalışıyorsanız öğrendikleriniz her zaman işinize yarar. Çalışması okumasından daha keyifli, stresi eksik olmayan bir bölüm.
Ben severek isteyerek yazmadım. 2. sınıf sonrasında severek okudum ve 10 yıldır da her şeye rağmen bu alanda çalışıyorum.
Üniversite yılları: İlk yıl tüm mühendisliklerde aynı olan temel mühendislik derslerine ek olarak bölümün temelini oluşturan kimya mühendisliğine giriş ve kütle ve enerji denklikleri dersi var. Kütle ve enerji denkliklerini iyi öğrenin, her zaman işinize yarayacak. Bu dönem bol bol fizik ve kimya lab raporu yazılır, bi de iskencesiz, soft bir yıl.
İkinci yıl bence en keyifli yıl. Akışkanlar mekaniği, ısı transferi, termodinamik, analitik kimya, fizikokimya, mühendislik matematiği ile bence keyifli zamanlar geçirirsiniz. Enstrumental analiz laboratuvarında farklı analizlerin nasıl yapıldığını öğrenirsiniz. Ödevi çok, raporu çok ama daha acışık.
Üçüncü yıl en acil 2. yıl. Ama hayatınıza termodinamik 2, programlama (matlab), kütle transferi ve reaksiyon kinetiği dersleri girmişsiniz. Hesap makinesi ile ilişkiniz artık seviyesiz bir hal almaya başlamış. Ödevi çok. Bu dönemin güzel tarafı o kadar çok ödev yapıyorsunuz ki, arada tüm güzel albumleri dinleyerek hoş bir müzik arşivi olur.
Dördüncü yıl acil. Lab ve tasarım grubu kavgaları ve dedikoduları çok olur. Çok çalışırsınız, çok. Ve mezuniyet... (Baştan söyleyeyim, maaşlarınız kolay kolay bir makine mühendisi seviyesinde olmayacak.)
Ben hep üretimde ve mühendislik alanında çalışmak istedim. Bunu söyleyebilirim, bu alanlarda çalışıyorsanız öğrendikleriniz her zaman işinize yarar. Çalışması okumasından daha keyifli, stresi eksik olmayan bir bölüm.
Ben severek isteyerek yazmadım. 2. sınıf sonrasında severek okudum ve 10 yıldır da her şeye rağmen bu alanda çalışıyorum.