Sen doğmaz ya... Mesela Ortaçağ'ın ünlü Fransız şairlerinden Villion, tescilli bir hırsızdı. Nam-ı diğer; kapılar, kilitler açma ustasıydı. Hatta bu karanlık isim, cinayet ve adam yaralama gibi işlere karışmış, yıllarca hapis yatmış ve sürgünlerde ömür tüketmişti. Ancak, "Asılmışların Baladı" gibi şaheserler yaratmış ve insan ruhunun derinliklerine inen şiirler yazabilmiştir. Bugün bir mezarı bile olmayan bu adamın ne zaman, nerede ve nasıl öldüğü de bilinmemektedir. Kötüyse kötü, günahkarsa günahkar, ne yapalım? "İnsan kardeşler..." diyor bizlere, "Asıldık... Kurda kuşa yem olduk..." diye feryat ediyor ve tepeden bakan tüm insanlardan "Mağfiret" dileniyor. Söyleyin, az şey midir bu? Elbette değildir. O yüzden; dedenizi sevin arkadaşlar, dedenizi sevin. Kitap yapraklarına da kıçınızı silip atmayın, tamam mı?
Yeri gelmişken, Burt Lancaster'in başrolünü oynadığı "Alcadraz Kuşçusu" filmini hiç izlediniz mi? İzlemediyseniz size bir ağabey tavsiyesi; muhakkak seyredin. Zira akledenler için orada nice güzel dersler vardır.
Ayrıca, bundan böyle kitaplardan sayfa aşırmayın ve düz yolda giderken bile yolunuzu şaşırmayın dostlar. Hayat genellikle keskin virajlarda değil, düz yollarda zorlaşır. Karakolda doğru söyleyip, mahkemede şaşıranlardan olacaksanız, külahlarımızı değiştiririz, bilesiniz.
Yeri gelmişken, Burt Lancaster'in başrolünü oynadığı "Alcadraz Kuşçusu" filmini hiç izlediniz mi? İzlemediyseniz size bir ağabey tavsiyesi; muhakkak seyredin. Zira akledenler için orada nice güzel dersler vardır.
Ayrıca, bundan böyle kitaplardan sayfa aşırmayın ve düz yolda giderken bile yolunuzu şaşırmayın dostlar. Hayat genellikle keskin virajlarda değil, düz yollarda zorlaşır. Karakolda doğru söyleyip, mahkemede şaşıranlardan olacaksanız, külahlarımızı değiştiririz, bilesiniz.